Sevdiğini Yakmak

98 8 0
                                    

(+18)

Jade

Ormana nasıl geldiğimi bile hatırlamazken bir de Daniel beni kucağında kamp alanına taşımıştı. Hayal meyal de olsa ormana Daniel'ı aramak için girdiğimi hatırlıyordum ama neden bayıldığımı hatırlamıyordum.

Daniel beni eve getirdikten sonra arabada bir süre oturduk. Onun gerginliği bütün arabayı kaplamış gibiydi.

"Bir sorun mu var?" diye sordum çekinerek.

Başını çevirerek gülümsedi ama sahte olduğu belliydi çünkü gözleri endişeli bakıyordu. "Ormanda seni baygın görünce... Şimdi iyisin ama seni bırakmak istemiyorum."

Elimi kaldırarak yüzünü avucumun içine aldım. O da başını yana yatırarak ağırlığının bir kısmını elime verdi. Bir süre birbirimizin gözlerinin baktıktan sonra "O zaman bırakma, sende benimle gel," diye masum bir öneride bulundum.

Başını kaldırıp bana baktı. "Yaramazlık yapmak yok ama," dedi muzipçe sırıtarak.

İkimizde arabadan indik. Ben anahtarımla kapıyı açarken Daniel da bagajı açarak çantamı aldı ve peşimden eve girdi. Üst kata çıkarak odama girdik.

Daha önce de odama girmişti ama bu sefer farklıydı. Odanın lambasını açmamıştım ve sadece pencereden giren loş ışıkla aydınlanıyordu. Daniel çantamı dolabımın yanına bırakarak bana yaklaşmaya başladı. İçimden bir korku dalgası geçip gitti. Sanki bu, bakire bir kızın ilk seferini yaşamadan önce hissettiği korku gibiydi. İronik olan tarafıysa ben bakire değilim.

Bu sırada Daniel aramızdan sadece havanın geçmesine izin verecek kadar boşluk bırakacak şekilde bana yaklaşmıştı. Elini kaldırarak arabada benim ona yaptığım gibi yüzümü avucunun içine aldı. Gözlerim istemsizce kapanırken Daniel'ın dudaklarını dudaklarımda hissetmeyi bekledim. Eli yüzümden beline doğru bir yol izledi ve beni kendine çekerek aramızdaki boşluğu kapattı. Tabiki dudaklarımız arasındaki boşluşu da...

Diğer eli de belimdeki yerini alırken benim kollarım da boynuna dolandı. Bedenimle beynimin arasındaki bağ tamamen kopmuştu. Sadece güdülerime göre hareket ediyordum.

Tam kendimi iyice kaptırmışken benden ayrıldı. Gözlerimi açarak ona sözsüz bir şekilde ne olduğunu soruyor gibiydim.

"Benden korkuyor musun?" diye sordu. Böyle bir durumda beklenmedik bir soru olduğu için yaşadığım şaşkınlıktan dolayı bir iki saniye cevap veremedim. Zaten cevap vermek de istemiyordum.

Dudaklarını kendime çekerek büyük bir açlıkla öpmeye başlayınca cevabını aldığını düşündüm. Boğazından, derinden gelen bir hırıltı yükselirken beni daha çok kendine çekti. Karnında hissettiğim ereksiyonuyla benim de dudaklarımdan bir inilti çıktı.

İlk hamleyi o yaparak bol kazağımı yukarı çekerek üstümden çıkarttı. Bende onun üzerindeki t-shirt'ünü çıkarttım.

Yavaş yavaş yatağa yaklaşırken pantolonlarımızdan da kurtulmuştuk. Beni yatağa yatırdıktan sonra elleri sırtıma gitti ve sütyenimin kopçasını çözdü. Boxerı olmasına rağmen sertleşmiş erkekliğinin yaptığı baskı beni kendimden geçiriyordu.

Boxerını tutup bacaklarına doğru çektim ve geri kalan yolu Daniel halletti. Sıra benim iç çamaşırıma geldiğinde eğilerek dudaklarını çamaşırıma sürttü. Çoktan ıslanmıştım ve içime girmesi için içten içe yalvarıyordum.

Sonunda külodumun iki yanını tuttu ama çıkartmaktansa çekerek parçaladı. Göbeğimden başlayarak öpücüklerle dudaklarıma doğru bir yol izledi.

Büyülü SırlarHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin