23- KARAR

2.6K 217 44
                                    

Multimedya Gece Mestan

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Multimedya Gece Mestan...

"O insanları kullanmayı sever. Değil mi Kamer?"

Kamer sinirlenmişti. Ayağa kalktı ve Gece'nin karşısına dikildi.

"Sevdiğim kadını bu yüzden kaybettim." dedi ona bakarak. "İki sene önce. Onun ölümüne sebep oldum. İlla bir çıkarım olmak zorunda mı dersiniz?"

Gece ve ben duyduklarımız karşısında şok olurken Kamer bana döndü.

"Senden ne gibi bir çıkarım olabilir Ayşin? Kafanı boşuna bu teorilerle yorma. Bizim görevimiz insanların hayatlarını kurtarmak. Bunu sen de gayet iyi biliyorsun değil mi?" dedi gözlerini bir kez daha Gece'ye çevirerek.

"Ben sevdiğim kadını böyle kaybettim. Mahzen'e girmesinin tehlikeli olduğunu düşündüm. Ama bir gün tam kalbinden vurdular. Onu kurtaramadım. İnanabiliyor musun, doktor olmama rağmen."

Savaş ta şaşırmıştı. Gözleri bizimkiler gibi kocaman açılmıştı.

"Başka insanların da böyle ölüp gitmesini istemiyorum anladınız mı?" -eliyle beni işaret etti- "Senin kendini savunamadan ölmeni istemiyorum. Emin ol Aren de bunu istemez ama kafasında neler dönüyorsa... Her neyse."

Böyle bir şey olduğunu bilmiyorduk. Gece dudaklarını birbirine bastırdı. Bense sadece "Üzgünüm." diyebildim ama o bunu duymamazlıktan geldi.

Kapıya doğru yürüdü ve gözden kaybolmadan hemen önce "Yarın akşama kadar vaktin var. Akşam kesin olarak kararını bildir." dedi.

O gittikten sonra üçümüz de sus pus olmuştuk. Odada kimse konuşmuyordu. Ne söyleyeceğimizi şaşırmıştık.

En son Savaş Gece'yi eve bırakmak için teklifte bulundu. Gece gitmeden önce biraz yalnız kalmak için ricada bulundu ve Savaş ta anlayış göstererek dışarı çıktı. O motorun yanında beklemeye koyulurken Gece'ye döndüm.

"Ne yapacağım?"

"Bilmiyorum. Ben... Ah, böyle olduğunu bilmiyordum. Bilseydim onun bu kadar üzerine gitmezdim."

Kamer'in neden böyle biri olduğunu yeni yeni anlamaya başlıyordum. Tamam herkes acı çekiyordu, ama herkes farklı bir şekilde yansıtıyordu acısını. Kamer yansıtmamayı tercih etmişti ve bu onu günden güne tüketmişti. Onun için üzgündüm.

Benim tekrar Mahzen'e dönmemi istiyordu. Ben orada ne yapacaktım ki? Aren de tehlikeli görevdeydi.

Acaba Gece nereye gittiğini biliyor olabilir miydi?

"Gece, Aren nereye gitti? Gittiği yer neden tehlikeli?"

Bana gözlerini hafifçe kısarak baktı. Zaten çekik olan gözleri adeta kaybolmuştu.

"Sen nerden biliyorsun bunu?"

"Dün gece bana veda etmek için geldi. Kendime dikkat etmemi söyledi."

MAHZEN: Kızıl AnkaHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin