Şehirli (Tamamlandı)

Düğün

Merhaba gençler yeni bölüm geldi. Beğenmeyi unutmayın.

"Zeynep ellerimi bu şekilde tutmak çok zor. " iki elimide havaya kaldırıp çoraplı ellerimi gösterdim. Zeynepe kına yakılırken zorla banada yaktırmıştı. Zeynep gülümseyip beni ortada oynayan insanların arasına çekti.

"Boşver bugün sadece eğlenelim. " dışardan içeriyi izleyen erkekleri umursamadan oynamaya başladı. Bakışlarım dışarı döndü. Asaf oynadığımı görürse zorla götürür diye korkuyorum. O yüzden sadece el çırpıp hafif hareketler yaptım. Zaten oynamayıda bilmediğimden diğer kızlar gibi kendimi gösteremem. Bakışlarım oynayan Filize kaydı. Benim aksime oynarken kendine baktırıyor.

"Filiz köyün en iyi halay çekenlerinden genelde halay başı olmayı sever. " gereksiz bilgi beynime kazındı. Uzun saçını bir o tarafa bir bu yana savuruyordu. Eğer Asafta içeriyi izliyorsa Filizin şuanki halini görebiliyordu. Kaşlarım çatıldı.

"Şu kıza çok gıcık oldum. " bakışlarımı Zeynepe çevirdim. Imali gülümsemesi ile yüzüme bakıyordu. Üstelemek yerine oynamaya devam ettim.

"Yarın ayakkabımın altına adını yazayım mı? " evlenmeyi düşünmediğim halde kafamı olumlu anlamda salladım. Sonuçta eğlence için yapılan birşey. Bakışlarım Asafla kesiştiğinde utançla gülümsedim. Onun tek yaptığıysa bana bakmak oldu.

.......
"Sen bana kızgın mısın? " Asaf bana cevap vermeden kucağındaki benle birlikte yokuşu çıkmaya çalışıyordu. Moralim bozulurken kollarımı Asafın boynuna doladım. Zeynep'in zoruyla kına yaktığım için ellerime çorap geçirmişlerdi. Özellikle tembihlendim sabaha kadar bu kınayı yıkamıyacakmışım. "Tamam özür dilerim. Amacım sana emri vaki yapmak değildi. " Asaf hala cevap vermeyince kulağını ısırdım. Acı içinde inleyip beni öne doğru itmeye çalıştı. Kulağını serbest bırakıp bu defa sinirle konuştum. "Sende de ne inat varmış konuşma o zaman küstüm. " benimle konuşmayana kadar bende onunla konuşmayacağım. Bir iyilik istedik diye çektiğimiz tiribe bak. "Filizi neden reddettin?" Konuşmama oyunum sadece dakikalar sürdü. Asafın neden Filiz kadar güzel bir kızı reddettiğini merak ediyorum.

"Köylü güzeli sus zaten seni taşıyorum. Bide çeneni çekemem. " omuz silktim. Buna cevap vermesi lazım.

"Tamam bu soruya cevap ver dahada konuşmayacağım. " ya sabır çekip beni biraz daha kendine doğru çekti. Resmen kalp atışlarını kolumda hissediyorum. Beni taşımakta ne kadar zorluk çekiyorsa artık. Kalbi aralıksız atıyordu. "Biraz oturalım mı sanki sen yoruldun gibi? "  dediğime onay vermiş olmalı ki beni yere bırakıp kendini yanıma attı.

"Sevmediğim için reddettim. " gelen cevapla Asafa döndüm. Görüntüsünü görmediğim için sadece nefes alış verişini dinledim. "Içki içtiğinde eski sevgilin aklından çıkıyordu değil mi?" Acı içinde gülümsedim. Aslında çıkmıyordu. Sadece ben uyandığımda olanları hatırlamadığım için çıktığını sanıyorum. Tabi garsonlar beni uyarana kadar.

"Ah evet çok iyi geliyor. Hele sabah uyandığında. " baş ağrısı yüzünden saatlerce yataktan çıkamadığımı biliyorum. Elime tutuşturulan şişeye baktım. Pet şişenin içinde ya su vardı ya da başka bir şey.

"Bunlar senin içtiklerinden mi bilmiyorum? Dene istersen. " bunu nerden bulmuştu. Üstelik köy gibi bir yerde. "Merak etme temiz köydeki çocukların içtiğini gördüm. Sonrada arkalarında bunları bırakıp gittiler. " kafamı Asafın eline çevirdiğimde onunda elinde benimkinden olduğunu gördüm. Gece karanlık olduğu için pet şişenin içinde hangi içki olduğunu bile bilmiyorum. Kapağını açıp kafaya diktim. Bu kadar olayın üstüne iyi gelecek tek şey bu olsa gerek. Ne kadar süredir boğazımdan içki geçmiyor. Buraya geldiğimden beri. Ne kadar süredir burda süründüğümü bile bilmiyorum. Şişeyi dudaklarımdan çekip derin bir nefes verdim. Boğazım yanmıştı resmen.