4'ü birden sokakta deli gibi koşarken insanlar onlara tuhaf tuhaf bakıyorlardı. Haklıydılar da. Üstelik birinin kafasında bim poşeti vardı. Bir süre sonra Ceren ve Yahya da bu durumu fark edip durdular. Esma zaten durmuştu. Ancak utandığından değil yorulduğundan.
-İyi koştuk he, bir an nefessiz kaldım.
Ceren elini onun sırtına sürterek "Turp gibisin turp." dedi.
-Eee Oğuz nerede?
-Yine mi kaybettik?
Esma'nın sorusu üzerine bir güm sesi ve hemen ardından yığılma sesi geldi. Kafalarını çevirip baktıklarında poşetli kafasıyla ağacın önünde iki seksen yatan Oğuz'u gördüler.
-Yemin ederim bıktım ben bu heriften. Kalk lan yine rezil ettin bizi millete Allah'ın cezası.
-Enseme vura vura kovalarken hiç rezil olmuyordun demi abicim?
-Oğuz kapa çeneni de kalk.
-Ulan kafama poşeti geçiren sen, azar yiyen yine ben oluyorum. Çok ayıp ediyorsun Yahyacığım.
-Olum hadi ben kovalarken tamam da ben durunca sen neden çıkaramadın poşeti?
-Kaptırmışım kendimi kanka.
Yine bir rezillikle sonlanmıştı gün. Daha fazla başlarına bir şey gelmeden askeriyeye gitmek için yola koyuldular. Minibüsle yaklaşık 15 dakikada gidiyorlardı. Yahya kolundaki saate baktı ve gözlerini kocaman açtı. Tedirgince sordu;
-Şimdi minibüse binsek 7 dakikada askeriyede olur muyuz?
Üçü birden seslice "Ne!" dedi. Hızlı hızlı düşünmeye başladılar.
-Taksi falan yok mu burada ya?
-Taksi yeri uzak uzak buraya. Her zaman geçmez.
-Tek çare minibüs yani. Nasıl yetişeceğiz ya off
-Moralinizi daha fazla bozmak istemem ama bunu düşünürken 1 dakikamız daha gitti, dedi Oğuz.
Bunun üzerine minibüs bakmaya başladılar ve onlara doğru gelen bir tane gördüler. Minibüse adeta atladıklarını için adam onlara tuhaf tuhaf bakmıştı. Yahya direk söze girdi;
-Abi biz askeriz, askeriyeye gitmek için çok az bir vaktimiz kaldı bizi uçurabilir misin?
Adam önce bir yüzlerine baktı daha sonra "Sıkı tutunun." dedi. Gerisi ise ralliden farklı değildi.. Adam büyük bir adamlık yaparak onları uçurdu. Onlar ve minibüsteki diğer 3 kişi koala gibi yapışmıştı koltuklara. Ve en sonunda 15 dakikalık yolu 10 dakikadan az bir sürede gelmişlerdi. Hepsi adama teşekkür etti ve ısrarla almak istemediği paraları uzattı. Ancak onun tek cevabı "Bizim için yaptıklarınıza sayın." dı.
Yaklaşık 2 dakika kadar gecikmişlerdi. Kapıya ulaştıklarında Esma ona bol bol yemek veren askeri görünce sevindi.
-2 dakikayı görmezsen sana 2 çiğköfte alırım.
-3
-Anlaştık.
Havalı bir şekilde arkasını dönüp başardım pozu verirken diğerleri içtima için koşmaya başlamıştı bile. "Bekleyin lan, insan bir teşekkür eder!"
Esma da onların peşinden koşmaya başlarken bir yandan da söyleniyordu.
- Az medeni olun az, bir teşekkür etmek bu kadar mı zor? İnsanlık bitmiş ya bitmiş.
Üniformalarını giyip içtimaya geldiklerinde üçü yerlerini almışken kendini frenleyemeyip bir iki adım ileriye gitti Esma. Hakan Üsteğmen gelirken bunu görüp ona doğru ilerledi. Esma hemen kendini geri çekip olması gereken yeri aldı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
İki Badi Bir Araya Gelmemeliydik
Humorİki asker arkadaşın görev yeri aynı yere çıkarsa ne olur? Komutanın dedikodusunu yaparlarken arkalarından komutan gelir mesela. Ya da 20 yaşına gelip de hâlâ bağcığını bağlayamayan Esma, Ceren'e bağlatırken askerler onları görür. Bu onların her gün...