7

1.9K 114 31
                                    

Gözleri gözlerimi bulduğunda aramızda delice  elektrik çekimi olduğu bir gerçekti.
Ve yağmur...
Hafif atıştırmaya başladı.
Kısa kirpiklerine tutunan yağmur damlaları, gözyaşlarını andırıyordu.
"P-pardon, ben seni..." gözlerini kaçırdı.
Sonra derin bir nefes alıp kuracağı cümleyi düşündü.
"Seni Melike'ye benzettim."
Başımı önüme eğdim.
İlk defa içimde yeşeren umudu da böylece ezip geçmiştim.
"Özür dilerim."
Yalandan bir gülücük attım.
Melike ile benzediğimiz doğruydu, vücut hatlarımız sanki aynı kalıptan çıkmışız gibi.
Yakın arkadaşlar birbirine benzerdi(!)
"Bir de kapüşonun başında oluca..."
"Önemli değil." Dedim ve bu gezegenden sonsuza kadar kaçmak istedim.
Kolundan sıyrıldım ve gözlerimi gözlerinden kaçırıp oradan uzaklaştım.
İlerledim...
İlerledim...
Yağmurla birlikte gözyaşlarım da akıyordu.
Sevdiğim adam beni sevdiği kadına benzetmişti.
Bir yerden sonra canın yanıyordu.
Bu kadarı da fazla değil miydi?

Markete girip salça reyonuna varıp rastgele bir salça aldım.
Ve kasiyere verdim.
Salçayı kasadan geçirdikten sonra poşete koydu.
"Borcunuz 4,5 lira."
Elimdeki beş lirayı uzattım ve poşeti alıp oradan uzaklaştım.
Kimsenin görmemesi için başım önümde yürüyordum.
Eve doğru koştum.
Hala ağlamaya devam ediyordum.
İçeriye girmeden elimdeki poşeti babaanneme uzattım.
Onunla göz teması kurmamaya çalışıyordum.
Gözlerimi görmemesi gerekiyordu.
"Ben biraz sahilde dolaşmak istiyorum."
"Bu yağmurda mı ?"
Başımı salladım.
Birşey demeden kapının arkasındaki şemsiyeyi elime tutuşturdu.
"Al bunu, hava soğuk değil ama yine de üşürsen eve dön. Hırka vereyim mi?"
Başımı olumsuz anlamda salladım ve tek kelime etmeden dışarıya çıktım.
Ağlamam durmak bilmiyord.

Gözlerimden akan yaşlara hıçkırıklarım da eklendi.
Elimdeki şemsiyeyi yere fırlatıp koşmaya başladım.
Nereye gittiğimi ya da ne yaptığımı bilmiyordum.
Sadece aptallar gibi koşuyordum.
Kalbim artık atmıyordu.
Nefesim boğazımda düğümleniyordu.

Hiçbir zaman düzgün bir kız çocuğu olamamıştım.

**********

Saatler önce delilerce koşup sahilin  kenarına oturmuş, dalgaların ve yağmurların altında kalmıştım.
Hiç umursamadan ağlamaya ve hıçkırıklarıma devam etmiştim.
Ve biraz daha oturduktan sonra eve tek başıma dönmüş, tek başıma üzerimi değiştirmiş, tek başıma saçlarımı kurulamıştım.
Yine her zamanki gibi tek başımaydım.
..........

İyi mi geceler?

Bir Başkası |Tamamlandı|Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin