FISILDA

***AVUKAT EFSUN***

Bir hafta dinlendikten sonra, Ahmet amcanın oğlu Mert'in yanında işe başladım.İlk gün heycanlıydım.
Babam artık bir araba alalım sana da diye ısrar ediyordu beni iş yerime götürdüğü sabah.
Ben de;
"Düşüncen için sagol baba ama artık işe başlıyorum ve ben kendim almak istiyorum" diye ısrar ettim.
Bu fikrimi hoş gördü.
Büroya gittiğimizde,Kısa tombul benden bir iki yaş büyük sekreter Dilan hanım karşıladı bizi.Güler yüzlü bir bayandı,
Babam " mert bey bizi bekliyordu kızım" diyerek sekretere Mert'i sormuştu,
Sekreter de odasında diyerek eliyle odasını işaret etmişti.Büro oldukça zengin görünüme sahipti.Dekorasyonun da ,simli duvar,parlak biblolar ve deri koltuklar kullanılmıştı.
Mert bey kapıdan girer girmez ayaga kalkıp
" hosgeldin Kâzım amcacığım bende sizi bekliyordum. Diyerek tokalaştı babamla.
Mert; uzun boylu,yeşil gözlü kumral bir gençti.
Daha önce ailesiyle evimize yemeğe gelmişlerdi.
O Zaman ben sınava hazırlanıyordum.
Avukatlığı öyle guzel anlatmıştı ki
Etkilenmemek elde değildi.
Bana da hosgeldin efsun görüşmeyeli nasılsın diye sormustu.
İyiyim diyerek sözü babama bırakmıştım.
"Efsun okulunu bitirdi,iyi bir avukat olacağına ben eminim.Kızım sana emanet Mert oglum"
Demisti babam.
Emanet olmaktan hoşlanmıyordum.Aklıma evlatlık oldugum gelmişti.
Emanet gibi hastanede bırakılmıştım çünkü.
Babam Mert'in ısrarla ısmarladığı cayı içtikten sonra işine gitmişti.
Mert'in yüzüne bakamıyordum.
Belki de etkilenmiştim ilk gördüğümde.
Gözleri namludan çıkıp bana dogru ates eden birer mermiydi sanki.
"Evet efsun hanım artık sende bir avukatsın,yarın deneyim olarak sende hazırsan boşanma konulu bir davam var kadın kocasından bezmiş,bana geldi boşa bizi bu adamdan kurtar diye yalvardı,onu yarın seninle görüştürebilirim.O davaya sen katılırsın." Demisti.
Ben kendine baktığımda duygu seli yasarken onun bana ilk sunduğu boşanma davasına gülmeden geçememiştim.
Tabi sen nasıl uygun görürsen dedim.
Anlaştık o Zaman sekreter dilan hanımı odaya çağırıp Efsun hanımın odasını gösterir misin dilan? Birde gecen hafta gelen Ayşe hanımın dosyasını Efsun hanıma ver inceleyecek dedi.
Ben cok heycanlıydım,çalışma hayatı okul gibi degildi sonucta,sınavdan en fazla kalıyorsun,davalarda ise kötü,is yapamayan avukat damgası yiyecektim.
Dilan hanım buyrun diyerek Mert'in yanındaki odaya götürüp,dosyayı masama bırakıp iyi calışmalar Efsun hanım diyerek büro girişindeki masasına oturdu.
Mert'in   "dilan arayan olursa not al ben adliyeye gidiyorum" diyerek çıktığını duydum.
Dosyayı incelerken Davacı Ayşe hanımın iki cocugu oldugunu ve kocasından hakaret,siddet gördüğünü okuyunca,çocuklara üzüldüm.
Sonucta kimse anne ve babasını seçemiyor.