"Adrien lütfen söyle artık.""Git başımdan marinette."
Tam tamına 2 saatir adrien'nın ağazından laf almaya çalışıyordum.Dün sarhoş olmuştum en son hatırladığım arabaya bindiğimizdi gerisi yoktu.Adrien'na baktığımda gülmemek için kendini zor tutuğunu farkettim.Kesinlikle dün gece birşeyler olmuştu ama bana söylememekte ısrarcıydı.Tanrım! deli gibi merak ediyordum.
Tam mutfaktan dışarı çıkıyorduki hızlıca kokunu tuttum.Bakışları bana döndü.
"Bari bir ipucu ver.En azından kötü şeyler yapmadım dimi."
Dudağı yukarı kıvrıldı
"Kötü değildi.Ama masumda değildi.Içiden canavar çıktı resmen.
Duyduklarımla olduğum yerde çivilendim.MASUM DEĞILMI!! ne yapmış olabilirdim k.... hayır hayır! lütfen aklımdaki sey olmasın
"Masum değil derken neyi kast ediyordun."
Bişey söyliyeceği sırada aramıza zil sesi girdi.Dişlerimi sıktım.Çalmak için tamda zamanı bulmuştu.
"Hoş geldiniz bay nino."
Nino mutfağın kapısında gözükünce şaşkınca adrien'na baktım.Adrien arkadaşıni görünce yanına gidip kısada olsa sarıldı.
"Selam marinette."
"Selam nino.Burda......"
"Birazdan alya'da gelicez.Adrien söylemedimi pikniğe gidiyoruz."
Kaşlarımı çatıp adrien'na baktım.Neden böyle olaylarda sadece benim haberim olmuyordu.Ona baktığımı anladığında bana döndü.Sonrada göz kırpıp nino'yla dışarı çıktı.
Bi dakkida çok hızlı geçtim.Bana göz kırpmıştı.Bir gecede adrien'nın bana olan davranışları nasıl değişebilirdiki.Ayrıca benimle dalga geçiyordu.Dün gece ne yaptıysam onu memnun etmiş olmalıydı.
Yukarı çıkıp üzerime beyaz etek geçirdim.Üstümede toz pembesi omuzları açık üst giydim.Oldukça şirin olmuştum.Hafif bir makyaj yapıp altımada beyaz spor ayakkabılarımı giydim.
Aşağı indiğimde alya mutfak tezgahına yaslanmış telefonuyla ilgileniyordu.Beni fark etmemişti.Üzerinde herzamanki gibi kareli gömlekledinden vardı.Altınada jean giymişti.Ve hiçbir zaman eksik etmediği kulağındaki kulaklıklar.Beni farketmesi için kapıya vurdum.Sonunda dikkatini çekmiştim.Bakışlarını telefondan çekip gülümseyerek bana sıkıca sarıldı.
"Hiç gelmiyiceksin sanıyordum marinette."
"Sadece iki dakika oldu alya."
Gözlerini devirdi sonrada yerdeki poşetleri mutfaktaki hizmetliye verdi.Sürekli geç kalmamdan ve aşırı süslenmemi sevmezdi.Ama sonunda güzel birşeye benzediğimde oda memnun oluyordu tabi.
Evden dışarı çıktık.Arabanın bagajına poşetleri koyuyorlardı.Çantamı açık camdan içeri atıp bende yardım ettim
Sonunda bittiğinde arabaya bindik.Nino ve alya arka koltuğa oturmuş.Kulaklıktan müzik dinliyorlardı.Çok tatlı görünüyorlardı.Birbirleri için yaratıldıklarını sürekli kanıtlıyorlardı.Yan tarafımda oturan bay egoiste baktım.Yeşil gözlerini yola dikmişti.Hafifçe çarpan güneş yüzünü gölgelendiriyordu.Yüzünü buruşturdu.
Önümdeki kaputu açmak için eğildiğinde nefesimi tuttum.Neden bende böylen etki yaratıyorduki.
Kaputu açıp günes gözlüğünü aldı.Sonrada taktı.O siyah gözlük yeşil gözlerini görmemi engelliyordu.Ama ordan bile kendini belli ediyordu.Çok güzel gözleri vardı.
Bakışlarımı farketmiş gibi yavaşça kafasını bana çevirdi.Ama kafasını çevirmedi.Önüne bakmasi için uyarıcaktımki gülümseyerek önüne döndü.Bu adam neden böyleydi? dengesizdi.... ve ben neden kendime engel olamayıp onu düşünüyordum?
Bunları sonra düşünmem gerektiğini kendime hatırlatıp.Camdan dışarı baktım.Hava masmaviydi.Insana dışarı çıkma isteği oluşturuyordu.
Sonunda yeşillik alana geldigimizde üzerimde mütiş uyku dali vardı.Uzun yolculuk mayışmamı sağlamıştı.
Alya'yla nino arabadan inmek için kapıyı açtıklarında arabanın içi bi anda sogudu.Ellerimi iki koluma koydum.Ne ara hava soğmuştuki.
Arabadan dışarı çıktım.Hava soğuk değildi sadece serinlemişti.Yarın iş olucaği için hasta olmamalıdım.
"Üşüyomusun sen."
Adrien yerimde tepinmemin nedenini anladığında arabanın bagajını açtı.Elinde siyah bir hırkayla geldim.Büyük beden hırkayı omuzlarıma koydu.Sonrada nino'nun yanına gitti.Bu adam beni daha ne kadar şaşırtmaya devam edicekti.
Nino elindeki dalları yere attıktan sonra elinde tuttuğu kipridi üstlerine attı.Dallar yavaşça yanmaya başlamıştı.Etraf loş bi ortam olunca ateşin karşısına oturdum.
Alya'da yanıma oturdu.Dışardaki serin rüzgara karşı önümdeki küçük ateş ısınmamı sağlıyordu.Nino,Adrien'la etlerin başına geçti.Görmesem hayatta inanmazdım.Holding sahibi ünlü model adrien agrest yere oturmuş et kızartıyordu.Olucak iş değil!!
Etler hazır olduktan sonra yemeye başladık.Hım... oldukça lezzetliydi.Adrien kızları tavlamak kadar yemektede marifetlmiymiş anlaşılan.
"Acaba buralarda ayı varmıdır."dedi alya
"Saçmalama ayının ne işi olur burda."
"Dağlık bi alandayız marinette."dedi adrien
"Yani çıkabilir öylemi."
"Bi ihtimal."dedi adrien
Kendimi diken üstünde hissediyordum.Büyük hayvanlardan odum olası korkmuştum.Arkamda bi an bir süliliet belirdiğinde uçarak adrien'nın boynuna atladım.Çığlığım bütün ormanda yankılanmıştı.
"Sakin ol marinette! Alt tarafı köpek...!
Kafamı çevirdiğimde köpekle karşılaşıcağım aklıma gelmemişti.Adrien'nın üstünden indim.Tanrım daha ne kadar rezil olabilirdimki.
Adrien yanımdan geçip yere çöktü.Sonrada köpeği sevmeye başladı.Köpek ona biraz daha yaklaşınca adrien'nın köpeği okşiyan elinin hareketleri hızlandı.Buda köpeğin hoşuna gitmiş olmalıki havladı.Adrien birden yere yatınca köpek üstüne çıktı.Adrien'nın kahkaları sanki ömrüme bir ömür katıcak kadar güzeldi.Ne kadar mükemmel gülümsediğini ve güldüğünü göremiyordu.Bi an köpeği kıskandım.Bende ona böyle kahkaha attırmak isterdim.
Köpegi burda bırakmak istemediğim için adrien'na yalvarmıştım.Sonunda oda kabul etmişti
Hava kararmaya başladığında eşyalarımızı topladık.Güzel bir gündü.Rezik olmam dışında !!
Arabaya eşyaları yerleştirdikten sonra yolculuğumuz başlamıştı.Bu sefer uyumak yerine adrien'nın tarafına döndüm.Onu ciddi bir iş yaparken izlemeyi hayatımın en güzel anları listesinde bir yer ayrımıştım.Ciddi olduğunda kaşlarını istemeden çatıyordu.Gözleri hedefine odaklanmış.Sanki etrafındaki atmosfer onu yıldıramazmış gibi..... bu sert hali ilgi çekici ve hoştu.Diğer basit erkekler gibi değildi.Cinselliktede aynı şekilde iyidi.Benle evlenmeden kim bilir kaç kızlar birlikte olmuştu.Bunu düşünmek dişlerimi sıkmama neden olmuştu. Onu başka bir kadınla görmek istemiyordum.Asla!!
Alya ve Nino'yu evlerine bırakmıştık.Onlar arabadan inince köpeği benim kucağıma bıraktılar.
Bilincim yarı açıktı.En son havaya kaldırılmıştım.Sonrada yumuşak biyere yatırılmıştım.En sonda anlımda bi dudağı hissetmiştim.
BEKLE DUDAKMI!!!!!!!!!
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Mrs Agreste
Fanfiction"Dediğim gibi yakar ," yemyeşil gözleri gözlerimin içine bakıyordu ."Ama önemli olan kimin yaktığı veya ne denli yaktığı değildir.Kimin seni tekrar iyileştirip gülümsettiğidir..."