Multimedya Aren Pusat'ımız... Nasıl buldunuz sevgili okuyucularımm??
YENİ BÖLÜMÜMÜZ GELDİ KEYİFLİ OKUMALAR!
"Farz et ki sırtına silah dayadım ve senden gülümsemeni istiyorum."
Şu an gerçekten şok olmuştum. Bize kocaman gözlerle bakarak fısıldayan insanlara bakıyordum öylece. Beynim yerine getirmem için hiçbir komut vermiyordu.
Düşündüm. Bunu yapmak zorunda değildim. Her türlü çekip gidebilirdim.
Babama zarar verip katil olması da bu saatten sonra umurumda olmazdı. Tam da bu sırada mantığım devreye girdi. Eğer şu an onun söylediğini yapmazsam beni bırakabilirdi. Bu çocuğun beni bulmasında bir amaç vardı ama ben ona ters gidersem amacını asla anlayamazdım. Bana kalırsa Aren'in beni bulması bir tesadüf değildi.
Bunu öğrenmek için, sırf bunun için dediğini yaptım.
Sahte bir gülümseme takındığımda sırıtarak "Aferin." dedi bana. Bu dediğiyle daha çok sırıttım.
Neden bunu yaptığımızı bilmesem de kafasında dönen tilkileri anlayana kadar buna katlanacaktım.
'Bakalım Aren Pusat. Kim kiminle oyun oynayacak?' diye geçirdim içimden.
################
Ders bittiğinde insanların arkamdan yaptıkları dedikoduları duymamazlıktan gelerek çıktım okuldan. Aren'in beni beklemesi ise şaşırdığım bir şeydi.
Çıkış kapısının önünde, arabasına yaslanmış bir şekilde beni bekliyordu. Telefonuyla uğraşıyordu ve ben yaklaşana kadar geldiğimi fark etmemişti.
Beni görünce yüzünde garip bir gülümseme oluştu. Anlayamadım.
Telefonu cebine koyarak bana doğru adım atmaya başladı. Yaklaştığını gördüğümde benim adımlarım yavaşlamıştı. Tam dibimde önce durdu. Yüzüne bakmadan etrafı inceliyordum. Neden dibime kadar girdiğini merak etmeme rağmen katiyen ona bakmıyordum ama bu kesinlikle utancımdan kaynaklanmıyordu.
Tedirgin olup boynumu kaşırken birden bana sarıldı.
Gözlerim kocaman açılırken yumruklarımı sıktım. Onu itmek istedim ama sabahki düşüncelerimi hatırlayınca bunu yapmaktan vazgeçtim.
Öylece durup çekilmesini bekleyecektim ki, neden bu rolde ona yardımcı olmuyorum diye düşündüm. Madem sevgili rolü oynuyoruz, benim de ona bir katkım olmalıydı değil mi? Belki bu sayede her şeyi daha hızlı öğrenebilirdim.
Ev adresimi nereden biliyor? Beni nereden tanıyor? Neden beni babamdan kurtardı? Benimle derdi ne? Niye gitmemi istemiyor ve niye beni yanında tutuyor?
Kollarımı çıkarıp boynuna sarıldığımda karşımda bir kütük olduğunu hayal ettim ve ben sadece o kütüğe sarılıyordum. Aren'e sarılmam benim için duygusal bir şey ifade edemezdi çünkü hala onun hakkında şüphelerim vardı. Evimi biliyordu mesela. Bu bile beni daha önceden araştırdığının kanıtıydı.
Kollarımı boynuna sardığımda bunu hiç beklememiş olduğunu hissettim. Çünkü bedeni gerilmişti.
Rol öyle yapılmaz böyle yapılır.
Geri çekildiğinde gözlerine gülümseyerek baktım ama bu gülüşümün altında bir anlam vardı. O da bu yaptığımdan hoşnutsuz olarak kaşlarını havaya kaldırmıştı. Kulağıma eğilip "Yalnız bunu yapmaya çok alışma." dedikten sonra güldü ve arabaya doğru çekiştirdi beni. Bilmiyordu ki o, sarılmaya alışmak istediğim en son kişiydi. Arabaya doğru giderken etrafı dikkatlice izliyordu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
MAHZEN: Kızıl Anka
Action"Ağzı açılmayan bir ejderha gibi. Göğsüne vuran her nefesinde, sıcak buharın yaktığı her soluğunda ölüyordun sen. Nefes versen yakacaktın kendini, vermesen ölecektin. Her durumda yanmaya mahkumdun. Ben sadece..." "Sen sadece, her gün ölüşümü seyrett...