47. Bölüm

3.7K 147 48
                                    


Yazım hataları ve bir kaç mantık hatası düzeltilmiştir. Diğer bölümlerde yavaşça düzeltilecektir.

Sizleri seviyorum ❤❤❤
...

Bölüm ithafı

ElifErgintrk5

meryem_feyza

♥♥♥♥♥♥❤❤❤❤❤❤

Yorum ve vote please ❤♥❤♥

...............

Evlerin satılığa çıkmasının ardından haftalar geçmişti. Bunca zaman boyunca normalde olduğu gibi değil çok farklı bir şekilde birbirimize tutunuyorduk.

Sanki ne olursa olsun sağlam kalabilecek gibi...

Umutlarımıza sıkı sıkı sarılıyorduk.

Umutsuzluğa yer vermiyor verdiğimizde ise el birliği ile birbirimize moral oluyorduk.

Babamların ve Sinan babamların yardımlarını kabul etmemiştik. Aral ne olursa olsun iki taraftan kuruş almayacağını sert bir dille belirtmişti.

Bizde daha dikkatli davranarak para biriktiriyorduk. Aral elimizde kalan batmış şirketle elinden geldiğince iş yapmaya çalışıyordu.

Kapının açılma sesiyle mutfaktan çıkıp kapıya baktım.

Hediye ablayı işten çıkartmak zorunda kalmıştık.

"Hediye abla durumları biliyorsun. Bu yüzden çok üzgünüm ama seni işten çıkartmamız gerekiyor."

"Çağın kızım hiç gerek yok."

"Hediye abla olmaz. Maaşlarını yatıramayacak durumdayız. Lütfen bizi anla"

"Kızım hiç gerek yok. Ben uzun zamandır buradayım. Paramı vermemişsiniz geciktirmişsiniz önemli değil. Gerçekten para istemiyorum. Kendi isteğimle kalmak istiyorum."

"Hediye abla yapma böyle. Biliyorum parada gözün yok. Ama ne olursa olsun emeğinin karşılığını almak zorundasın. Biz sana hak ettiğini vermezsek hakkına girmiş oluruz. Lütfen anla bizi"

"Tamam kızım seni daha fazla üzmek istemiyorum. Ne zaman ihtiyacın olursa arayabilirsin beni"

"Tamam Hediye abla"

Israrlarına rağmen gitmesi gerekmişti. Elimizde kalan paralarla bir şekilde son maaşınıda vermiştik. Ne kadar istemesede.

Serhat hala yanımızdaydı. Geriye kalan tüm korumalar mafyalar tarafından gönderilmişti. Bizi korumakla hükümlü oldukları için. Aral ise koltuğunu yakın bir arkadaşına bırakmıştı. Merih'e gelirsek ona cezasını vermiştim. Öldürmek istesem de yapamamıştım. Babası yalvarmıştı. Sonra ise hastaneye yatırıldı.

Hastaneden çıkınca yurt dışına gitti. Hatta şu sıralar nişanlanmış diye duydum.

Neyse işte hayatta iniş çıkış yerleri vardı. Ve biz şuan iniş yerlerindeydik. Ama ne olursa olsun yüksekten aşağı çakılmamıştık

"Aral hayatım sen mi geldin?"

"Evet bebeğim ben geldim. Arya nerede"

"Odasında uyuyor. Ne oldu mutlu gibi gördüm seni"

"Dağ evinin talipleri çıktı ve satıldı"

"Aa gerçekten mi? Sen şimdi odaya çık elini yüzünü yıka yemekte konuşuruz" dedim yanağına öpücük kondurup mutfağa geri döndüm.

Ezik ve Mafya/TAMAMLANDIHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin