Çok şey yaşadık ve bir çok şey atlattık. Hayatın veya kaderimizin karşımıza çıkardığı,bir sürü şeyle başa çıktık ya da başa çıkmaya çalıştık. Birbirlerimiz için dost olarak veya birkaçımız için aşık olarak,her zaman birlikte kaldık. En önemlisi,umut...
Bütün herkes büyük salona inmiş,tek bir kişi bile ağzını açmıyordu.Buse'nin geri dönmesi saçma olaylara yol açabilirdi.Savaş ve Buse'nin eskilere dayanan bir geçmişi vardı.Buse'nin Karşı Tayfada olması ortalığı daha do çok karıştırabilirdi.
Karşı Tayfa olayı çok karışık,ama size kısaca anlatayım. Akın ve Emre,Lal'i seviyorlardı.Ama Lal,Akın'a aşıktı. Bir gün Emre Lal'i sıkıştırıp zorla öptü. Bu bütün okula yayıldı ve tabii ki de Akın'ın kulağına da gitti. Çok büyük bir kavga çıktı ve okulda tanınan kişiler gruplaştılar.
Emre'yi haklı bulanlar Emre'nin tarafındaydı ama bazıları da zorla oradaydılar.Normal de herkesin arası çok iyiydi.
Alis...
Ortalık o kadar gergindi ki ağzımı açıp bir şey söylemeye korkuyordum,ama sessizliği bozan tabii ki de yine ben olmuştum.Başımı Kıvanç'ın omzundan kaldırıp yavaşça doğruldum.
"Savaş..." "Hı?" "Birşey diyeceğim ama kızmayın." "Hadi hayırlısı."dedi. "Öküzlük yapmasaydın şaşardım zaten!"gözlerimi devirip konuşmaya devam ettim. "Bu Buse geri döndüğüne göre senden hala bir beklentisi var Savaş.Sonuçta geçmişte yaşanan şeyler yüzünden gitti. Eğer tabii ki,Ayla'da bir sorun görmezse, onunla buluşup saçma sapan, mükemmel boktan beklentilere kapılmaması gerektiğini söyleyebilirsin."
Herkes pür dikkat Savaş'ın vereceği cevabı bekliyordu.
"Yani...Bilmiyorum."dedi gözlerini Ayla'ya çevirip.
"Sonuçta bu arkadaşça birşey olacak ve saçma beklentilere kapılmaması gerektiğini bilmeli. Benim için sıkıntı yok."dedi Savaş'a gülümseyerek.
3-4 Gün sonra Sahil'de bir kafeye gittik. Hepimiz masa da oturmuş sohbet ediyorduk.
"Gelin fotoğrafınızı çekeyim."dedi Dafne.
"Eee sen ne olcaksın? Kıvanç'a verde çeksin."
"Ben fotoğraf çekilmeyi sevmiyorum Alis."dedi ve telefonu elimden çekti.
"Bende çekilmeyeceğim."dedi Sera telefonuyla oynarken.
"Amma mızmızsınız ya!"
"Hadi bakın çekiyorum!"
Alis_Onuk
"Carrera Cafe"
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
"Fotoğrafta olmak istemeyen mızmız şahıslar, @dafneatay @akylsera"
1374 yorum 💬 2000 beğenme ❤️
@akylsera: 😘
@dafneatay: Ya! Fotoğraf çekilmeyi sevmiyorum!
@bncze: @dafneatay bence güzelliğini ortaya çıkarmalısın ;)
Yorumları okuduktan sonra,en son yazılan yorumla birlikte gözlerimi,sırıtarak Dafne'ye çevirdim.O ise suratını buruşturmuş bir şekilde telefonuna bakıyordu.Gözlerim birden kapıdan içeri giren,aynı bizim gibi kalabalık olan gruba takıldı.
Hemen,hemen 2 arkamızda olan kocaman bir masaya oturduklar.O sırada Kıvanç bana daha çok yaklaştı.
"Bence daha fazla bakmamalısın sevgilim."dedi ve yanağımdan öpüp geri çekildi.
Bakışlarımı önümdeki çikolatalı pastaya çevirirken,neler olacağını çok merak ediyordum.Düşüncelerimi bozan o nefret ettiğim,cırtlak sesti.
"Selam!"
Hiç birimiz konuşmuyorduk Buse gidip birden Savaş'ın yanına oturdu.
"Aaa,insan bir selam verir ama!Onca yıllık geçmişimiz var."dedi sesini üzgün çıkartmaya çalışarak.Gözlerimi pastadan çekip çakma sarı çıyana çevirdim.
"Nedense ben de dahil,hiç birimiz o geçmişi hatırlamıyoruz.Aaa yoksa unutuldun mu,çakma sarı çıyan!"
"Cidden seninle uğraşamayacağım."dedi ve saçlarını savurarak,tam karşıma Savaş'ın yanına oturdu.
"Naber Savaş?" "İyi de,burada olduğumuzu nereden biliyorsun?"
Bana döndü ve sırıttı.Allah Kahretmesin! Instagram'dan gördü.
"Aslında tamamen tesadüf oldu,bende gelip bir konuşayım dedim."
Herkes gözlerini Buse'ye dikmiş,ağızından çıkacak en ufak bir cümlenin ne olacağını merak ederken o en büyük bombayı patlattı.
"Alya'yla çıkmaya başlamışsınız.Tabii benden sonra,sana biraz düşük gelmiş olabilir ama..."dedi ağzında gevlerken.
Ama maalesef ki ben duymuştum.Ayla'da duymuş olacak ki hem kaskatı kesilmiş,hem de sinirli bir şekilde Buse'ye bakıyordu.Buse'de sinir edici bir şekilde Alya'ya bakıyordu.
"Pardon birşey mi dedin?" dedi Ayla tek kaşını kaldırarak.
"Yok,canım.Sen yanlış duymuşsundur."dedi.
Lal yavaşça kulağıma eğilip bişiler fısıldamaya başladı.Kardeş herkes birşeyler fısıldıyor!
"Lan bu kız kalkmayacak mı buradan?"
"Kalkmasın,kalkmasın.Ben birazdan çok iyi bir şekilde kaldıracağım onu!"dedim dişlerimin arasından tıslarken.
Gözlerimi Lal'den çekip tekrar Buse'ye çevirdim.O anda Savaş'ın dedikleriyle kanım donmuştu,gözlerim yuvalarından fırlayacak kadar açılmıştı.
"Buse benimle tekrar çıkar mısın?"
Buse Ayla'ya bakıp pis pis sırıtıyordu.Birden kalkıp Savaş'ın boynuna sarıldı.Noluyor ya! Film mi çekiyoruz?
"Tabii ki de! Seni ne kadar zamandır bekliyorum haberin var mı?"
Hiç birimiz tepki vermiyordu. Kıvanç ve Akın o anda sinirli ve şaşkın bir şekilde Savaş'a bakmaya başladı.Ben ve Lal hala donmuş bir şekilde onlara bakıyorduk. Birden kafamı Ayla'ya çevirdim yüzünde ne hüzün vardı ne de başka bir duygu,boş boş sadece bakıyordu.
Buse Savaştan ayrılıp salak salak sırıtmaya devam edince,Ayla yerinden kalktığı gibi hemen Savaş'ın yanında bitti ve yüzüne bir tokat geçirdi.
"Yazıklar olsun sana! Senin gibi bir pisliği nasıl sevebildim! Daha fazla kalbimi ne kadar kırabilirsin?"
Ben,üzgün bir şekilde koala misali Kıvanç'ın koluna yapışmışken,bir yandan da sadece Kıvanç'ın duyabileceği bir şekilde,konuşuyordum.
"Bu salak neden böyle boktan birşey yaptı şimdi?"
Hafifçe ağzıma vurdu.
"Şştt! Küfür ve argo kullanmıyoruz,küçük hanım!"
"Acıdı!"dedim ellerimi dudaklarıma götürerek.
"Öpeyim de geçsin o zaman."
"Kıvanç! Şu an ki durumda yaptığına bak!"dedim kolundan ayrılarak.
Ayla bir süre Savaş'ın suratına baktıktan sonra,kafeden koşar adımlarla çıktı.Ben hariç bütün kızlar ve Kıvanç ve Savaş hariç bütün erkekler,Ayla'nın peşinden giderken,ben eşyaları topladım.
Kafeden çıkmak için Savaş'ın önünden geçmem gerekirken,tam önünde durdum.
