Güney bir an oturduğu koltuktan sıçradı.Güney: Songül!
Kızlar şaşkın gözlerle Güney'e bakıyordu.
Kader: Ne oldu?
Güney: Songül iyi mi?
Cemre: Doğumda hâlâ.
Meral: Ne oldu ki?
Güney: E, hiç..
Güney korkunç bir rüya görmüştü.
Doktor doğumhaneden çıktı. Herkes başına toplandı. Doktorun yüzü gülüyordu.
Doktor: Bebeğimizde, annemiz de gayet iyi. Bebeği odaya alacağız. Oda da bekleyebilirsiniz.
Kızlar sevinçle Birbirine sarıldı. Güney'de Serkan'a.
Meral: Odaya gidelim o zaman. Hadi.
Kızlar, Feride ve Güney ile Serkan, büyük bir sevinç ve heyecan ile odaya çıktı. Oda süslenmişti. Kapıda bebek süsü vardı. Tam kapıyı açacaklardı ki Güney durdurdu.
Güney: Kalbim dayanmayacak galiba. Oğlumu göreceğim.
O sırada odadan hemşire çıktı.
Hemşire: Hayırlı olsun! Bebeği yalnız bırakmayın. Bir şey olursa ben hemen şuradayım.
Cemre: Songül, yani annesi ne zaman gelir?
Hemşire: Bilgim yok ama o doğumhane de. Uzun sürebilir.
Güney: Teşekkürler.
Hemşire gitti.
Meral: Biz önce girelim. Güney'i videoya çekeriz.
Birden bebeğin ağlama sesi duyuldu.
Güney: Bu... Benim bebeğimin sesi mi?
Serkan: Evet kardeşim. Baba oldun.
Eylül: Ben dayanamıyorum. Hadi girelim.
Kızlar ve Feride hemen içeriye girdi. Beşikte yatan bebeği gördüler.
Kader: Bu çok, çok, çoook küçük ama.
Eylül: Allah'ım! Ne güzel şeysin sen!
Feride: Ay! Çok tatlı.
Meral: Bundan sonra ki en değerli canısım, canım yiğenim. Darılmayın.
Cemre: Yok, yok. Bence de öyle olmalı. Şunun tatlılığına bakın.
Bebeğin masmavi gözleri vardı. Gözünü kızlara dikmiş bakıyordu.
Feride: Kime benziyor sizce?
Cemre: Songül bu. Tıpatıp.
Kader: Güney'e de benzerliği var ama.
Eylül: Gözleri mavi. Demek ki Songül'den almış gözünün güzelliğini. Saçları da kıvırcık.
Meral: Ay bu bana benziyor canısı.
Kızlar güldü.
Meral: Teyzene mi benzedin sen? Oy, seni yerim!
Güney dışarıdan bağırdı.
Güney: Geliyorum artık!
Kader: Gel!
Cemre: Kamerayı ayarla çabuk.
Meral kamerayı açtı. Videoya aldı. Güney içeri girdi. Beşikte yatan bebeğini gördü. Yanına gitti. Göz yaşlarını tutamadı.
Güney: Çok güzel bu...
Daha bir günlük bebek Güney'e bakıp gülümsedi. Babası olduğunu anlamıştı sanki.
Güney: Çok küçük...
Serkan: Öyle olur.
Eylül: Sen nereden biliyorsun?
Serkan: Bilirim...
İçeriye Toprak ve Ada girdi.
Feride: Ada!
Ada koşup Feride'ye sarıldı.
Ada: Bebek nerede?
Feride: Bak.
Feride Ada'ya bebeği gösterdi.
Ada: Bebekle oynayacağım.
Feride: Olmaz ama tatlım.
Ada: Cemre abla!
Ada bu seferde koşup Cemre'ye sarıldı.
Cemre: Ada! Kocaman olmuşsun.
Feride: Çok tatlı değil mi Toprak?
Toprak: Evet canım.
Eylül: Ada, bak sen de böyleydin küçükken.
Ada: Sen de böyleydin Eylül abla. Hatta annem, hatta anneannem bile.
Eylül güldü.
Güney: Oğlum...
Hemşire odaya girdi.
Hemşire: Annemiz geliyor. Odamızda ki erkek misafirleri dışarı alalım. Üstünü çıkartacağız.
Güney, Serkan ve Toprak dışarı çıktı. Songül sedye ile odaya götürülüyordu. Uyuyordu. Güney gidip Songül'ün elini tuttu.
Güney: Songül!
Songül'ü odaya getirdiler.
Kader: Songül!
Cemre: Songül. Uyuyor mu?
Hemşire: Evet.
Songül gözlerini açtı.
Songül: Kızlar...
Eylül: Buradayız canım.
Songül: Çok küçük...
Meral: Ne çok küçük?
Songül: Bebek...
Kızlar güldü.
Songül: Güney nerede?...
Kader: Dışarıda bekliyor.
Songül: Oğlum...
Hemşireler hızlıca Songül'ün üstünü değiştirip odadan çıktılar. Güney, Serkan ve Toprak odaya girdi.
Güney: Songül!
Songül: Güney...
Feride: Biz çıkalım Toprak.
Feride, Toprak ve Ada çıktı.
Güney Songül'ü öptü.
Songül: Oğlum... Oğlumu verin.
Cemre bebeği alıp Songül'ün kucağına verdi. ve O büyülü an gerçekleşti... Songül bebeğinin kokusunu ilk defa içine çekti.
Songül: Canım...
Güney: Sen bana çok güzel bir şey verdin Songül. İyi ki varsın. İyi ki varsınız.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KIRGIN ÇİÇEKLER 🌸
FanfictionKırık dökük hayatlarında birbirine tutunup destek alan 5 kızın hikayesi. -HİKAYE KURGUDUR! DİZİ İLE BİRE BİR AYNI DEĞİLDİR!- Diğer hikaye: SOLGUN; Yeni Hayat KIRGIN ÇİÇEKLER BLOG KALBİNE TUTSAK