7.Çamur

480 33 2
                                    


Medya:

Ersay Üner-Tatlım Tatlım

***

Arya'nın Ağzından

Telefonuma ve cüzdanıma kavuşunca koşar adım odama gidip üzerime, getirdiğim bir elbiseyi rastgele geçirdim.

Aklımda hala Pamir'i boş yere suçlamış olmam vardı.Hayır yani ben ufacık beynimi niye böyle şeyleri düşünerek harcıyordum ki?

Neye göre suçlamıştım onu?

Hiç.

Toplantının başlamasına son beş dakika vardı.

Koşar adım toplantı salonuna girdiğimde çoktan yerine oturmuş olan Pamir'i görmeyi beklemiyordum.

Mahcup bir şekilde usul usul yanındaki koltuğa oturdum.

İki ayağım bir pabuca girmişti resmen.Ne yapacağımı şaşırmıştım.Toplantıya mı Pamir'e mi odaklansam bilemiyordum.

Deniz mavisi gözlerini bir noktadan bir noktaya gezdirerek ben yokmuşum gibi dosyaları kontrol ediyordu.

Bu adam iki gün önce iş yapmamak için direnen o adam değil mi ya?

Şaşırtıyorsun beni Sarrafoğlu...

Tam ağzımı açmıştım ki kapıdan giren adamlarla bütün dikkatini oraya verdi.

Bende el mahkum ayağa kalkıp herkesle tokalaştım.

İş adamları karşılarında Pamir'i beklemiyor olacaklar ki fısıldaşmalara başlamışlardı.

Sanırım namını duymuşlardı bile.

Pamir hafifçe boğazını temizleyip konuşmaya başladı.

-Öncelikle hepiniz hoşgeldiniz.Beni belki aranızda bilmeyenler vardır.Ben Pamir Sarrafoğlu.

Fısıldaşmalar yeniden artınca bu sefer Pamir yeniden konuşmaya başladı.

-Buraya 2017 yılında Sarrafoğlu Holding'in çıkaracağı yaz kreasyonunu sizlere tanıtmak için geldik.Asistanım Arya Tunç sizlere şimdi birkaç örnek gösterecek.

Açtığım bilgisayarı onlara doğru çevirerek birkaç örnek gösterdim.

Pamir yüzüme bile bakmadan devam ediyordu.Ve bütün toplantı boyunca bu böyle devam etti.

Aslında hangi konuda şikayetçi olduğumu bilmiyordum.Adamla olması gereken mesafedeydim işte.Ne samimi ne uzak.

Allah'tan daha belamı istiyor olamazdım herhalde.

***

Toplantı bittikten sonra odada Pamir ile yalnız kalmıştık.

Bana aldırmadan eşyalarını topluyordu.Bende bilgisayarı toplayıp onu beklemeye başladım.

Bir ara bana göz ucuyla baksada aldırmadan işine devam etti.

İşini bitirince tam yanımdan geçip gidiyordu ki kolunu tutmak istedim.Ancak o kadar hızlı çekip gitmişti ki elim havada kalmıştı.

Oflayarak ayağımı sürüye sürüye odama gittim.Üzerime kot ve t-shirtlerimden birini geçirip öğle yemeğimi yemek üzere odamdan çıktım.

Bakışlarım Pamir'in odasına dönünce gitmekle gitmemek arasında kararsız kaldım.

Oflayarak saçlarımı karıştırdım.Adama hem özür borçluydum hemde teşekkür.

O kadar kahvaltı göndermişti bana sonuçta.

GELİNCİK Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin