MAVİ VURGUN

22. BÖLÜM

“Ne saçmalıyorsun sen ya? Adam beni delirtmeseydi önce sen öğrenecektin. Benim kendimi kimseye ispat etmek gibi bir amacım yok. Seni seviyorum ben. Sadece Galip sorun yarattı diye söylemedim. Herkes senin benim olduğunu bilsin diye söyledim. ” Dedi genç adam. “Yine de önce ben öğrenmek isterdim. Madem beni seviyorsun bir daha böyle konuları önce bana söyleyeceksin. Bak başkasında bir daha duyarım fena olur.” dedi saçlarını savurup arkasını dönerken Zeynep. Aslında öğrendiğinde duyduklarına inanamamıştı. “Tamam sevgilim önce sana söylerim bundan sonra, ama bu yarılı sevgiline tavır alma sen” diyerek genç kıza yetişti. Seviyordu bunu inkar etmiyordu. Hayatında olmasını istediği tek insandı Zeynep. 

“Bilemiyorum düşünmem lazım. Hem niye seninle uğraşıyor anlamış değilim. Siz çok iyi arkadaşsınız sanıyordum ben.”

“Öyleydik ve hala öyle olmaya çalışıyoruz. Seni üzmemden korkuyor sanırım ama bunu yapmam ben. Seni üzeceğime kendimi yok ederim daha iyi.”

“Sedat abartma istersen he?”

“Abartmıyorum aşkım zaman bizi o evreye getirirse görürsün. Söz konusu sen olursan hiç kimseyi umursamam. İsterse babam olsun…” dediğinde Zeynep durup onun gözlerine baktı. Oldukça ciddi görünüyordu her haliyle. Gülümsedi…

“Benim üzülmemi istemiyorsan bir daha böyle davranışlar sergileme bırak kim ne düşünürse düşünsün” dedi ve genç adamın elini tuttu. “Biz el ele olduğumuz sürece onlar sadece konuşurlar. Bizi asla yıkamazlar.” Dedi ve bu defa yanağını öptü. Okulun koridorlarında el ele göz göze yürümeye devam ettiler. 

&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&

“Yine ne oldu Özcan?” dedi genç kız yorgunca. Galip gittikten sonra bütün günü mutsuz geçmişti. Özcan’da bunu fak ettiği için tepesinde bitmişti ve gitmek bilmiyordu. “Yağmur sorun ne? Dün söylediklerimse eğer?” dediğinde genç kız sözünü böldü. “Evet benim için sorun oluyor ve sen bunu anlamak yerine üsteleyip duruyorsun. Sana hayır dediğimde neden diye sormuyorsun bile. Hayatımda başkası var mı diye merak bile etmiyorsun. Sadece kendi duygularını düşünüp beni zor durumda bıraktığının farkında bile değilsin. Bencilsin evet kesinlikle bencilsin” diye isyan etti en sonunda. Galip çokta haksız sayılmazdı. Özcan mevzusunda… 

“Ben senin… yani sevgilin mi var?” dedi şaşkınlıkla. “Evet bu sabaha kadar vardı ama sayende artık yok.”

“Ben ne diyeceğimi bilmiyorum” 

“Özcan bir şey söyleme sadece benden baloda sana eşlik etmemi isteme. Söz verdim biliyorum ama bu sözüm bana sorun yaratıyor ve senden anlayış bekliyorum. Eğer ki beni gerçekten önemsiyorsan anlamalısın” dedi yalvarırcasına gözlerine bakarken. İki arada kalmak fazlasıyla zordu ve o sınırı çoktan geçmişti. “Anlıyorum ben. Özür dilerim seni böyle zorlamamalıydım. Neyse ben yerime geçeyim “ diyerek kendi sırasına geçti. Yağmur sonunda rahat bir nefes aldı. Galip’ten sabah yaptığının hesabını sorup sonrada baloya onunla gideceğini söylemeye karar verdi. Hem Özcan konusunu da açıklığa kavuşturmuş olacaktı. Okuldan sonra eve gelince önce salonda sonrada odasında Galip’i aradı ama genç adam yoktu. Akşam yemeği içinde eve gelmemişti. 

Aklı Galip’te gözleri camda genç adamı bekliyordu. Zeynep kuzenin bu dalgın halini görüp yanına gitti. 

“İyi misin sen? Çok dalgın görünüyorsun?” 

“İyiyim sadece sınav ve baloyu düşünüyorum sen nasılsın?”

“İyiyim hem de çok. Sedat sınıfın ortasında beni sevdiğini söylemiş, inanabiliyor musun? Ah çok ama çok mutluyum” dediğinde Yağmur iç çekti.