Söz verdiğim gibi canlarım sizin için...
Bu hikaye tamamen eğlence amaçlıdır. Drama, duygusallığa yer yok dersem yalan söylemiş olurum. Hayatın içinde ne varsa burada da karşınıza çıkabilir. Yüzünüzde bir tebessüm oluşturabilme ümidiyle :)
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Kıza tokadı tam yapıştıracaktım ki bir el elime yapışıp durdurdu beni. Dönüp kim olduğuna baktığımda kalakaldım öylece.
Karşımdaki direk gözlerimin içine bakıyordu. O an nerede, niye orada olduğumu unuttum. Sanki aynaya bakıyormuş hissettim kendimi. Benim gözlerimin bir eşi de ondaydı.
Derin anlamlı bakan, yemyeşil gözler...
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
İlk görüşte aşk ya da şöyle düzeltelim ilk bakışta aşk.
O an gözlerime kilitlenmiş olan bu yeşil gözlere âşık olmuştum. Derya abla ve Kübralar bunu duyunca küçük dilleri yutacaklardı. Sanırım tüm bu at-murat konuşmaları kızların dua saatlerine denk gelmişti. Bir haftadır mevzu bahis olan aşk hayatım sonunda aksiyona geçmişti. Kahve falında çıkan at ve bir çatı altında birleşen yollar derken üstüne bu sabahki rüya yorumu ile şuan yaşadıklarımı bağdaştırmaya çalıştım. Gerçekten olabilir miydi böyle bir şey? Burada boşuna geçirdiğim iki saate değmiş gerçekten de hayatımın aşkını bulmuş olabilir miydim? Ay düşünsenize, adamın adı bir de Murat çıkarmış. Kesin düşüp bayılırdım şuraya.
*
" Bu geceyi nezarethanede geçirmek istiyorsun sanırım." Dedi yeşil gözlerin sahibi. Sesinin sert tınısı beni hemen kendime getirmişti. Hızla elimi avucundan çektim. Girdiğim transtan çıkıp sordum.
" O nedenmiş?" çıkışır gibi konuşmaktan kendimi alamamıştım.
" Baksana kızı darp etmişsin ve hala şiddete teşebbüs ediyorsun." Sandalyesinde sinen kızı gösterdi.
" Ben mi kızı darp etmişim? Burada darp uygulayan birisi varsa o da bu kızdır." Dedim tükürür gibi. Küçük çocuk aklıma gelince yine yükselmiştim. Yeşil gözün karşımda sakince durması da hiç yardımcı olmuyordu. Bakışlarını baştan aşağı üzerimde gezdirdi.
" Yani, bu darp etmemiş halin öyle mi?" diye sordu alay edercesine. Bu arada dudağının sol ucu yukarı doğru kıvrılmıştı. Ne güzel bir gülüştü o öyle. Olmadık zamanlarda olmadık şeyler dikkatimi çekiyordu. İçimden kendimi tokatlayıp ana geri döndüm.
