Keyifli okumalar💖
Oy ve yorumlarınızı bekliyorum❤
~~~~~~~~
Deniz'den:
Çocukken lunaparka çok gelmişliğim vardır. Bu etrafımda gördüğüm oyuncaklara yüzlerce kez binmişliğim ama hiçbir zaman bugünkü kadar eğlenmedim. Bahar'ın yanımda oluşu kadar hiçbir şey mutlu etmiyor artık beni.
" Ulan sen bu kızı ne zaman sevdin? " dediğinizi duyar gibiyim. Bahar'ın beni hayatından çıkarmayacağını bilsem " Seviyorum seni! " diye bağıracağım. " Ellerinin yüzüme ilk değdiği andan itibaren seni seviyorum! "
Birgün söyleyebilir miyim bu sözleri sahibine? Çekebilir miyim kokusunu doya doya içime. Böyle kaçak göçek olmuyor ki. Saçlarını gözlerimle değil, hissederek okşamak istiyorum mesela. Onun da ağzından beni sevdiğini duymak. Belki hepsi imkansız hayaller ama unutmayın. Aşk kolay kazanılsaydı, sokaktaki kediler bile aşık olurdu.
" Deniz, sana soruyorum Özge nerede kaldı? "
Bahar'ın sorusuyla kendime gelirken Özge de nihayet yanıma gelebilmişti.
" Ben geldiiiim! Nasılsınız bakalım eğlendiniz mi? "
Özge bana göz kırparken bir diğet yandan da Bahar'ın koluna girmişti.
" Nerede kaldın kızım ya. Beklemekten ağaç okduk meyve verdik Deniz ile. "
Kızlara gülümseyerek bakarken karşımda yine o adamı gördüm. Sözde çaktırmamaya çalışıyordu ama bizi takip ettiği çok belliydi. Nedenini bilmesem de birazdan öğrenecektim. Tabi ilk önce kızlara bir zarar gelmemesi için onları arabaya göndermeliydim. Cebimden anahtarı çıkarıp Özge'nin eline tutuşturdum.
" Ooo kuzen, arabanı bana mı veriyorsun? "
" Rüyanda bile göremezsin Özge. Siz arabaya doğru gidin. Benim birkaç işim var. "
" Lunaparkta ne işin olabilir Deniz? Neden bizi yanından gönderiyorsun? "
Özge'nin sorusuna bu defa ben değil Bahar yanıt vermişti.
" Yahu adamın belkiöde önemli işleri var. Ne karıştırıyorsun şimdi? Bekar insan sonuçta. Haydi gel gidelim arabaya. "
Bahar'ın sözleriyle içimden birşeyler koptu gitti sanki. Onun benim hakkımda böyle düşünmesi canımı yakmıştı. Bilmiyordu ki gözlerim artık ondan başkasını görmüyordu. Yüreğim sadece onu seviyordu ve sadece onu sevebilirdi. Benim masalımın prensesi de kraliçesi de bir kendisi olabilirdi.
Özge yüzümden halimi anlamış olacaktı ki üzgün bir bakış atıp Bahar ile birlikte yanımdan ayrıldı. Ben de hiç vakit kaybetmeden gözlerimle çaktırmadan bizi izleyen adamın nerede olduğunu bulmaya çalıştım.
Biraz zor olsa da onu hız treninin önünde buldum. İlk önce gişeye doğru yürüyüp üç bilet aldım. Sonrasında sıraya geçip adamın hemen yanında durdum. Bana arada sırada baksa da anladığımı belli etmedim. Telefonumu çıkarıp sözde Özge ile konuşup hız trenine biletleri aldığımı ve onların lavabodan gelmelerini beklediğimi söyledim. Adama yeniden göz ucuyla baktığımda yavaş adımlarla yürümeye başladığını gördüm. Hiç vakit kaybetmeden adamı takip etmeye başladım. Lavaboların önüne geldiğinde yarısını zar zor duyduğum bir telefon görüşmesi yaptı ve hızla kadınların tarafına girdi. Atılan çığlıkların ardından içerideki tüm kadınlar korkuyla dışarıya çıktılar.
Derin bir nefes alıp hiç vakit kaybetmeden içeriye girdim ve o adam hariç kimsenin olmadığını anladığımda kapıyı kilitledim. Kilit sesiyle adam hızla bana doğru döndü. Karşısında beni gördüğünde korkudan gözleri büyümüştü.

ŞİMDİ OKUDUĞUN
GÖZLERİN OLSAM SEVER MİSİN? ( BİTTİ)
General FictionBen Bahar GÜNDOĞAN. Yirmi dört yıl önce bugün karanlık bir dünyya merhaba demiştim ve yine aynı gün bir yabancının kollarında tutundum hayata. Kahramanım olan bu yabancı belki de aşkın ışığını getirecekti karanlığıma. O yabancı Deniz AKDUMAN'dı...