Bölüm 50

6.3K 290 15
                                    

Media: Cemre&Akın

Baran'ın öfkeli bakışları bir anda yumuşamıştı. Beni baştan aşağı süzen Baran derince nefes aldı ve ayaklanıp kendi etrafında tur atmaya başladı , sanki bazı şeyleri kabul etmek istemiyor gibiydi. Daha sonra bana dönüp tam karşıma geçerek " baban kim senin?" Diye yıllardır duyduğum ama benimde cevabını bilmediğim soruyu bana sorarken omuzumda ki elini itip " bu seni ilgilendirmiyor , sen sadece Sevim benim neyim oluyor diye sordun ." Diye onu sertçe terslerken Baran sakin olmaya çalışıyordu. "Bak Cemre bu cevaba ihtiyacım var , söz bu sefer seni evine götüreceğim." Dedi yalvarırcasına. Onu tanıdığımdan beri ilk kez bu kadar aciz görüyordum. Bu saçmalığın daha fazla uzamaması için cevabımı vereceğim sırada etrafta siren sesleri duyuldu daha ne olduğunu anlamadan Ahmet hışımla odaya girip büyük bir telaşla "Abi , polis her yeri sarmış !"Dedi öfkeyle, Baran hem benim hem de polisin şokuyla ne yapacağını bilememişti . "Abi hadi gidelim ."Ahmet dediğinde , Baran derince nefes alıp eliyle Ahmet'e doğru dur işareti yaparak direkt bana döndü "bana bu sorunun cevabını vermeden buradan asla çıkmayacağız ."diye tıslarken bu adamın gerçekten ruh hastası olduğunu anlamıştım. "Sen delirmişsin! Polis her yerde ."dediğimde , Baran tek kaşını kaldırıp olabildiğince üzerime doğru eğilip "Düşündüğün gibi basit biri değilim , eğer istersem bu evi hepsinin üzerine yıkarım anladın mı! "Diye bana göz dağı verirken sertçe yutkundum . Bu adamın dediği şeyi yapacağından hiç şüphem yoktu. "Beni Akın'a vereceğine söz ver."dediğimde Baran hiç düşünmeden "söz "Dedi. "Benim babam yok ve onu hiç tanımadım."dedim kısaca . Ahmet ikinci kez şok olurken tekrar tekrar soru sormak istiyordu ama bu sefer kendini tuttu. Bakışları derince beni incelerken , gözlerini bir an olsun benden çekmedi. Gözlerinin içine baktığımda gözlerinin içi sevinçle parıldıyordu. Ne oldu da bu adam bir anda bu kadar değişti aklım almıyor. Tereddütle Akın'ın içeriye girmesini beklerken Baran bir anda eliyle saçımı okşayıp başıma bir öpücük kondurup dolu gözlerle bana baktığında şaşkınca ona bakıyordum. Az önce yaptıkları beni tuhaf hissettirmişti , dokunuşları kalbimi yumusatırken neden böyle hissetmiştim ki ? "Tekrar görüşeceğiz Cemre ama şu an için sana söz verdiğim gibi seni Akın'a götüreceğim. "Dedi ve Ahmet'e dönüp "Cemre'yi polise teslim et sonrada arka kapıdan gel."dedi ve arkasına bakmadan çıktı. Köpüren öfkem bir anda durgunlaştı , kalbim ağzımda atarken bu kadar heyecanlanmamın anlamı neydi?...ımmm hayır hayır bu heyecan değildi bu az önce ki masum dokunuşun verdiği mutluluktu. Bir anda onu yıllardır tanıyormuşum gibi hissettim. Gözlerimi kapattım ve tüm aptal duygularımı bir kenara itip tekrar gözümü aydınlığa açarak beni bekleyen Ahmet'e doğru ilerleyip "Sen git , ben kendimde gidebilirim."dedim sakince. Ahmet arada kalmıştı sonuçta abi dediği adam ona bir sorumluluk yüklemişti. "Lütfen git , çocuk gibi beni birilerine teslim etmenize ihtiyacım yok."dedim bu kez sözcüklerimi vurgulayarak. Ahmet başını sallayıp Baran'ın peşinden gitti. Odadan çıkarken son kez arkama baktım , baktım ama Baran'ın az önce dedikleri kulaklarımda çınladı 'Tekrar görüşeceğiz Cemre ama şu an için sana söz verdiğim gibi seni Akın'a götüreceğim.' Tekrar buraya gelmek istemiyorum , tekrar aynı özlemi tatmak istemiyorum , ben sadece ailemin yanında olmak istiyorum. Hızla evi terk edip çıkış kapısına yöneldim. En alt kata geldiğimde beni gören polisler silahlarını indirip yanıma koştular. "Cemre merhaba, ben Serkan. Durumun nasıl? " Diye nazikçe konuşan adamın sesi