24. Bölüm

2K 145 32
                                    

Tavuğu daha çok seviyormuş peh.

"Iyi ayrıl benden o zaman. Git yanıkla sevgili ol" diyip mutfağa gittim.

"Sevgilim sadece şaka yapıyordum. Seni daha çok seviyorum"

"Hıhı tabi!" Gelip bu sefer arkamdan sarıldı. Ona döndüm kollarının arasında.

"Krystal. Ben seni her şeyden daha çok seviyorum" ona inanıyordum. Ellerimi onun boynuna doladım.

"Bende seni seviyorum sevgilim" gülümsedi gulumsedim donrada yanağıma öpücük kondurdu.

"Pizza yiyelim o zaman" şu romantik anı bile bozabiliyor ya yuh yani.

"Sende bana yardım et"

"Erkeğim ben kızım. Ne yardımı"

"Erkekmiş" diyip tekrar arkama döndüm dolabdan malzemeleri çıkartım. Hamuru yuğurmak için kabıda çıkartıp tezgahın üzerine koydum.

"Hadi buraya gel"

"Yemeklerin kadınlar yapar güzelim erkekler sadece yer"

"Eğer bana yardım edersen seni öperim"

"Cidden mi? Pekala ne yapmam lazım?"

●●●
Minah~
Sevgili abim ile dışarıda yemek yiyorduk. Öyle lüks bir yer düşünmeyin ramencide ramen yiyorduk sakın yanlış anlamayın kızdıgım şey onu abim olarak görmemi istemesi.

"Beğendin mi?"

"Hıhı"

"Güzel. Şimdi uslu bir kız ol ve oppana şu masadaki kızı ayarla" göz ucuyla yan masaya baktım hadi ama kız sürtük gibi giyinmişti ayrıca Kris'ten büyük duruyordu. Ben o kızdan daha güzelim bir kere.

"Oppa. Bu Kız sana büyük gelir"

"Kıyafet mi bu Minah neresi büyük gelsin?"

"Senden yaşlı duruyor. Ayrıca bahse girerim ki bu kız sürtük"

"Daha iyi yaa. Zaten sadece bir gecelik olacak" bu erkekler ne kadarda tuaf kadınları oyuncak zannediyorlar. Kafeye giren yakışıklıyı görünce aklıma bir fikir geldi.

"Pekala. Ben sana o kızı ayarlıyım sende bana şu masadaki yakışıklıyı ayarla" gösterdiğim masaya bakıp göz devirdi.

"Olmaz!"

"Niye? Ben olmaz diyor muyum?"

"O adam bir playboy onu tanıyorum"

"Bende zaten tek gecelik istiyorum" dedim onu taklit ederek. Kaşlarını çattığını fark edebiliyordum.

"Ne oldu ayarlamıyor musun?" diye sordum sinir olduğu her halinden belli oluyordu. Pekâlâ onun sinirlenmesi hoşuma gitmişti. Biraz daha sinir edicektim onu.

"Bak o zaman ben şu çocuğun yanına gidiyorum. Onunla kendim tanışacağım. Sende o kadının yanına git ve kendin tanış" cevap vermesini beklemeden oturduğum yerden kalkıp çantamı aldım. Yakışıklının yanına gittim.

"Oturabilir miyim?" Kafasını kaldırıp bana baktı gülümsedikten sonra;

"Tabiki buyrun lütfen" ne kadarda kibar. Boş sandalyeye oturdum. Direk konuya girerek elimi uzattım.

"Ben Minah. Ya sen?" Tebessüm ederek elimi sıktı.

"Bende Minhyun"

"Tanıştığıma memnun oldum Minhyun"

"Bende Minah" bir süre sohbet ettik.

"Peki daha demin yanında olan adam neyin oluyor. Onu barlarda görmüştüm tam bir playboy"

"Ahh evet. Sınıf arkadaşım ayrıca abim sayılır"

"Anladım. Ama o erkek lisesinde okumuyor mu?"

"Evet. Orası uzun hikaye. Sen de bara sık gidiyor olmalısın" elini ensesine götürdü

"Şey arada. Biraz gezelim mi?"

"Olur." Yerimizden kalktık o masaya biraz para bıraktı. Elini bana uzatınca sırf Kris gıcık olsun diye elini tuttum.

Beraber tam kapıdan çıkacakken birisi Minhyun'u kolundan çekti bu tabiki Kris'di. Ne olduğunu anlamadan Kris Minhyun'a yumruk attı. Minhyun yere düşünce Kris elimi tuttu.

"Bir daha benim olana dokunma MINHYUN" sonrada beni dışarıya çıkardı.

Umarım beğenmişsinizdir.

susubepo doğum günün kutlu olsun biriciğim. Umarım hep mutlu olursun seni seviyorum.

Erkek LisesiHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin