Yavaşça gözlerimi açtım.Gözlerimi açmamala adrien'nı görmeyi beklemiyordum.Sarı saçları içeri giren günışığıyla beraber parlıyordu.İstemeden elimi kaldırıp saçlarına dokundum.Yumuşacıklardı.Yorgan açık olduğu için adrien'nın vücudu gözüküyordu.
Çıplaktı.Vücudunu daha önce görmüştüm.Ama yakından görmemiştim.Aşırı kaslı değildi ama kası vardı.Paul'u nasıl yumrukladığını hatırladım.Gerçektende güçlüydü.Evdekiler bana kum torbasıya çalıştığını söylemişlerdi.Onu spor yaparken hiç görmemiştim.
Bakışlarım dudaklarına gitti.Artık utanmamalıydım.Yavaşça yaklaşıp dudaklarına minik bir buse koydum.Ama tam ayrılıcakken elini başımın arkasına koydu ve öpüşümü uzattı.Alt dudağımı öpmeye başladığında aynı anda elleride tişörtümden içeri girmişti.Hızlıca gözlerimi açıp ondan ayrıldım.
"Günaydın."
Telaşlı bir şekilde söylemiştim.Adrien gülümseyip elini yastığa koyduktan sonra başını eline koydu.
"Günaydın."
Gülümsedim.Sonrada yataktan uzattım.
"İşe gitmeden önce kahvaltı yapmak istermisin."
"Aslında bugün işe gitmemeyi düşünüyordum."
Nasıl yani?
Tek kaşımı kaldırıp ona baktığımda oda aynı şekilde yataktan çıktı.
"Biraz dışarıda dolaşırız diye düşündüm."
Ben ona şaşkınca bakarken hiçbirşey demeden banyoya girdi.Gezmekli ? bunu hiç düşünmemiştim
Duştan gelen sesle aynaya gidip kendime baktım.Fena görünmüyordum.Saçım biraz kabarmıştı o kadar.
Aşağı indim.Herzamanki gibi evde yoğun bir rutin vardı.Paul olayından sonra 1 hafta geçmişti.Paul'u hastaneye kaldırmışlardı.Hastaneden kaçma olasılığı yüksek olduğu için adrien dahil kimse yanımdan ayrılmıyorlardı.Adrien'nın bana yakın olmasından şikayetçi değildim tabiki.
Odaya geri döndüğümde su sesi gelmiyordu.Banyoya girdim.Aynada yüzümü yıkamak için eğiliyordumki.Adrien'nı görmemle olduğum hızla ona döndüm.Belinde havluyla duruyordu.Su damlaları vücudunda ona daha ateşli bir görüntü vermişti.İstemeden dudağımı ısırdım.
"Pardon."
Tam çıkıcaktımki belimden tuttup beni lavaboya yasladı.
"Niye kaçıyosun kocandanmı utanıyosun."
Dudaklarımi birbirine bastırdım.Burası fazlamı sıcak oldu ne ?
"Ben b banyoyo kullanıcaktım."
Kaşlarını kaldırıp gülümsedi.Tanrım yapma şunu !
Hızlıca yanından kaçıp içeri koştum.Rezil oldum ne yapıcam şimdi !
Hızlıca yatağa geri girdim.Bi süre sesizlik oldu sonea adrien'nın sesini duydum.
Adrien'nı duvara yaslanmış bir şekilde bulmayı beklemiyordum.
"Hadi marinette hazırlan dışarı çıkıyoruz."
Odadan çıktığında bende hızlıca yataktan çıkıp dolabımın kapağını açtım.Beyaz çiçekli bir elbiseyi dolaptan çıkardım.Üstüme giydikten sonra saçımın kenarına çiçekten bir toka taktım.Altımada beyaz topuklu sandeletlerimi giydikten sonra aynanın karsınına geçip hafif makyajımı yaptım.Dudaklarıma hafif renkte pembe ruj sürdükten sonra hazırdım.
Aşağı indikten sonra atıştırmak için mutfağa gittim.Adrien mutfağa geldiğinde üstündekilere baktım.
Beyaz bir tişort giymişti.Altına siyah bir pantalon.Tişortle var olan kasları tabiki kendini belli ediyordu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Mrs Agreste
Fanfiction"Dediğim gibi yakar ," yemyeşil gözleri gözlerimin içine bakıyordu ."Ama önemli olan kimin yaktığı veya ne denli yaktığı değildir.Kimin seni tekrar iyileştirip gülümsettiğidir..."