beynimde yankılanırken günlerdir yaşadıklarımdan dolayı algılamalarım kapanmış durumda. Uzatılan eli sıkıp "ii--iiyim , Akın nerede ?" Diye aklımdan bir an olsun çıkmayan adamın ismini zikrederken Serkan kısaca gülüp "Akın dışarıda seni bekliyor."dediğinde onu ilk kez görmenin heyecanıyla kalbim hızla atmaya başladı. Serkan'ın dediği yöne ilerlerken sağ elimi kalbimin üzerine koyup derince soludum. Akın'ı görmenin heyecanı içimi kaplarken onu ne kadar çok özlemişim. Çıkışa ilerledikçe yolun mesafesi artıyor gibiydi , bir türlü sevgilime ulaşamıyordum. "Cemre!"arkamdan gelen ses ile donup kaldım . Bu ses Akın'a aitti. Hızla arkamı dönünce bana doğru koşan Akın'ı gördüğüm gibi göz yaşlarım yüzümü ıslatmıştı çoktan.
Yanımda biten siyah gözlüm derince soluyordu. Kolları bir anda bedenimi sararken yanımda olmasına rağmen özlemim kat be kat artıyordu. İnce kollarımı onun bedenine sarıp başımı boynuna göndüm , aşığı olduğum kokusunu içime çekerken yaşadığım mutluluk anlatılamazdı . Gözlerim sevinçle dolarken günler sonra oğlumun tekmeleyişi hafifçe gülümsememe sebep oldu . "Akın seni çok özledim." Diye kulağına doğru fısıldarken Akın benden ayrılıp kızarmış gözlerle yüzümün her karesini inceledi. "Nasılsın , oğlumuz nasıl?"diye dudağından dökülen sözler kalbime işlerken , kurduğu cümle ne kadar korktuğunu gösteriyordu. Elimi uzamış sakalında gezdirip gözlerine bakıp "ikimizde çok iyiyiz. Sen nasılsın?"diye titreyen sesimle sorarken , ağzımızda çıkan cümleleri anlamıyorduk biz sadece bakışlarımızla hislerimizi anlıyorduk. Akın soruma cevap vermeden dudaklarıma kısa bir öpücük kondurup alnını anlıma dayayıp derince soludu. "Seni seviyorum Cemre."dediğinde şaşkınlıktan anlayamamıştım "ha!"diye aptal bir tepki verince hafif gülümseyip tekrar beni öptü . Bu sefer kulağıma yanaşıp "Seni seviyorum güzelim." Diye fısıldarken nefesim tutuldu. Bunca uzun süredir duymak istediğim iki kelimeyi tekrar tekrar kalbime söylerken beni hiç düşünmüyordu bile. Gözlerim mutluluktan dolarken yine ağlamamak için gökyüzüne baktıktan sonra kara gözlerine kenetledim bakışlarımı , " Beni ne hale getirdiğinin farkında mısın ! Sensiz geçen her gün cehennem azabı gibiydi...seni geç bulduğum için affet beni Cemre."dedi erkeksi sesiyle. Bu adam eski Akın değildi . Ben aylarca sahte bir adamla evliymişim ama şimdi gerçek Akın hayatıma girdi. '' geç gelsende sevgin beni burada hep korudu."deyip onca kalabalığın içinde hiç utanmadan Akın'ın dolgun dudaklarına uzun bir öpücük kondurup geri çekildim. Günlerdir hayalini kurduğum huzuru iliklerime kadar hissediyordum , uzun uzun kara gözlerin içine bakıp kayboluyordum... derince nefes alıp verdim. Hâlâ bana sevgi dolu bakan Akın'a ''artık evime gitmek istiyorum."dedim yorgunca. Akın başını sallayıp elimi tuttu sıkıca. "Hadi gidelim , herkes seni bekliyor.''dedi ve birlikte arabaya doğru ilerledik.
Uzun bir yolculuk başlamıştı , yolcu koltuğunda Akın'a doğru dönüp boşta kalan elini sıkıca tutarak sadece yüzüne baktım. Akın sessizce yolda arabayı sürerken arada bana bakıp gülümsüyordu. Tüm bu yaşadıklarım bana hayal gibi geliyordu , kalbim hâlâ inatla dengesizce çarpıp duygularımı daha yoğun yaşamama neden oluyordu. Bu adam bana ve boş hayatıma çok iyi gelmişti. "Biraz uyu , eve gelince seni uyandırırım."diyen Akın'a omuz silkip "hayır , seni izlemek istiyorum.''dediğimde kocaman gülüp tuttuğu elimi öpüp "Beni izleyeceğin daha çok zamanın olacak güzelim , hadi uyu biraz.''diye kadife sesiyle uyumam için ısrar ederken onu üzmemek için "tamam ."dedim ve gözlerimi kapatarak huzurlu bir uykuya daldım.

HATA #Wattys2018Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin