Mert'le tartışmamızın arasından iki hafta geçmişti ama hâlâ onunla dışarıya çıktığımda tedirgin oluyordum.
Bir yandan nişanımızın tarihini kararlaştırmıştık.Birlikte düğün salonlarını geziyor beğenmediğimizi eliyorduk kafamızda.
İki hafta kalmıştı Liseden arkadaşlarımla buluşma ayarlamıştık.
Uzun zamandır görüşmüyorduk.
Mert'le yemek yerken pazar günü bir plan yapmasın diye
"Arkadaşlarımla buluşacağız hepsi kız merak etme " dedim.
Oda gülerek;
"Tamam hayatım bende evde olurum çıkmayı düşünmüyorum dışarıya" diyerek ılımlı karşılamıştı.
Şaşırmadım desem yalan olurdu.
Sanırım artık bu gibi takıntılarından rahatsız olduğumu oda farkediyordu.Annem ve babam akşamları oturup Nişana çağırılacak es,dost,akraba listesi yapıyorlardı.
Davetiyemizi seçmiştik,bu hafta annem davetiye dağıtacaktı.
Annem;eve geldigimde
"Rahime hanım aradı kızım elbiseni ve alyansını almak icin çarşıya çıkalım dedi.Ben Cumartesi olur dedim."
Sana uygun mu çıkarız şunun şurasında nişana kaç gün kaldı." Dedi.Bu gibi zorlamalara hiç tahammülüm olmasada yapılması gereken işlerdi,mecburen onayladım.
Cumartesi bürodan erken çıkıp annem ve Kayınvalidemle taksimde buluştuk.
Orada kafama uygun bir elbise bulamadım.
Benim beğenmediğimi annem beğeniyordu.
Ama bu sefer her hangi bir fikir vermiyordu.
Rahime hanım genelde beğenmediğinde ağzının içinde birşeyler diyor ve canımı sıkıyordu.
Şimdiden kaynanalık duygusu kabardı diyordum içimden.Beylikdüzü'nde bir mağazaya girdik.
Sıkılmıştım ve biran önce elbise bulup almak istiyordum.
Girerken vitrinde duran bir elbise dikkatimi çekmişti.
Yanımıza gelen personel;
"Buyurun nasıl bir elbise istiyordunuz yardımcı olayım " dedi.
Ben zaman kaybetmemek adına;
"Vitrinde duran pudra pembe elbisenize bakabilir miyim?" Dedim.
"Tabiki" diyerek elbiseyi getirdi.
Bedenim uyuyordu bana,kabine girip denedim.
Çıktığımda aynada kendime bayılmıştım.
Omuzları düşük elbisenin rengine uygun hayal tül ve dantel işlemeleri vardı.
Bel kısmına doğru daralıyordu,belimi oldukça inçe gösteriyordu.
Model olarak balık elbiseyi andırıyordu.
Boyuda bana göre dikilmişti resmen.
"Tamamdır bu Harika bunu alabiliriz" dedim.
Annem de benimle aynı fikirdeydi ilk defa zevkimiz uyuşmuştu.
"Efsun Harika oldu tam senlik " dedi.
İstemsizce Rahime hanımdan kaynanam olarak bir fikir söylemesi icin yüzüne baktım.
"Rahime anne sen beğendin mi?" Diyerek usulce fikrini sordum.
Dudağını büzerek;
"Nişan icin çok sade değil mi?"
"Ben sade seviyorum ve sade olduğu kadar asaletli durmasını beğendim bu elbisenin bunu alabiliriz." Dedim.
Durumlarının oldukça iyi olduğu buradan belliydi.
Ucuz olan,sade duran hiçbir şey Rahime hanıma hitap etmiyor,burun kıvırıyordu.
Mert için sabrediyordum.
Ağzının içinde;
"Sen bilirsin alalım ayakkabı ve yüzdüğüne de bakalım" diyerek kasaya yürüdü.Annem ne kadar hassas olduğumu bildiği icin kabine üstümü değiştirmeye girerken,
"Efsun boşver büyüktür kızım aman kaynanana kötü bir harekette bulunma" diye uyardı.
Zaten birşey yapmıyordum ama böyle giderse nasıl susabilirdim tepkisiz onu düşünüyordum.
Kasada elbisenin ücretini verip karşıdaki ayakkabı dükkanına girdik.
Orda da elbisenin rengine uygun pudra renkli bir stiletto gözüme çarptı.
Fazla da göz gezdirmeden elime ayakkabıları alıp " bunu alalım " dedim.
Bu sefer Rahime hanım birşey demedi "tamam" diyerek ücretini ödeyip çıktık dükkandan.Etrafta iki kuyumcu vardı önce sağ tarafımıza düşen kuyumcuya girdik.
Ayaklarım geri geri gidiyor,kalkmıyordu,kendimi zor yürütüyordum.
Çok yorulmuştum biran önce eve gidip uzanmak istiyordum.
Rahime hanım kuyumcuya;
"Bize en güzel alyanslarınızı gösterir misiniz?" Dedi.
Adam da "Tabiki " diyerek tezgahın altından bir iki kutu alyans dizili rafları çıkarttı.
Olanları hayretle izliyordum.Arka planda bırakılmış gibiydim.
Sade sevmeme İnat gösterişli ürünlere atılması beni delirtiyordu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
FISILDA
Teen FictionHikaye;İstanbul'da,kendi halinde bir ailenin yanında yaşayan genç kızın; Evlatlık olduğunu öğrenmesiyle Başlıyor... Anladım ki her kalp bir gün kırılıyor. Takı ana rahminden çıkıp büyüdüğü yıllara kadar. Küçük bir çocuğun en sevdiği oyuncağı elinde...