Adrien ağazından
Sıcak suyun altına girmek daha iyi hissetirmişti.Gözlerimi kapadım.Biraz dinlenmeliydim.Bugün şirket için önemli toplantı vardı.
İçerden yüksek bir ses geldiğinde gözlerimi açtım.Birseyin düşme sesi gibiydi.
"Marinette"
"İyiyim önemli bişey değil."
Hafifçe güldüm.Sakarın tekiydi.Bir gün düşüp bacağını kırsa şaşırmazdım.Suyun altından çıktım.Bornozu giydikten sonra odaya geçtim.
Yatağın üzerine oturmuş elindeki fotoraflara bakıyordu.Beni gördüğünde hızlıca gözlerini sildi.Yanına gittim.
"Özür dilerim bakmamalıydım."
Fotoraflara baktım.Annemle olan eski fotoraflardı.
"Neden ağlıyosun ağlama"
Elimi kaldırıp yanağındaki gözyaşını sildim.Dokunmamla daha çok ağladı.Sonrada bana yaklaştı.Kollarını belime sarıp sıkıca sarıldı.
"Özür dilerim.... annen için çok üzgünüm.A ağlama demiştin ama napiyim......an."
Elimle ağazını kapattım.Kızların bu kadar duygusal olmasına şaşıyordum.Benim hüzünlenmem gerekirdi.Ama içimde hiçbirşey hissetmiyordum.
"Sorun değil tamammı.Ağlama artık.Sürekli ağlıyosun marinette."
Belimdeki ellerini çekip gözlerini sildi.Sonrada bana bakıp gülümsedi.Ama sonra gözleri kocaman oldu ve bakışları gövdemde dolaştı.Yanakları kıpkırmızı olmuştu.
"B.. ben çıkiyim sende üstünü giy."
Koşar adımlarla odadan çıktı.Ben seninle ne yapıcam marientte! buna bile utanıyosan senle daha çok işimiz var.
Üstüme beyaz gömlek geçirdikten sonra aşağı indim.Normalde tişort giyerdim.Ama patron gibi görünmem gerekiyormuş.Saçma kurallar!
Mutfağın kapısını açtım.Çalışanlara yardım ediyordu.
"Ne kadarda marifetlisiniz bayan... pardon marinette."
Marinette gülümsedi sonrada tabakları masaya koydu.Kahvaltımı yapıcaz?
"Bir saat daha erken kalktık kahvaltı yaparız diye düşündüm.
"İyi düşünmüşsün."
Tabakları masaya koydu.Yemekleride yerleştirdikten sonra masaya oturdu.Yardımcıların işlerini yapmalarına bile müsade etmemişti.Bende sandalyeyi çekip oturdum.Omlet kokusu gülümsememe neden oldu.En son ne zaman kahvaltı yaptığımı bile hatırlamıyorum
Telefonum çaldı.Cebimden çıkarmamla arayab kişinin ismini görüp içimden bir küfür savurmam bir oldu.
"Ne var nathanial..."
Hafif bir gülme sesi duydum.Piç ! bide benle dalga geçiyo ben ona gösterirdimde.
"Çok kabasın adrien.Rahatla.... bugün paintboll oynamaya gidiyormuşuz.Seninle oynamak için sabırsızlanıyorum."
"Bende o silahları kafanda patlatmak için sabırsızlanıyorum... kapat şimdi"
"Görüşür dostum..."
Neden etrafımda zekası gidik bir iş ortağı vardıki.İşi sadece dalga geçmekti.
Marinette anlamayan bakışlarla bana bakıyordu.Bu konuştuğum kişiyi anlaması gerekirdi.Gerçi..... birbirimizi o kadar yakından tanımıyorduk değilmi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Mrs Agreste
Fanfiction"Dediğim gibi yakar ," yemyeşil gözleri gözlerimin içine bakıyordu ."Ama önemli olan kimin yaktığı veya ne denli yaktığı değildir.Kimin seni tekrar iyileştirip gülümsettiğidir..."