Çetenin siniri...

341 25 1
                                    

Barışın dediklerini aldırmayarak hızlıca Alilere gitdim. Kapıyı ilk çalışımda kapıyı sinirli yüz ifadesiyle Ali açdı. Ben ona yavru köpek bakışı atdım ama yine sinirle bakmaya devam etdi ve sonunda dedi:
- Geç Yaprak, geç!
Ben başımı yere eğerek geçtim ve salonda ciddi bir şekilde oturan çetenin geri kalanlarını gördüm. Ali de oturunca öylece bana baktılar sanki anlatmamı bekler gibi. Ben dayanamayıp dedim:
-Yaa, çocuklar, gerçekten özür dile- Ali sözümü keserek dedi:
- Dün neler oldu?!
- Ne?!
- Yaprak, hepimiz dün bir şey olduğu için bize haber vermediyini biliyoruz yoksa sen bize her türlü geri dönüş yaparsın. - Sinan dedi.
- Ne yaptı lan o?!- Gökhan sinirle dedi.- Kesin seni üzecek bir şey dedi o şeref- Ben sözünü kesdim:
- Gökhan! Anlatıcam tamam.- önce sustum ve sadece Aliye baktım ve dedim:
- Ama onu dövmeyiceğinize söz verin, ha Alikuş?
Ali sinirle gözlerini yumdu ve sonra dedi:
-Yaprak, tamam, sen söyle.
- Yaprak, adamı çatlatmasana ya, hadi de- Gökhan sinirlendi.
- Tamam. Biz dün Barışla önce güzel bir gün geçirdik. Yani arkadaşca ama sonra Barış beni önce salona götürdü sonra elbise aldı ve sonra beni masallardaki- durdum ve dediyimin sohbete yanlış olduğunu anlayıp kıvırtdım- yani güzel bir yere götürdü ve kayıkla gezdik, sonra bir yerde oturduk ve bana- biraz durdum.
- Sana?- Ali sakin ama bir o kadar da meraklı bir tavırla dedi.
- Yaprak çatlatma de hadi!- Gökhan sinirle dedi.
- Bana aşkını itiraf etdi.- Hepsinin yüzüne teker teker baktım ve ne kadar sinirli olduklarını gördüm. Gökhan ayağa kalkıp küfürler yağdırdı. Sinan ve Oğuzda ona eşlik etdiler. Hatta dövmeye gidiyorlardı ki, önlerini ben kestim. Ama Ali sakince duruyordu. Ama damarlarının şişmesinden ne kadar sinirli olduğu belliydi ama neden böyle yapıyordu ki? O da bağırsın, çağırsın, ama sessiz kalmasın istiyordum. Bir kaç saat sonra Gökhanlar sakinleştiler ama Ali bir kaç saatdır evden çıkmıştı. Ben ne kadar arasamda meşgule vermişdi ya da ulaşılamıyordu. Korkmuşdum onun için annemden izin alıp Alilerde kalmaya karar verdim. Gökhanlar sakinleşip sırıktan intikam pilanları kura kura gitdiler ve ben de Aliyi bekledim. Onlar gitdikden yarım saat falan sonra Ali geldi ve beni içeride görünce dedi:
- Yaprak? Sen hâlâ burda mısın?
Ayağa kalktım ve dedim:
- Sonunda ya Alikuşum. Sabahtan atom yutmuş gibi çırpınıyordum resmen. Hadi otur konuşalım.
- Ne konuşucaz?
- Ya bu aralar meyvenin fiyatı atmış galiba istersen onu konuşalım- alaycı bir tavırla dedim.
Beni takmadı ve oturdu. Ben onun yanında oturdum ve dedim:
- O Sırık yüzünden sizi ihmal etdim biliyorum, sizinle mesajlaşmadım bile. Ama Sırık sadece...
- Sadece ne Yaprak?!- Ali sözümü kesip dedi.- Sadece sana aşkını itiraf eden birimi, sadece seni seven birimi, sadece seni elde etmek isteyen birimi?!
- Ben onu asla sevmem!
Ali elini kalbimin üzerine koydu ve dedi:
- Burası ve- elini gözlerime koydu hafifce- burası öyle demiyor Yaprak. Ona bakışlarını, gülümsemeni, samimiyyetini göre biliyorum. Onun yanında heyecanlandığını ve elini kolyene atdığını göre biliyorum. Onunla daha çok vakit geçirmek istediyini göre biliyorum Yaprak ve- çok az duraksadi ve devam etdi- ve onun bu teklifini bizim için geri tepdiyini de biliyorum.- gözlerimden bir damla yaş aktı.- Yaprak, hayatına birini almak için birini çıkarmana gerek yok, onunla bizim aramızda kalmana gerek yok, iki tarafdan birini seçme gibi bir mecburiyyetin yok. Ben tamda bunun için sinirlenmedim çünki senin aşkının önünde durmak istemiyorum. Onu seviyorsan ona git ama o seni bir gün yüzerse eyer sen bizim yanımıza üzülerek gelersen işte o zaman, o zaman o sırık benden korksun.
- Ali, qaliba ben sizi kaybetmekden korkuyorum.
- Sakın, küçük titan. Sen asla bizi kaybetmiyeceksin, bunu unutma.
- Ben Barışı daha yeni tanıyorum. Onu seviyormuyum daha bilmiyorum bile.
- Bilmek istiyor musun?
- Ben ilk defa aşkın ne olacağını bilmek istiyorum.
Ali gülümsedi ve dedi:
- Onu sevdiğini ve ya sevmediğini öğreniceksin merak etme. Ama ona zaman tanıyacağını söyle yeter.
- Tamam, Alim.- kafamı göğsüne koydum ve dedim- İyi ki, varsın Alikuşum. Barışı eğer seversem ilk sana açılacağım söz.

Bir YapBar Hikayesi💗Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin