"Nasıl dikkatsiz davranırsın ha?! Kardeşini öldürdüğün yetmiyormuş gibi annemi de mi öldürecektin?"
Yakamdan tutup beni kendine doğru çekti.
"Sürtük!" Tokatla savrulan başımı hareket ettirmedim.
Ağlamıyordum.
Yataktan kaldırıp yere doğru attı bedenimi.
Acımıyordu.
Saçlarımdan tutup ayağa kaldırdı.
Sert bir tokat daha attı.
Ve ardından duvara doğru sendeledim.Biraz daha yaklaştı.
Başımı sertçe duvara değdirdi.
Bir daha...
Tekrar...
Acımıyordu.
Başımda hissettiğim kırmızı renkteki ıslaklık kendini göstermişti.Yılların acısını çıkarıyordu.Kolumdan tutup yatağa doğru fırlattı.
Acımıyordu.
"Çevrendeki herkese zarar veriyorsun."
İşte bu,
Acıtmıştı...
Tek kelime bile etmeden odadan çıktı,bir zamanlar 'babam' olan adam.
Ve yatağa yığılıp kalmıştım. Çarşaflar kırmızıya bulanmıştı.
Fiziksel acım umurumda bile değildi.
Canım acıyordu.
Kalbim.
Çok acıyordu.
**********
Elimdeki kırmızı karanfillerle hastaneye girdim.
"Deniz Ceylan hangi odada kalıyor?" Dedim düz bir sesle.
Odasını öğrendikten sonra asansörü beklemeye başladım.
Biraz sonra vazgeçip merdivenlerden teker teker çıktım.
Ve odasının kapısına vardım.
Parmaklarım kapının kulpunu kavradı ve kapıyı açtım.
İçeriye girdim.
Yatakta baygınca yatan Deniz'e doğru koştum.
Elimdeki çiçekleri koltuğa doğru fırlattım.
Yatağı kırmızıya boyanmıştı.
Yüzünün büyük kısmı kana bulanmıştı.
Kolları kızarıktı ve tırnak izleri vardı.
"Doktor!"
Deniz'i hafifçe kaldırdım.
"Yardım edin!"
Kollarından hafifçe silktim.
"Deniz,kendine gel."
Sesim mırıltıyla çıktı.
Ne ara bu hale gelmişti?
Kim yapmıştı?
İçeriye giren bir grup görevli Deniz'i elimden alıp onun acısını hafifletmeye çalıştılar.
**********
Gözlerim aralandı. Olduğum yerdeydim. Hastane yatağında.
Boynumun acısını umursamayarak doğrulmaya çalıştım.
Ömer ve Onur.
Buradaydı.
"Uyandı." Dedi Ömer.
Ağlıyordu. Onur ise gözlerini bir yere odaklamış öyle bakıyordu.
Karanlıktan önceki bölük pörçük anlar geldi gözlerimin önüne.
Ve bir yaş aktı sol gözümden.
En çok sol tarafıma ağır gelmişti.
'Çevrendeki insanlara zarar veriyorsun.'
O cümle,kanatmıştı canımı.
Ömer kollarını sımsıkı sardı.
"Kim yaptı sana bunları?" Dedi titrek sesiyle.
Ona daha da sokuldum.
"Şimdi olmaz." Diye fısıldadım.
"Söyleyemem."
Onur buradayken anlatamazdım.
Ömer kollarını sırtımdan alıp tekrar yerine geçti.
Göz yaşlarını sildi.
Sandalyesini biraz daha bana yaklaştırdı Onur.
Elimi tuttu.
Kalbim eriyordu...
Nefes alamıyordum.
..........
Hıh Onur bey sıra sizde az çektirmedin Deniz'e dnvfjjvgjo
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Bir Başkası |Tamamlandı|
Teen FictionAcı çektiğimi bilmesine rağmen neden yardım etmedi? Çünkü kendisi de bu acının içindeydi.