Uzun Yolların Sonu

40 1 2
                                    

Uyandım.

Yıl ne?
Belki ölümün kolları arasında bu evrenden çok uzak bir yerdeyiz.

Hangi mevsimin soğukluğu bu dışardaki?
Gözlerimin doluluğu bile izin vermiyor yağmura

Saat kaç acaba?
Yalnızlığıma eşlik eden kişiliklerimin eşsiz haykırışları bile duyulmuyor

Peki şimdi tam buraya, başladığımız yere dönmemizin sebebi ne?

Bu yataklar bu uykulardan yorgundur artık öyle değil mi?

Peki dünden kalan sevgisizliğin neden dağıtmış beni etrafa?

Anlamıyorum

Ardışık sorularımın anlamları gerçeklik kazanmayacak bu gidişle

Anlıyorum

Doğruluyorum

Uykum kâbus doluydu ve hemen yastıklarımı yordu.
Neyse ki uyandım

Uyandım ve dışarıda belli belirsiz bir ölüm çığlığı duyuldu.
Durmadı evren
Konuştu yıldızları
Biri indi benziyor birine ama kim
Gözlerimi kısarak bakıyorum alelacele bir kuş havalanıyor
Eğiliyorum
Şimdi hiçbir şey eskisi gibi devam etmeyecek varolmaya
Zaman yavaşlıyor
Dünya yavaşlıyor
Sen çekip çıkarmayacağım artık bu kirli hafızamdan
Sanırım arabadaki babam ve çok küçük bir yaştayım
Çok küçük yaştayım ve üstelik babam ölü
Annemin gülüşleri ölü
Sen ölüsün ve insanlar kötü
Sevgilim özür dilerim seni anlatmaya çok gücüm yetmedi
Güzelliğini haketmeye kibrin izin vermedi
Ama bak işte bu köprü yolun sonudur
Şoför frene basacak ama frenler tutmayacak
Biliyorum ağlayacaklar ama geriye bakan olmayacak
Biliyorum sevgilim
Sen başkasına aitsin ve gözlerin benim için hiç dolmayacak

Sevgilim,
Sanırım bu yol beni bırakmak istiyor
Bu yolun adı ömür ve zannedersem sonu ölüm
Korkmuyorum yanımda yoksun artık özgürüm
İstediğim bulutlara seni anlatıp ağlatmakta özgürüm.



  -SON-

Uzun Yolların AnatomisiHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin