Bölüm 3

5.4K 276 11
                                    

Ceren kısa bir sırıtışın ardından "Ya bu vallaha iyi değil." dedi. Esma da ne olduğunu merak edip telefona baktı. Bir şey demeden öylece sırıtırken Ceren "Ne oldu?" dedi.

 -Yahya Üstçavuş da mı kız oluyor? 

-Yahyahiye, Mahmure varsa Yahyahiye de olur."

 -Seni aldırmak için çok geç kalmışlar be kardeşim, seni bundan sonra Allah alsın.

-Esma bak sana buradan bir çarparım görürüz kim alınıyor.

Sinirli ve kınayan bakışlar attıktan sonra gözlerini yine telefona çevirdi.

WHATSAPP

Ceren: Grupta Yahya Üstçavuş da var?

Yahya Üstçavuş: Bu zevzek yine uğraşıyor benimle. Oğuz Üstçavuş'um pembe tişörtünüz hala duruyor mu?

Esmaa: Pembe tişört mü?

Oğuz Üstçavuş Yahya Üstçavuş'u çıkarttı

Oğuz Üstçavuş: Boş verin siz onu ya yorgunluktan rüya görüyor sanırım.

Ceren: İyi geceler o zaman.

Esma telefonu "Ben bunu öğrenirim." diye bırakınca Ceren yine az önceki kınayan bakışlarından attı. 

-Karışma milletin işine. Bize ne?

-Kardeşim sen demiyor muydun, en son affedeceğim insan beni merakta bırakan insandır diye?

-Öncedendi o.

Esma 'yav he he' der gibi baktı ve yatağına geçti. Güzel bir gün daha bitmişti. Kısa süre içinde ikisi de uykuya daldı.

Sabah yine aynı saatte kalktılar. Hızlı bir şekilde hazırlanıp sabah sporuna gittiler. 1 saatlik sabah sporlarını yaptılar. Spordan sonra hızlıca üniformalarını giymeye gittiler. Tam kapıdan gireceklerken duvarın arkasından birinin "Aşkım kapatmam lazım komutan gelecek." dediğini duydular. Anında birbirlerine dönüp gözlerini kısarak baktılar.

-Aynı şeyi mi düşünüyoruz?

-Tabii ki. 

Sessizce duvarın arkasına doğru gittiler. Yavaşça kafalarını uzattılar. Üstte Esma'nın altta Ceren'in kafası askeri izlemeye başladılar. Telefonu kapatmış mesaj yazıyordu.

-3 diyince. 1, 2, 3.

-ASKER!

Asker birden sıçrayınca telefonu düşürmemek için akla karayı seçti. Direk cebine atıp hazır ola geçti. "Emredin komutanım!"

-Aşkına söyleseydin kahvaltıya gelseydi.

Ceren bunu diyince Esma gülüşünü gizlemek için kafasını çevirip başka yere bakar gibi yaptı. Asker ise sus pus olmuş öylece yere bakıyordu. "Özür dilerim komutanım." diye sessizce mırıldanınca Ceren Esma'ya yaklaşıp "Ya böyle masum masum özür dileyince bana bir yumuşama geldi." O da onunla aynı fikirde olduğunu gösterir gibi kafasını sallayınca daha yumuşak bir ses tonuyla. "Neyse hadi kahvaltıya git." dedi. Asker "Emredersiniz komutanım!." diyerek oradan fırlayınca onlar da geç kalmamak için hemen koğuşa koştular. Üniformalarını giyip aynı hızda yemekhaneye gittiler. Çok hızlıydılar. Esma yemek bekletmeyi sevmezdi çünkü. Yemekhaneye ilk gidenin kendileri olduğunu görünce şaşırmadılar.

-Hatırlıyor musun? Lisedeyken de sınıfa önce biz gelirdik.

-Hatırlamaz olur muyum koca yolu 30 saniyede koşardık.

İki Badi Bir Araya GelmemeliydikHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin