28 ✠

2.9K 357 82
                                    

Arkada ki arabaları atlatmıştık ama hala kucağımda kanlar içinde yatan Jin vardı.

"Nereye gideceğiz?" dedi NamJoon panikle. O da benim gibi paniklemişti.

Arabada bir sessizlik vardı. Gözümden akan yaşlara bir türlü engel olamıyordum. Bir elimle Jin'in saçlarını okşamaya devam ettim "Jin beni duyuyor musun?" söylediğim şeyle hafif bir mırıltı çıkardı ama gözleri kapalıydı "İyi olacaksın tamam mı?" dedim sakin olmaya özen göstererek. Bakışlarımı NamJoon'a çevirdim o da ağlıyordu.

"Doktor lazım," dedim hıçkırırken "Duydunuz mu?"

Ön koltukta bana dönen YeJin'e baktım. Panikle ve göz yaşlarıyla Jin'e bakıyordu.

Birimiz sevdiği adamı, birimiz en yakın arkadaşını, birimiz kardeşini kaybedebilirdik.

"YooJun doktor lazım," dedi YeJin fısıltıyla.

"Biliyorum, biliyorum. Doktora gideceğiz, telefonu çıkar." YeJin Yoojun'un dediğini yapıp onun söylediği numarayı tuşladı ve telefonu, telefonluğa koydu. Telefon tanıdık gelen bir numarayı arıyordu.

"Ben Doktor Alex?" telenu açan ses de isim de bildiğim biriydi. Doktor Alex.

"Doktor ben YooJun!"

Telefonda bir iki saniye sessizlik oldu "YooJun? Neredesiniz? Neler oluyor?" bir kapı kapanma sesi geldi "Doktor yalnız mısınız?"

"Evet, şuan odama geçtim." Dedi.

"Tamam görüntülü arayacağım," YooJun görüntülü aramaya basınca bu sefer kamera açıldı.

Ekranda beliren Doktor Alex'in yüzüne baktım. Şaşkınlıkla telefonu yüzüne tutuyordu.

"YeJin kamerayı çevir," YooJun konuşmuştu ama YeJin sadece ağlıyordu.

"Kamerayı çevir!" Sesini yükselttiğinde YeJin titreyen elleriyle kamerayı aldı ve arka koltuğa, yani bize tuttu.

"Neler oluyor? SeokJin'e ne oldu!?" panikle dolan gözlerine baktım. Gerçekten endişelenmişti.

"V-Vuruldu," diyebildim kekelerken.

"Doktor," YooJun'un tekrar konuşmasıyla YeJin kamerayı ona çevirdi "Bak yardıma ihtiyacımız var. Jin'in durumu kötü ama hastaneye gidemeyiz. Yardım etmen lazım," içimden yardım etmesi için dua ediyordum. Bir elim hala Jin'in yüzündeydi. Bembeyaz olan teni artık daha bir beyaz gibiydi, yer yer ise kırmızı kan vardı.

"Ben... Düşünüyorum bir dakika..." Bir süre sessizlik oldu, ardından Doktor aklına bir şey gelmiş gibi hızlı bir kafa salladı "Size bir adres mesaj atacağım, orası bir poliklinik, arkadaşımın yeri ve güvenilir. Ben onunla konuşacağım, siz hemen oraya geçin. Bende geleceğim."

Telefon hızla kapandı. Ardından gelen mesajla YooJun gaza kökledi.

"Hara, o iyi olacak," JungKook'un sesine döndüm. Onun da beti benzi atmıştı. Gözleri, kucağımda yatan Jin'deydi.

"Dostum küçükken silgilerini çaldığım için üzgünüm. Uyan, söz veriyorum sana bir kutu silgi alacağım," NamJoon, Jin'in elini tutup dostça sıktı. Gözünden bir damla yaş süzüldü.

"Ah," Jin'in ağzından kopan inlemeyle hızla ona çevirdim bakışlarını. Yüzünü buruşturmuştu. Acı çekiyordu.

Acı çekiyordu.

Sevdiğim adam kollarımda acı çekiyordu. Belki... Ölecekti. Ve ben hiçbir şey yapamıyordum.

On beş dakika sonunda araba yavaşlayarak durdu. Çabuk gelmiştik. Bir umut vardı.

Aklını Kaybetme [SeokJin]✅Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin