Aşk Peşimizde

18.Bölüm: Pizza Pizza Pizza!

Bir kaç sorundan dolayı uzun zamandır gelmedi. Öncelikle bunun için özür dileriz. Bundan sonra iki haftada bir pazartesi günleri bölüm yayınlayacağız. Tabi eğer bölüm sınırını geçerse... Bölüm sınırı 140 vote 90 yorum. Bomba gibi bölümlerle geri döndük okumaya devam edin... İyi okumalar MP ailesi.

BOL BOL YORUM ATAR MISINIZ? YORUMLARINIZI OKUMAYI ÖZLEDİK :(

Aleyna'nın Ağzından:

"Durun durun, tekrar söyleyin. Yani siz dördünüz, kış şenliklerinde şarkı mı söyleyeceksiniz?" Yasemin'in gülerek sorduğu soruyla birlikte, derin bir iç çektim. Şu kızın aynı soruyu tekrar tekrar sorması ve bunu yaparken bu durumdan mutlu olması, bazen çok sinir bozucu olabiliyordu.

"Bunun nesi komik ha?" Berke'nin sinirle sorduğu soru üzerine kafamı çevirip ona baktım. Ne yalan söyleyeyim onun bu kadar sinirli olması bazen içimi ürpertiyordu. Tamam, bende sinirli bir insandım ama sinirlenince bu kadar korkunç olmadığıma emindim. Yasemin'in o sırada Berke'ye ürkek bir şekilde bakması, o anın tekrardan gözümde canlanmasına sebep oldu...

***
Karşımızda durup, son derece ciddi bir havaya bürünen müdiremize baktım. "Eğer dördünüz birden sahneye çıkmazsanız, hepinizin sınıfta kalmasını sağlarım," dedi ve boğazının gıcık tutması üzerine, önündeki bardaktan birkaç yudum su içti. Ardından da ekledi; "Biran önce hazırlıklara başlasanız iyi olur çünkü gösterinin önce bizim onayımızdan geçmesi gerek. Eğer gösterinizi uygun bulmazsak yenisini hazırlayacaksınız!"

"Bu nasıl bir saçmalık ya! Hem bize zorla gösteri yaptırıyorsunuz, hem de uygun bulmama gibi bir lüksünüz var!" Berke'nin sinirle söylenmesi üzerine Leyla Hoca neye uğradığını şaşırdı. Berke onu henüz tanımıyordu ve bu kadar sert çıkışması, ne yalan söyleyeyim beni bile şaşırtmıştı.

"Evet, sen yeni olduğun için bunu neden yaptığımızı bilmiyor olabilirsin ama geçerli sebeplerimiz var. Daha önce böyle bir şey yapma gereği duymuyorduk fakat iki yıl önce okulumuzda bir rezalet yaşandı." Leyla Hoca'nın açıklaması üzerine o olay gözümde canlandı ve istemsizce gülmeye başladım. Ece, hala olayı anlamayan gerzeklere dönüp; "Birkaç kız sandalyelerin üzerine çıkıp tüm okulun önünde twerk yapmıştı," dedi. Ve bu olay gerçekten de yaşanmıştı. O an Leyla Hoca ve müdür yardımcılarının suratı cidden görülmeye değerdi.

Mete, Berke'ye döndü ve "Sana bu okula daha önce gelmemiz gerektiğini söylemiştim, dostum!" dedi. Bunun üzerine ikisi de biraz gülüştüler. Müdiremizde onlara anlamsızca, birkaç saniye baktı ve "Şimdi odamdan defolun ve hazırlıklara başlayın!" diye bağırdı. Bizde teker teker odadan çıktık.
***

"Peki, sonra ne oldu?" Yasemin'in sorusu beni o odada olanlardan ayırdı ve geçmişten çıkıp, günümüze döndüm.

"Bu sebeple izinliyiz ve günün geri kalan kısmını okulda geçirmek zorunda değiliz!" Verdiğim cevap üzerine Yasemin'in yüzü asılırken "Ama bu haksızlık," diye yakındı. Bense bu duruma bir şey söyleme gereği duymamış ve gülmekle yetinmiştim.

"Bana kalırsa asıl haksızlık, en yakın arkadaşımızın matematik bağımlısı bir inek olması!" dedi Ece, gülerek. Ardından ayağa kalktı ve çantasını sırtına taktı. O sırada Mete'de ayağa kalktı ve kolunu onun omzuna atıp, "Hadi gidelim, bebeğim!" dedi. Bunu söylerken çok çekici bir ses tonu kullanmasının Ece'yi rahatsız ettiğinin farkındaydım. Ama Ece yine de bozuntuya vermeyip, kolunu omzundan çekmekle yetindi.

Ece ve Mete'nin ardından ben ve Berke'de ayağa kalktık. Yasemin'le vedalaşıp sınıftan çıktık. Sanırım bu işin en güzel kısmı derslere girmeyecek olmamızdı. Merdivenlerden aşağıya inerken Ece'nin telefonu çaldı ve "Efendim anne," diyerek telefonu açtı. Yavaş adımlarla birkaç basamak önden yürürken Eda ablanın sesini duyamasam da, Ece'nin verdiği cevapları dinliyordum.