Ertesi sabah Çağla hoca ile karşılıklı sıcak tostlarımızı yerken babam masasındaki evrakları düzenliyordu. Babam kızların telefonlarını bulmuş, gece incelemeye alınmış ve biz aklanmış onlar ise suçlu bulunmuşlardı. Büşra ise sabaha karşı mesajlar incelendikten sonra bulunabilmişti ancak. Kızlar tam olarak sorguya çekilmemişlerdi ama hepsinin her şeyi olduğu gibi inkar edeceklerini zaten biliyorduk. En azından Meltem bir daha bize bulaşmayacak kadar akıllıdır yine umuyordum. Bu yıllık entrika kotam burada dolmuştu.
Babam elindeki kağıtları dosyasına koyup ayağa kalktı. "Ben gidiyorum sizde ben çıktıktan sonra biraz dinlenin." İkimize de bakmadan hızlı adımlarla odayı terk etti.
Telefon kayıt dökümanları eline geçene kadar her birimizin teker teker burnundan getirmiş okuldan attıracağına dair bir sürü tehdit savurmuştu fakat kağıtlar eline geçtikten sonra tek kelime bile etmemişti.
"Sence bana hala sinirlimi?" diye sordum tostumun sor parçasını da ağzıma atarken.
"Bence sadece sana değil, bana da oldukça kızgın. hem bakma sen onun öyle olduğuna içten içe senin bu işin içinde bir parmağın olmadığını öğrenince o da rahatlamıştır."
"Ama hala bizden şüpheleniyor," diye geveledim ağzımın içinde.
"Elbette şüphelenecek tatlım," diyerek çayından bir yudum aldı. "Hatta senin yaptığını biliyordur ama siz geleceğin potansiyel ajan öğrencileriniz ve bu yaptıklarınızı bu şekilde üstünü kapata bilmeniz hoşuna bile gitmiştir."
Babamı ne kadar tanısam da birilerinin bunu bana söyleyip üstümden yük almaları hoşuma gitmişti doğrusu. "Teşekkür ederim Çağla hocam" diyerek asıl konuya girmek için önce boğazımı temizledim. "Ama şunu söylemeden de edemeyeceğim. Babamla olan ilişkinizi onaylamıyorum fakat aranıza girmeyeceğimi de bilin isterim. Sizle babamı ilk öğrendiğim zaman canınızı yakmak için türlü planlar yaptım asla inkar edemem hatta tüm bu olayda sizin de haberiniz olduğunu ve bize yardım ve yataklık yapmaktan dosyanıza işletip sizi okuldan attırmaya yetecek kadar gözüm dönmüştü fakat şuan böyle bir şeyi size karşı asla yapamam."
Çağla hoca tüm dikkatini bana vermiş ve kaşlarını da hafiften çatmıştı. Benim duraksadığımı fark ederek "Devam et lütfen" dedi.
Yutkundum. Bunu itiraf etmek benim için gerçekten çok zordu. "Babam sizi seçtiyse eğer bana da ona saygı duymaktan başka bir şey yapmak kalmıyor. Babamı seviyorum. Eğer o da sizi seviyorsa bende sizi sevmeye başlaya bilirim. Bunun sakın çıkar olarak düşünmeyin, sadece ben biraz zor bir çocuktum az çok tanıdığınız kadar fark etmişsinizdir. Babamın benim haricim de yeni bir hayatının olmasını çok isterim."
Çağla hoca söylediklerim üzerine bir müddet düşündü ve ardından ayağa kalkarak gelip bana sarıldı. Böyle bir şey beklemediğimden olduğum yerde donup kaldım. "Şey ben.."
"Bir şey söylemene gerek yok tatlım" diyerek sarılmayı bıraktı. "Senin için bu durumun ne kadar zor olduğunun farkındayım ama seni tanıdığım kadarıyla bu durumla gayet iyi idare edebileceğini düşünüyorum. Olurda ilerde babanla daha ciddi bir ilişkimiz olursa ben sana asla Annelik yapamam tatlım bunun farkında ve bilincindeyim ama şahane bir ablalık yapabilirim."
"Teşekkür ederim" diyerek bende bu sefer ona sarıldım. "Ama artık babam gelmeden ben gitsem olur mu? Daha kızların yanına gitmek istiyorum da."
"Elbette canım kızlara benden selam söyle ve lütfen bir daha bu kadar ileri gitmeyin olur mu?"
Onu başımla onayladım ve hızla odadan çıktım. Kapıyı ardımdan kapattığım gibi Tarık'ı merdivenlerden kafasını çıkartmış koridora bakarken gördüm. "Benimi arıyorsun?" diye sordum sessizce.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Ajan Akademisi (TAMAMLANDI)
Novela Juvenilİki Ajan akademisinin bazı nedenlerden dolayı birleşmesi ile öğrencilerin bütün düzeni alt üst olur. Kavgalar çoğalır ve rekabetler artar. Bunun yanında birde, aşk karmaşası ve kıskançlıklar da ortaya çıkınca, bütün sırlar ortaya dökülür...