Anlayamaz Kimse Bu Aşkı!

9.5K 690 234
                                    



" Hiç haber yok mu şimdi?" diye sordu Derya Ablam

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

" Hiç haber yok mu şimdi?" diye sordu Derya Ablam.

Cumartesiyi saymazsak beş gün olmuştu. Günlerden perşembeydi. Derya ablanın mutfağındaydık. Kübralarla okuldan aç bir halde gelmiştik. Derya abla sağ olsun yemekte ağırlayıp, yorgunluktan ölen bizleri yemek yapma derdinden kurtarmıştı. Menüde şehriye çorba, biber dolması, yoğurt vardı belki ama biz aç öğrenciler için ziyafet gibiydi. Yemekleri yedikten sonra mutfaktaki kanepeden hiç kalkmamıştık, kahvelerimizi de burada içiyorduk.

" Ses yok, abla." Dedim. Aklıma 'Görüşürüz, Hatice' deyişi geldi. Hüzün çökmüştü içime.

" Ayh! Yüzünü karart diye sormadım." İstemsiz omuzları kaldırıp indirdim.

" Aman abla, boş ver. Kendi kaybeder." Bu kendimi teselli etme cümlemdi aslında.

" Ümitsizliğe düşmek yok öyle hemen. Sabrın sonu selamet." Diyen ablamı dişi kartalım yanıtladı.

" Geç kaldın abla söylemek için. Bakma boş ver dediğine. Her gece türkü gecesi oldu. Hem çalıyor hem söylüyor. Eve çık, bak. Her yer buram buram yanık türkü kokuyor." Ben yüzümü daha bir somurtur hale getirirken kızlar kıkırdadılar. "Ses gelmiyor mu aşağı?"

" Çocukların sesinden kendi sesini duyuyor musun, diye sorsanız ya önce." Dedi ablam.

" Bu akşam yok o zaman. Yorgunum zaten." Dedim alıngan bir şekilde.

" Şş! Tamam, sormadım bir şey." Sebep olduğum gerginliği dağıtmak için konuyu değiştirdi ablam. "Bak, ne diyeceğim size? Bu sabah karşı komşunuzun eşyaları geldi. Evden eve nakliyeydi. Hani taşıma şirketi evi yerleştiriyor ya Cevriye Sultanın yeğeni yoktu. Yurdagül abla durdu başlarında. Cumartesi akşam gelecekmiş kendisi."

" İyi gelsin bakalım. Hoş gelsin, kendi teyzesinin evine gelir gibi gelsin." Dedim umursamaz bir şekilde. Açıkçası ne giden Mehtap abla umurumdaydı ne de yeni gelen komşu. Gelenin Cevriye sultanın yeğeni olması da bir şey değiştirmiyordu. Gündemim belliydi. Yeşil gözlü Oğuz komiser.

" Zaten kendi teyzesinin evine geliyor akıllım." Dedi İlberim. Ters ters baktım.

" Hay Allah ya! Ben bilmiyordum." Dedim. Tavrımdan sıkılmış olacak ki Derya ablaya şikayet etmeye başladı beni.

" Abla ya, üç gündür kış uykusundan erken uyandırılmış ayı gibi oldu bu. Gece uyumuyor. Sabah da derse gideceğim diye erken kalkıyor. Sonra tüm gün huysuzluğunu biz çekiyoruz. Uykusuz Hatcik hiç çekilmiyor. Uyku ilacı yok mu? Boğazından aşağı boşaltalım şunun."

Diğer ikisi kahkaha atmaya başlayınca söylendim.

" Sizinle tartışmayacağım. Yarın Beşiktaş'ımın maçı var hem de Zeyno geliyor. Enerjimi oraya saklıyorum." Dedim.

Can Apartmanı Sakinleri (Tamamlandı)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin