"Ben hazırım Okyanus.."
"Geliyor musun?"
"Hadi gelde bana bu kadar açık giyindiğim için kız"
"Beni dizine yatır"
"Burnumdan öp"
"Kalçama vur her zamanki gibi,izin hiç çıkmasın yasak tenimden"
"Elbisemin iplerini çöz,soğuk parmakların ölü tenime can...
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
"Biraz sakin ol Yasemin.Dolanıp durma tepemde otur şuraya"
"Aslında haklısın Alara.Götümde kurt var galiba"
Hızlı adımlarla ayakkabılıktaki boy aynasının karşısına geçerek üzerime baktım.Altımda yırtık buz mavisi bir kot pantolon ve bol siyah sade bir bluz varken saçlarım topuz haldeydi. Sarı saçlarımı salarak ellerimle biraz kabartıp düzelttiğimde son derece de sinirliydim. Rezzanı bir kaşık suda boğma isteğim neye bağlıydı acaba. Peki ya bunlar ne ara barışmıştı da bir araya gelerek bana geliyorlardı.
Kapı çaldığında yerimde bir an olsun sıçrayarak Alaraya baktım.Ayağa kalkmıştı. Kolundan tutarak onu kapıya itekledim "Sen aç,sen aç!"
"Ay tamam be sakin ol!"
Alara kapıyı açtığında gözlerim ilk onunla buluştu. Yüzünü bir kez daha görürken yutkundum. Bana gülümsedi. Öldüm galiba,bir dakikalığına yerime mıhlandım. Kıpırdayamadım.Kalbim başka diyarlara yolculuk yapmaya başlarken Rezzanla sarılırken bile ondan gözlerimi alamadım. Allahım,Mükemmeldi. Öyle tatlı gülümsüyordu ki. Bana,bana gülümsüyordu.
Rezzan içeriye geçerken kuruyan dudaklarımı hızla dilimle ıslatıp gözlerimi kırpıştırdım."Merhaba Yasemin.Seni burada görmek güzel"
Konuşamadım. Bana sarıldığında kollarımı dahi kıpırdatamadım. Burnuma dolan şu tatlı koku bütün uvzularımı yerinden oynattı. "Hoşgeldin Polat,hoşgeldin"
Okyanus gelmiş. Siyah meleğim gelmiş.
Beni kendisinden ayırdığında boşluğa düşmüşüm gibi olunca kollarına tutundum,fakat sonrasında ellerimi boşluğa düşürdüm. "Sen iyi misin? Kızarmışsın"
Gözlerine baktım."Ben iyiyim.Buranın havasına pek alışamadım ben.Bilirsin işte-"
"Anladım anladım," yavaşça kolumu sıvazladı.Elinin temas ettiği heryerim kızgın bir ateşin içindeyken kızarmamak elimde değildi."Bu akşam amerika ile ilgili konuşacak çok şeyimiz var.Yabancılık çekmeyeceksin emin ol"
Kahkaha attığında hayranlıkla eşlik ettim "Teşekkür ederim,ayakta kalma otur lütfen"
Geniş sırtı bana döndüğünde dudaklarımı ısırdım.Uzun boyuyla önümden ilerlerken arkasından yürüyordum. beline sarılıp kokusunu içime çekmemek için zor tuttum kendimi. Bana sarıldığı an güzeldi,bana gülümserken de. Mutluydum galiba. Onunla yüz yüze iletişime geçtiğim her an mutluydum. "Ay bu koca evde tek başına olmadığına sevindim hayatım." Rezzan Alaraya bakıp güldüğünde umursamazca başımı salladım. Allahından bul Rezzan.
"Öyle değil mi sende birşeyler söylesene hayatım.." Rezzan Polat'ın elini alıp tuttuğunda Polat eve göz atmayı bırakıp başını sallayarak onaylar bir biçimde bi mırıltı çıkardı. O elini şimdi...
"Sana arkadaş veya yoldaş olan birisinin olması güzel bir şey tabii"
Gözlerinin içine bakıp iç geçirirerek gülümserken dudakları yavaşça kıvrıldı bana karşı. Alara çok geçmedem kolumu dürtüp "Siz lütfen rahatınıza bakın,biz bişeyler hazırlayıp gelelim hemen" dedi."Hadi Yasemin"
Mutfağa geçtiğimizde yüzüme soğuk su çarptım. "Sen tam bir malsın Yasemin,tam bir mal! Hayır yani bu kadar belli etme bari."
"Tutamıyorum kendimi Alara.Ne yapayım?"
"Hayırdır neye tutamıyorsun kendini?"
İçeriye giren Rezzanla donup kaldığımda Alara'ya aptalca bir bakış attım. Bana mantıklı bir açıklama bulun.
——
Ciddiyim arkadaşlar mantıklı bir açıklama bulun fkfkdkdl bekliyorum
