Bu bölüm,
@arzu60600
@MrsSinger7
@bilgnnn
Adlı okurlarıma ithaf edilmiştir. Umarım bölümü okurken size adandığını bilerek tebessümle okursunuz. Sizi, tüm okurlarımı, çoook seviyorum. Yorumlardan seçiyorum, bazen mesajlardan, umarım birçok kişiye ithaf edebilecek kadar çok bölüm yazarım. Bu bölüm yorumlarının çoğunu yanıtlamaya çalışacağım. Keyifli okumalar, bebekler 😘😘😘
3.GÖZ
Aden Lina, amcası Savaş Devranla beraber mükemmel bir manzara eşliğinde kahvaltısını yapıp, keyifle sohbet ederken Devran yalısında bir dış kapı çarpma sesi duydu Elvin. Aynı sesi ikinci kez duyduğu sırada damağını ittiriyordu parmağıyla.Aynı anda salon kapısında iki boğa ona doğru adımladı.
Acar ve Tuna.
-Sen biliyor muydun Elvin?" Elvin, Acar'ın kastettiği şeyi daha cümleyi kurmadan anlayıp gözlerini devirirken Tuna boynundaki damarlar çatlama derecesine gelirken kızgınlıkla söylendi.
-Nasıl bilip söylemezsin, nasıl? Anne inanamıyorum sana! O iki gerizekalının oyununa katıldın m..." Elvin, koltuktaki kırlenti Tuna'nın yüzüne fırlattığı için konuşması kesildi, Rüzgar çaktırmadan gülüp koltuğa oturdu.
-Kesin lan!" Dedi Elvin ellerini beline koyarken. İki erkek de birbirine bakıp sustu. "Aden'in Eceyle konuşmasını duydum ama ihtimal vermedim, bugün de Ediz götürüldü deyince zor sakin kaldım... Ece'nin annesine mesaj attım, o da bakıcıları Naciye Hanım'ı aramış. Ağva'ya Aden'in geleceğini söyleyince harekete geçtiklerini anladım. Ne var yani? Allah Allah, gerizekalı mısınız siz de? Aden Lina bu, o deliyi kim kaçırsın ki!"
-Bana söyleyebilirdin Elvin, sana inanamıyorum. O kadar sinirliyim ki Aden'e de sana da, öfkem nasıl geçer, nasıl kalbinizi kırmadan sakinleşirim bilmiyorum!" Tuna, koltuğa, Rüzgar'ın yanına çöküp saçlarını elleriyle kavrarken Elvin Acar'ın gövdesine sarıldı.
-Yaa, ben seni sakinleştiririm. Sen geç odaya, geliyorum birazdan." O kadar sessiz konuşmuştu ki Rüzgar düşüncelerinden, Tuna da öfkesinden duymamıştı. Acar duymuştu ama. Bunu ince belini kavrayan iri elden anladı Elvin.
-Bekliyorum." Dedi Acar ve arkasını dönüp salondan çıktı. Yine "patron" rolüne bürünmüştü anlaşılan ve Elvin sırıtmadan edemedi.
-Aden nerede?" Dedi oğlanlara dönerken.
-Amcamla dönecekler." Diye cevap verdi Tuna da televizyonu açıp, koltukta iyice yayılırken. İri cüssesiyle koltuğa o kadar yayılmıştı ki gülümsemeden edemedi Elvin. Karnından çıkan, neredeyse kol boyundaki o minik, onun göğsünden beslenen muhtaç bedenler nasıl böyle kendinden büyük insanlara dönüşmüşlerdi? Bu büyülü anı yaşarken, eli Tuna'nın babasından birebir aldığı koyu kahve saçlarında gezindi. Dağıttı saçlarını, genç adam da karşı çıkmayıp biraz daha yayıldı koltuğa.
Rüzgar'ın yanağını öptü sonra. Çıkan sakallarla biraz daha sırıttı. Büyümüşlerdi. Hem de çok. İkisi de Acar'a o kadar benziyordu ki gölgeleri bile birebir aynıydı.
-Ediz nerede?" Dedi aniden aklına düşen delikanlıyla.
-Bahçede. Biraz yalnız kalmak istedi." Rüzgar'ın canı sıkkın ses tonunu hissedince, içinde bir sıkıntı çöreklendi Elvin'in.
-Ben bir bakayım ona." Dedi ve hızla ayrıldı salondan. Askılıktan üzerine kalın bir gri kaşmir şalı sardı, ayakkabılıktan hızla rastgele botları geçirdi. Evden çıktığı an arka bahçeye giden taş yola saptı ve hızlı adımlarla ilerledi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Uçarı Aşk (THB-2)
RomanceAden Lina, babasından aldığı neşesi, annesinden aldığı sivri dili, daima havada gezen burnu ve her insanda etki bırakan badem gözleriyle tam bir 'plaza kızı'ydı. Adriana Lima'nın türkçe versiyonuydu. Beyaz atına veyahut fiyakalı bir arabaya binen pr...