Gençler bundan sonra hafta sonları bölüm yayınlayacam. Cumartesi birine pazar başka birine bölüm yazacam. Ancak hangi güne hangisini yazacağıma karar vermedim.
Beğenmeyi unutmayın...!
"Çocuklar hadi evi temizlememe yardım edin. " daha yeni eve giriş yapmıştık ki Haydar amcanın sesi duyuldu. Kovaya doldurduğu suyla yerleri siliyordu.
"Hayırdır baba bune gayret böyle. " Haydar amca nefes almadan elindeki bezi kovada yıkayıp tekrardan yerleri silmeye başladı.
"Sizin öğretmen haber yollamış akşama hayırlı bir iş için geleceklermiş. " cümlenin başında Asafa bakan gözleri cümlenin sonunda bende durdu. Söylediği şeyle gülümsedim. Desene ilk misafirimi ağırlıyorum. Asafın bakışları bana dönerken kaşları çatık şekilde gülümseyen dudaklarıma baktı. Yine ne yapıpta sinir ettim acaba.
"O zaman haydar amca ben sargıları çıkarıp hemen geleyim. " ayağımdaki sargıları işaret ederek sesimdeki heyecanla konuştum. Asafın dudakları sinirden titrerken olduğum yerde durdum. Misafir ağırlamayı sevmiyorsa bu akşamlık dışarda durabilir bu ne sinir.
"Otur oturduğun yerde. " korkuyla bir adım geri attım. Neden biranda bu kadar cellalendi. Bakışları yeri silen Haydar amcaya döndü.
"Ben şimdi gidip güzel bir dille onlara verecek kızımız olmadığını anlatırım. " gözlerim şokla açıldı. Demek hayırlı iş diye bahsettikleri olay beni öğretmenime istemek öyle mi? Elimle ağzımı kapattım. O yüzden sınıfta akşam hayırlı işim var dediğinde bana öyle bakıyordu. Pis sapık. Vücudum sinirden karıncalanmaya başlayınca hırsla elimi ağzımdan çektim. Ince kaşlarım çatılırken sağ elimi yumruk yapıp işaret parmağımı sallaya sallaya konuşmaya başladım."Gelsin bak ben onu nasılda evden kovuyorum. Demek sınıfta hayırlı işim var derken o yüzden bana öyle baktı. Halbuki haddini bildirmiştim" Evin içinde bir o yana bir bu yana sinirden dolanmaya başladım. Nerden bilebilirdim öğretmen bozuntusunun beni istemeye geleceğini. Bide Haydar amca bize gelecekler dediğinde mutlu oldum. Sinirden nerdeyse saçımı yolacaktım. Hayırlı işin kız isteme olduğunu bu şekilde öğrenmek istemezdim. Bakışlarım Asafla Haydar amcaya kaydı. Ikiside şaşkınca benim sinirli halime bakıyordu. Asaf olayı yeni dank ettiğimi fark etmiş olmalı ki yüzü biraz yumuşadı ve kendini mindere attı.
"Haddini bildirdim derken seni odasına çağırdığı zamandan mı bahsediyorsun?" Asaf kafasını kaldırıp direk gözlerimin içine baktı. Sorgulayan gözlerle yüzümün her yerini inceledi. Kafamı olumlu anlamda sallayınca kafasını tekrardan halıya eğip iri parmakları ile halıya işkence etmeye başladı. Bu arada ben tekrardan odada dönmeye başladım.
"Tamam kızım sakin ol. Ben akşam sakin bir dille seni vermeyeceğimizi dile getiririm. " sakin dille mi ben adamı kesmeyi düşünüyordum.
"Kapıyı açmıyoruz."Haydar amca gülmeye başlayınca evin içinde turlamayı bıraktım. "Niye gülüyorsun Haydar amca ben elden gidiyorum. "
"Bir an için karşımda Asafı gördüm. " demesi ile Asafla bakışlarımız kesişti. Beni Asafa mı benzetmişti. Gözlerimi devirirken turlamaya devam ettim. Şuan en çok istediğim şey Asafa benzemek zaten.
"Asel kızım beni iyi dinle akşam misafirlerimiz gelince kahve yapıyorsun ve başka hiçbirşey yapmayıp sözlere atlamıyorsun tamam mı kızım. Aynı şekilde sende laflara atlamıyorsun Asaf. " Asaf babasının laflarını umursamadı bile. Haydar amca ısrarla bana bakmaya devam edince kafamı yarım yamalak onaylar anlamda salladım.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Şehirli (Tamamlandı)
Teen Fiction"Madem okula gitmeyeceksin kahvaltını yap seninle meydana inelim."Merak ediyorum acaba bu küçücük yerde daha ne kadar şeyler çıkacak. "Olurda orda neler var."Haydar amca bana şaşkın şaşkın bakarken mahçup şekilde gülümsedim.Şimdiye kadar köy görmüş...