54.Bölüm:Bedel

4.9K 361 31
                                    

Yırtılmış elbisesine bakıp sakinleşmeye çalıştı.En sevdiği elbisesi Büşra'nın gazabına uğramıştı.Ne kadar alttan alırsa o kadar üste çıkıyordu.Gün geçtikçe dur durak bilmiyor eziyetlerini arttırmaya devam ediyordu.Saadet annenin hatırı olmasa çoktan ağzına geleni söylemişti ama dua etsindi Saadet annesinin yeğeni olma şerefine nail olmuştu da elinde kalmaktan kurtulmuştu.Kapının gıcırdısıyla arkasına döndü.Sakinleşen sinirleri yine şaha kalkmıştı bile.

"Aaa bu senin en sevdiğin elbisen değil mi?Ne hale gelmiş."

Büşra,abartıyla dudaklarını büzüp Beyza'ya baktı.

"Tüh ya neyse üzülme ama böyle daha güzel olmuş bence.En azından birşeye benzemiş."

Alayla sırıtıp kızıl saçlarının uçlarıyla oynarken Beyza'nın sakin kalma çabalarını izledi bir süre.Sesini yükseltmesini,kızmasını hatta daha da ileri gidip ona saldırmasını beklemişti.Fakat Beyza sadece gülümsemişti.Esasen bu gülümseme içinde bir çok cümleyi  barındırıyordu lakin yine de konuşmaktan kendini alamadı.

"Biliyor musun senin için üzülüyorum."

Elindeki elbiseyi gözünün hizasına getirdi.
Kendinden emin tavrını hiç bozmadan devam etti konuşmasına.

"Hadi ben bu elbiseden hatta daha güzellerinden alırımda sen bu içi çürümüş kalbini nasıl değiştireceksin?Sen bir ömür kötülükten başka bir şey düşünmeyen fazlalık kalbini hep bedeninde taşımak zorundasın.Çok üzülüyorum bu haline."

Büşra duyduklarıyla bozguna uğrasa da belli etmemek için sırıtmasına devam etti.Parmağına doladığı kızıl saçının tutamını sinirle çekiştirip özgürlüğe bıraktı.

" O zaman bu kötü kalpli kızın evinden defolup git.Yapıştın kaldın teyzeme.Senin gidecek başka yerin yok mu?!Burası benim evim. Ben ne dersem o olur.Anladın mı beni?!"

Hep aynı şey oluyordu.Güçlü olmak onun için mucizeydi.Bir cümleyle enkazdan farkı kalmıyordu.Peki bir enkaz tekrar sapasağlam eski haline dönebilir miydi?

" Büşra!!"

Dolan gözlerini kapıda kızgın bakışlarla Büşra'ya bakan Saadet annesine çevirdi.Gözünden süzülüp dudaklarına yol bulan gözyaşını kimse görmeden bir çırpıda sildi.
Yaşlı kadın elindeki pazar poşetlerini hızla kenara bırakıp iki genç kızın arasına girdi.

"Sen nasıl böyle birşey söylersin?Kaç kere dedim Beyza'yı rahat bırak ona karışma diye.Neden sözümü dinlemiyorsun?"

"Teyze istemiyorum onu bu evde.Gitsin senden başka kimsesi yok mu? Seninle benim aramıza giriyor.Seni bana karşı dolduruyor.Gör artık teyze gör!!"

Büşra,öfkeyle işaret parmağını ona tutmuş acımadan iftiralarını sıralamıştı.

Saadet hanım şaşkınlıkla yeğenine baktı.Bu hırs,kin,öfke ne ara bu kadar benliğine işlemişti?

"Bak kızım bu ev benim.Bu evde istediğin kadar kalabilirsin seninde evin sayılır.Ama bu çatı altında kalan kimseyi kovmaya hakkın yok.Kaldı ki Beyza benim kızım.Bu evin kızını hiç kovamazsın.Sen böyle değildin ne oldu sana böyle?Artık kendine gel.."

Büşra hayal kırıklığıyla teyzesine baktı.Demek öz be öz kendi canından kanından olan yeğenini değilde hiç birşeyi olmayan bu kızı ona karşı koruyor ve onu savunuyordu.Aklına kazınan bu sahneye daha fazla katlanamayıp hızla odayı terk etmişti.Bir kaç saniyenin ardından dış kapının sert sesi evde yankılanmıştı.Bakışlarını ona üzgün gözlerle bakan Saadet annesinden kaçırıp pazar poşetlerine yöneldi.

SABIR "TAMAMLANDI" Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin