Sürprizzz ben geldim!..
Baya ara verdiğimin farkındayım. Bunun için özür diliyorum. Bilgisayarım arızalandığından yazamıyordum ama artık bölümler aynı hızla gelmeye devam edecek. Umarım keyifle okuyacağınız bir bölüm olur :)
Bölüm parçamız Mabel Matiz'den geliyor..
Merak edenler için de buraya bir adet Mehmethan bırakıyorum.
Mehmethan beni şaşırtarak Kübra'nın elini tuttu. Üzerine naif bir öpücük bıraktıktan sonra bakışlarını Kübra'nın yüzüne dikti.
"Biz tanışıyoruz zaten, değil mi Kübra? Bu arada gerçekten çok güzel olmuşsun." Diyerek tarihçimin yüzünü elbisesiyle aynı renge bürünmesine sebep oldu.
Şimdi ben de tarihçimin üzerine gitsem mi diye düşünsem de gönlüm el vermedi. Kıyamadım. Ben de böyle bir arkadaştım. Arkamı dönüp kızlara bir bakış attım. Dişi kartalımın bu iş olur bakışıyla kıkırdayıp yanlarına yürüdüm. Sesimi alçaltarak "Yeni enişte adayımız." Deyince Ayşenur'un surat düştü.
"Bunlar ne zamandan beri tanışıyorlar? Bu ne samimiyet canım?" gözlerimi kısarak Ayşenur'a baktım. Bu aralar fazla gözüme batıyordu. Oğuz'a her bulduğu fırsatta laf sokmaya çalışıyordu, kıskançlığından. Allahtan benim zümrüt göz efendiydi de göz yumuyordu. Düşündüm de şimdi Oğuz'un kız kardeşleri bana laf soksa ne çok üzülürdüm. Normalde kız kardeşim yoktu belki ama kızlar benim için kız kardeşten farksızdı. Onların söyledikleri şeylere benim canım atım Muratım da üzülüp bir şey söylemiyor olabilirdi. Yavru kartalımla konuşmayı aklımın köşesi yazıp sadece kötü kötü bakmakla yetindim.
"Haydi! Kızlar, arabamız geldi. Gidelim de başlatalım şu kınayı!"
*
Kına eğlencesinin yapılacağı mekâna gelirken tarihçiyi öne, Mehmethan'ın yanına oturtup arkada kızlarla lüksün tadını çıkarmıştık. Ayrıca Mehmethan ile Kübra'nın nelerden konuştuğunu tahmin etmeye çalışırken de hepimiz şunun farkındaydık ki; havada aşk kokusu vardı. Hepimiz bu kokuyu alıyorduk.
Araba durduğunda hepimiz sırayla dışarı çıktık. Renkli ambalajlarla tam adrese teslim olmuştuk resmen.
Mercedes Vito ile kapıdan kapıya taşımacılık.
Oğuz ve Mehmethan güvencesiyle.
Etrafa inceleyici bakışlarla bir göz gezdirdim içeri girmeden önce. Önünde durduğumuz cam kapının üstünde kocaman altın harflerle DEMETİN KINASINA HOŞGELDİNİZ yazıyordu. İçeri girdiğimizde girişte kına hatırası fotoğrafı çekilmek için ayarlanmış yer direk dikkatimi çekti. Şansımıza boştu. Hemen o tarafa doğru seğirttim. Kızları da yanıma çağırdım. Tarihçim otuz iki diş sırıtarak gelirken elindeki telefonu gözüme sokarcasına salladı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Can Apartmanı Sakinleri (Tamamlandı)
HumorSöz verdiğim gibi canlarım sizin için... Bu hikaye tamamen eğlence amaçlıdır. Drama, duygusallığa yer yok dersem yalan söylemiş olurum. Hayatın içinde ne varsa burada da karşınıza çıkabilir. Yüzünüzde bir tebessüm oluşturabilme ümidiyle :)