Tesadüf karşılaşma.

466 29 8
                                    

Arkamı döndüm ve ne göreyim. Bana sırıtarak bakan gerizekalı çocukluk düşmanımı, Arda'yı gördüm. Ben şaşırmış bir şekilde ona bakarken Ardanın sırıtması beni öfkelendirdi ve dedim:
- S-Sen, na-nasıl?
- Evet, evet, ne diyeceğini biliyorum, nasıl buradasın, sana cezanı verdikden sonra sonsuzadek Amerikaya gitmişdin hani ne oldu, değil mi?!
Ben kendimi toparladım ve dedim:
- Evet, aynen öyle diyecekdim.
Arda küçükken bizim mahalleye taşınmışdı ve gerçekten çok sorunlu bir çocukdu. Geldiyi ilk günden kavga etmeye başlamışdı. Mahallede kavga etdiyi çocuğun evinin aynasını bile kırmışdı. Aynı okula giderdik ama o benden bir yaş büyükdü. Her kese takardı resmen. Bir gün sıra bana da geldi. Ben sınıfa girerken bizim sınıfta olduğunu gördüm ve birinin çantasını karıştırıyordu. Ben ona kızdım ve bağırdım:
- Hey, sen burda ne yapıyorsun?!
O hiç bir şey olmamış gibi davrandı:
- Ne yapıyor gibi görünüyorum ordan bakınca?!
Ben sinirlenerek dedim:
- Burdan hırsız gibi insanların çantasını karıştırdığını görüyorum.
- O zaman yanlış görüyorsun.
- Aptalmısın sen?! Hemen gidip öğretmene haber vericem.
- Anlaşılan sen de diyer kızlar gibisin.
- Pardon?! Diyer kızlar gibi deyilim ben onun için kendini yakışıklı sanıp yakışıklı havasına giren bir erkekden hoşlanmak yerine onun başı iyice belaya girsin diye öğretmene haber vericem.
- İyi şanslar o zaman.- dedi ve bana hafif omuz vurarak odadan çıktı. Ben gidip öğretmene elbetdeki haber vermedim ama çocuğun birine bunu yapmasını söyledim ve yaptırtdım. Arda abimin çantasıydı dediyinde çook kızmışdm. Yüzüme dalga geçer gibi bakıp sırıtıyordu ve bu beni gıcık ediyordu. Ben hiç bir şey demeden kızgın bir şekilde ordan gitmişdim. O zamandan sonra hep benimle dalga geçib dururdu ve sonda çete bunu öyrendi ve onu tüm okulun önünde rezil etdik. Yani Ali ona bir yumruk vurmuşdu çünki tüm çete dalarsq haksızlık olurdu. O da yerde bir bebek gibi ağlamışdı ve annesinin yanına koşmuşdu. Sonra her kes onunla dalga geçdiyi için ömrünün sonuna kadar Amerikaya gitdiyini duymuşdum. Benim o zaman 12 yaşım vardı. 5 yıl bundan önce olmuş bir olay ama Arda hiç deyişmemişdi dış görünüşden. Sadece boyu uzamışdı ve yakışıklı olmuşdu. Barış kadar uzamışdı ve stilide Barışınkine bezniyordu. Bana öylece bakarken Barış geldi ve bize qarip qarip bakdı ve dedi:
- Yaprak? Napıyorsun burada?
- B-Ben..
- Çocukluk arkadaşıyım.-elini belime koydu ve ben ona sinirli bir şekilde baktım ve elini yavaşca belimden çekdim. Barış onun belime dokunan ellerine sinirle baktı ve sonra dedi:
- Çocukluk ha?!
- Evet- Arda gülümsedi. Sonra elini uzatıp dedi:
- Ben Arda.
Barış önce tutmadı. Sadece eline sonra da bana baktı ve elini tutdu ve dedi:
- Ben Barış.
- Tanışdığıma memnun oldum.
- Ben de. Aslında ben buralarda hiç kalmam, bu güne kadar Amerikadaydım. Ama çok yakınımın düyününe geldim.
- Peki gidicimisin?
Arda bana baktı, sırıtdı ve dedi:
- Aslında ben burda kalmaya ve okumaya karar verdim.
- Ne?!- ben bağırdım.- Kalamazsın.
- Neden Yaprak?!- Ondan önce Barış dayanamayıp dedi.
- Ş-Şey kalamaz da ondan, biz çocukluk arkadaşı falan deyiliz- ona baktım- o sadece rezil olarak buralardan gitmiş ama öncesinde bana takan biri.- Barışa baktım- yani ondan nefret ederim.
Bana yakınlaştı ve dedi:
- Senin nefret etmen beni buralardan götüremiyecek Yaprak hanım.- dedi ve gitdi. Ben sinirle arkasından bakarken Barış o tarafa bakan gözlerimin önüne geçdi ve dedi:
- Neler oluyor, hemen bana anlat!
- Barış, seni ilgilendirmeyen konulara karışma, iki yüz verdik diye..
- Ne?! İki yüz verdin diye sana mı karışıyorum?!-sözümü kesdi ve dedi.
Ben sinirle sustum.
- Tamam, sana karışmam öyleyse- dedi ve gitdi. Ardından dayandırmak istedim ama gücüm yetmedi... Bilmiyorum niye ama arkasından gidersem bir daha geri dönemem gibi hiss etdim açıkcası...

Bir YapBar Hikayesi💗Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin