Barış'ın eski sevgilisi.

281 19 5
                                    

Hayat Barışla harika ötesi geçiyordu. Ama her hikayede olduğu gibi bizim hikayemizde de bizi ayırmaya çalışan kötü insanlar vardı. Önce bizim çete ve şimdi de sürpriz misafir....

Barışla okula gitdim. Kolidora geldiğimizde dedim:
- Hadi Barışcım, sen sınıfına.
- Tamam, sonra görüşürüz.- yüzümden öptü ve sınıfına gitdi. Ben derse girdim. Barış sağ olsun bu aralar derslerim iyiye doğru gidiyor. Her gün beni çalıştırıyor. Aslında biz yarı arkadaş yarı sevgiliyiz. O nasıl oluyorsa artık...

Barıştan:
Dersler bitene kadar Yaprak'ı göremedim. Qaliba sınıftaydı. Okul çıkışı onu beklemek istedim ve okulun önünde son dersinden çıkmasını bekledim. Beklerken arkamdan birinin "Barış" Diye bana seslendiyini duydum. Ses tanıdıktı. Arkamı çevirdim ve gördüyüm karşısında çok şaşırdım. Beni aramayan sormayan eski sevgilim Ayşegül. Saçlarını açmış önüne atmışdı. Beni etkilemek için giydiyi kısa ve dar elbiseyi demiyorum bile. Gözlerine mavi lens takmışdı. Onu gördüyümde şaşırdım ama kendimi toparlayıp dedim:
- Efendim.
Yanıma geldi ve bana sarıldı. Ona karşılık vermeden yüzümü buruşturdum ve yavaşca kendimden itdim onu. Gülümsedi ve dedi:
- Beni özlemedinmi?
- Hayır, özler gibi bir halim mi var?!- ona sert cavap verdim.
Gülümsemesi yok oldu ve bana yakınlaşıp dedi:
- Bensiz hayat ne kadar da zor, değil mi?
Ben sinirlendim ve yüzümden bu açıkca görünüyordu. Bir adım geri gitdim ve gururla dedim:
- Hayat hiç olmadığı kadar güzel. Sevgilim yanımda ve mutluyum.
Güldü ve dedi:
- Sevgilin mi? Barış, sen benden başkasını sevemezsin.
Yüzümü yüzüne yakınlaştırdım ve dedim:
- Hemde deliler gibi severim.
Yüzü düşdü. Tamda o zaman Yaprağın sesini duydum. Bana seslendi.

Dersler bitdikden sonra hızla dışarı çıktım çünki Barış bana beklediğine dair mesaj atmışdı. Dışarı çıktığımda gördüğüm manzara karşısında şoka uğradım. Barış hastanede gördüğüm kızın yanındaydı ve ona yakınlaşmış konuşuyordu. "Barış" Diye seslendim. Sesim zayıf çıktı ama yakındım diye duydu ve bana döndü. Ona öylece baktım ve bana bir şey demesini bekledim. Kendisini geri çekti ve dedi:
- Y-Yaprak, geldin mi?
Yanına gitdim ve dedim:
- Barış, bu da kim?
Kız benden uzundu ama çokta uzun değildi. Bana küçümseyici bakışlar atdı ve dedi:
- Ben Barışın sevgilisi Ayşegül.
Gözlerimi pörtleterek ona baktım. Sonra Barış dedi:
- Eski sevgilim demek istedin her halde.
Ben Barışın bahsetdiyi Ayşegül olduğunu anladım ve özüme döndüm. Kollarımı göğsümdü birleştirdim ve dedim:
- Barış, öyle demesene. İnsanların hayalini yıkmana gerek yok. Kimi onun gibi hayal kurar- Barışın elinden tutdum- kimi de benim gibi sahip olur.
İşte o an kendimi dünyanın en havalı insanı hiss etdim. Ciddi bir şekilde dedim ama Barışın kıkırdamasıyla gülümsedim ve Barışa bakıp dedim:
- Gidelim aşkım.- aşkım sözünü uzada uzada yüksek sesle söyledim. Sonra kıza iki parmağımı gözüme götürüp sonra kızın gözleri tarafa uzatdım (gözüm üzerinde demek istiyorum😂😅). Kız bana bön-bön baktı öyle. Biz Barışla dönüp gitdik. Barış biraz gitdikden zorla tutduğu kahkahasını daha fazla tutamadı ve yolun ortasında güldü. Ben de gülüp dedim:
- Neye gülüyon be?
- Az önce inanılmaz havalıydın.
- Ee, napıcan, böyle kızlara böyle olmak lazım.
- Bir an yanlış anlıyacaksın diye çok korktum.
- Yok ya, başta şaşırdım ve kıskandım sizi öyle görünce ama sonra anlamak istedim ne olup bitdiyini. Oğlum, ben dizilerdeki kızlar gibi değilim.
- Sen aslında diğer kızlar gibi değilsin.
Gülümsedim ve dedim:
- Aferin sana. Beni iyi tanıyorsun.
- Bu arada ilk defa bana aşkım dedin.
- Öyle oldu biraz.
- Seni her halinle seviyorum Amazon kızı.
- Tamam, tamam, aşkolike bağlamayalım.
- Aşkolik mi?
-Evet- güldüm.
        ************************
Sabah oldu ve bu gün pazar olduğu için evden dışarı çıkmama kararı aldım. Önce çocuklarla kafeye gitmek istedim ama sonra evde uyuma kararı aldım yine. Telefonuma bir numaradan mesaj geldi. Açıp baktım ve bilinmeyen bir numaradan geldiyini gördüm. "Yaprak, seninle konuşmam gerek, hemen evinizin yanındaki parka gel.". "Kimsin" Diye yazdım. "Benim Ayşegül, hadi, bekletilmeyi hiç sevmem, hemen gel!". Gıcık oluyorum resmen bu kıza. Şimdi gidip ne konuşucakmış görücez.  Evden çıktım ve parka gitdim. Oturduğu yerden kalktı ve dedi:
- 5 dakika geciktin.
- Vakit falan ayarladığımızı düşünmüyorum.
- Neyse, kavga etmeye gelmedim zaten. İki çift lafım var sana.
- Neymiş söylede gidip yarım bıraktığım uykuma devam edeyim.
- Öncelikle, şimdi sen Barışın seni sevdiyini sanıyorsun ya aslında öyle değil. Barış bu hayatda sadece beni sevdi hem de seni sevdiğinden kat kat daha çok. Benimle evleniceğini söyıüyordu. Hem...
- Bunları anlatmaya mı geldin?!- sözünü kesip bağırdım.- kızım, anla artık seni sevmiyor, önceden sevmiş ola bilir ama artık beni seviyor. Onun geçmişi beni ilgilendirmez. Ama biliyormusun, Barış bana zaten bunların hepsini anlatdı. Seni sevdiğini de senin onu terk etdiğini de sonra senden feci şekilde nefret etdiğini de. Hepsini anlatdı. Şimdi sen karşıma geçip bunları anlatıyorsun ama o insan bana aşık olduğunu dedi. Sen onun geçmişi, bense geliceyiyim. Aramızdaki fark bu!!
Gözleri doldu ve dedi:
- O benimdir anladın mı?! Benim o!
- Ya kızım, sen delimisin ya?! Terk etmeseydin o zaman. Sevseydin bırakmazdın. Şimdi ne aramıza gire bilirsin, ne de onu benden ala bilirsin. Ben Barışa bunları diye bilecek kadar güveniyorsam demek ki, senin şansın falan yok!
- Ben de Ayşegülsem Barışı bana geri dönderirim.
- Senin gücün bizim aşkımıza yetmez.- dedim ve ordan hızlıca uzaklaştım. (Bu sahneyi yavaş çekim olarak düşünün😂). Ayşügül arkamdan tepine tepine Barışı geri kazanıcam dese de ben Barışa çok güveniyordum ve onun beni yarı yolda bırakmayacağını biliyordum...

Bir YapBar Hikayesi💗Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin