Aşk Peşimizde

26.Bölüm: Aranan Şarkı Bulundu

Selam Gençler, arayı biraz açtık farkındayız ama şartlar bu bölümü bir türlü bitirmemize izin vermedi. Kendi mezuniyetimiz ve çok çok yakın bir arkadaşımızın daha mezuniyeti vardı.  Onun telaşı yüzünden bölümü bir türlü bitiremedik. Tabii sizin için hazırladığımız sürprizimiz de bu sebeplerden biri ;)

Az önce çok yakın bir arkadaşımızın mezuniyeti olduğunu söylemiştim, o arkadaşımızı daha çoook duyacaksınız şimdiden söyleyelim :D  Çok yakın bir zamanda kendisi de kitabımızın bir karakteri olacak ve biz bu konuda çok heyecanlıyız. Sizinde bizim gibi onu çok seveceğinizi biliyoruz. Evet gençler, tahminleri alalım. Sizce kitaba girecek karakter kim olarak karşımıza çıkacak?

Evet, sonunda 70K olduk, hatta 71.5K bile olduk! Bunun için size çok teşekkür ederiz. Sürprizimiz üzerinde çalışmaya devam ediyoruz. Ancak bu biraz daha zaman alacak, çünkü sizin için profesyonel bir iş çıkartmak istiyoruz. Bu yüzden de biraz daha sabretmeniz gerekli...

Not: Hikayenin içinde bir video var. Berke'nin ettiği mükemmel dansın videosu. İzlemenizi şiddetle öneriyoruz. Böylece sahneyi kafanızda daha rahat canlandırabilirsiniz...

Sınır: 85 vote 105 yorum!

Hepinize iyi okumalar!

Aleyna'nın ağzından:

"Eee Ece! Beğendin mi, Mete'nin yeni dövmesini?" diye sordu, Berke. Oturduğu sıradan kalkmış, hızla Ece'nin yanına gitmişti. Pişkin pişkin sırıtıyor, halinden gayet memnun görünüyordu. İçinde bulunduğumuz durumdan adeta keyif alıyordu.

Ece, Berke'nin sinir bozucu bakışlarını fark ettiğinde, hızla Mete'nin kollarından ayrıldı.  Şaşkınlığı yüzüne yansırken, hızla üzerini düzeltti. Bir kaç saniye boş boş etrafa bakındıktan sonra utanarak da olsa gözlerini tekrardan Mete'nin dövmesinin olduğu yere kilitledi ve birkaç saniye daha dövmeye bakmayı sürdürdü. Olayı hala idrak etmeye çalıştığı her halinden belliydi.

Bir süre daha dövmeye baktıktan sonra bakışlarını, doğrudan Mete'ye yöneltti. Eliyle Mete'nin, açıkta kalan dövmesini gösterirken, hızla konuşmaya başladı: "Bu ne, be? E.N.T derken, Ece Nihan Tuzcalı'nın kısaltmasından mı bahsediyorsun yoksa başka bir anlamı mı var?" Şaşkınca yönelttiği soru üzerine Mete'nin yüzünde kocaman bir gülümseme belirdi.

"Evet bebeğim, ondan bahsediyorum. Hatta Ece isminin anlamı kraliçe olduğu için bir adet de taç var!" Mete, dövmesinin ne anlama geldiğini açıkladığında, oldukça şaşırdım. Hatta o kadar çok şaşırmıştım ki, ağzımın küçük bir "o" şeklini aldığına emindim.

"Ne yani, sen benim için bir dövme mi yaptırdın?" diye sordu Ece. Olayı hala anlamaya çalıştığı belli olurken, öylece kalakaldım. Ece'nin bu şaşkınlığına hak veriyor, bende onun gibi Mete'nin neden böyle bir şey yaptığına anlam veremiyordum. Bu olayda gerçekten de mantık hataları vardı.

"Aynen, öyle! Seni temsil eden bir şeyi sonsuza kadar vücuduma kazıdım!" dedi Mete, kocaman gülümsemesiyle birlikte. Bu dövmeyi yaptırması için bir sebep bulamıyor, yaptırdığı için onu anlamakta oldukça güçlük çekiyordum. Sanırım düşünce yetimi kaybetmiştim.

Berke, hızla Mete'nin kafasına vurdu ve bakışlarını ona kilitlerken,  alaycı bir ifade takındı. Ardından da bize, günün ikinci şokunu yaşatan kelimeleri söyledi: "Ulan, sanki romantiklik olsun diye yaptırdın! Alt tarafı iddiayı kaybettin diye yaptırdın. Hiç havalara girme, romantik falan değilsin!" Onun bu saçma sözleri üzerine, dikkatim tek bir kelimeye yönelmişti. İddia kelimesi kulaklarımda yankılanırken, hızla araya girdim: "Bir dakika, bir dakika!" Bakışlarımı hızla Berke'ye çevirdim ve sinirle ona baktım.