19.Bölüm: Tuzlu Kahve Meselesi

5K 359 13
                                    

İnstagram: Aslhnyks

Keyifli okumalar❤

Media: Bahar'ın elbisesi😇

    ~~~~~~~~

  Bahar'dan:

Gözler kalbin aynasıdır derler. Benim aynam yıllar sonra yüreğimde can buldu.

  Aşk denilen şey hem yara hem merhem olur insana. Yeri gelir en kötü anında sığınağın bazen ise ömür boyu kaçtığın düşmanın kesilir başına.

Deniz benim için hiçbiri değildi. O benim Deniz'imdi işte. Ne eksik ne fazla. Onu yaşayarak öğrenecektim çoğu şeyi.

Dizlerimde biten hafif kabarık etekli elbisemin üst kısmı yarım kolluydu. Kızlar her ne kadar topuklu ayakkabı giymem konusunda diretseler de ben tercihimi siyah renk üzeri taşlı babetlerimden yana kullanmıştım. Kızlar saçlarımı salaş bir topuz yapmış hafif olmasını umduğum makyajımı da yapıp beni hazırlamayı bitirmişlerdi.

Deniz ile görüşme şansım hiç olmamıştı. Kızlar telefonuma da el koymuşlardı. Şu sıra bildiğim tek şey sevgili manevi kardeşim ve canım görümcelerimden çok çekeceğimdi.

" Kahveye tuz konulmadan isteme töreni mi olur? O kadar hayal kurmuştuk seninle. Hani damadın kahvesine tuz dahil bir sürü şey koyacaktık? Oyun bozanlık yapma Bahar.  "

" Özge olmaz diyorum. Deniz zaten benim için tüm herşeye göğüs gereceğini ve bana olan bağlılığını ispatladı. Olmaz istemiyorum. "

  " Ama yengecim olmaz ki. Abim ile eğlenmek bizim de hakkımız değil mi? "

  " Sırf siz eğlenesiniz diye Deniz'in midesini mahvedemem Damla. "

Türk kahvesi makinesini elimde sıkıca tutmuş kızların tüm o hain planlarına karşı koyarken annemin anlattığı bir anısı aklıma gelmişti.

Babam, annemi istemeye geldiğinde annem baldan acı bibere kadar bir sürü şey katmış babamın kahvesine. Babam kahveyi içtiıkten sonra iki sürahi su içmiş de anca kendine gelebilmiş. Annemin dediğine göre babam kahvesini içerken bunun hesabını soracağına dair imalarda bulunmuş anneme. Sonrasını annemin ağzından hiçbir zaman öğrenememiştim. Tek dediği şey babamın intikamını almış olduğuydu.

Gözlerim dolu dolu olmuştu yine. Mutluluğumun arasında saklanan acı sinsi bir yılan gibi sokulmuştu koynuma. Türk kahvesi makinesininin cezvesini bankonun üzerine bırakıp parmak uçlarımla sildim gözyaşlarımı.

" Bahar'ım, yapma böyle ne olur. "

Özge bana sıkıca sarıldığında ben de kollarımı beline doladım ve başımı omzuna koyarak akıtmaya başladım gözyaşlarımı. Yapamıyordum işte. Mutluluk oyunum bir yerden sonra yürümüyordu. Annemin ve babamın yokluğu canmı haddinden de fazla yakıyordu.

  Biryerlerde duymuştum, sevdiğimiz insanların yokluğunu en çok özel günlerde hissedermişiz. Benim annem ve babam ile geçirdiğim her gün bir öncekinden daha özeldi. İşte bu yüzden acım azalmıyor, aksine artıyor günden güne.

" Canım çok acıyor Özge. Annemin ve babamın yokluğuna dayanamıyorum. "

Evet dayanamıyordum. İkisinin bir hiç uğruna benden alınmasına katlanamıyordum. Peki ne yapacaktım? Elimden ne gelirdi? İntikam almak istesem bile önümde aşmam gereken koskoca bir karanlık duvar vardı.

" Onların yerini tutamayız ama biz varız. "

  " Damla ömrü boyunca ilk defa doğru birşey söyledi. Annem daha mutfağı basmadan haydi artık şu kahveleri yapalım da biran önce isteme törenimiz gerçekleşsin. "

GÖZLERİN OLSAM SEVER MİSİN? ( BİTTİ)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin