İyi okumalar aşklar🖤🖤Casey
Soğuk havanın esintisi omuzlarımı okşayınca sıçrayarak uyandım. Gözlerimi aniden açmam önce loş odada kör olmama yol açtı, daha sonra görüşüm netleşti.
Belim ağrıyordu.Ağrıyı yok edebilecekmiş gibi koltukta eğilip büküldüm, kollarımı iki yana açarak kedi gibi esnedim. Dağılan saçımdan fırlayan bir kaç tel gözümün önün düşünce yukarıya doğru üfledim ve onu def ettim. Üşüyen bedenimi örtmek için ince örtüye tekrar sarılacaktım ki burnumu gıdıklayan o koku beni kaskatı kesti.
Harry'nin teninin kokusunu bile istinasız alıyordum, her zaman kullandığı ama asla markasını bilmediğim o parfüm odaya sanki onun odasıymış gibi sinmişti. Ciğerlerim yandı.
Hala burada mı diye kafamı yavaşça kaldırdım ve baş ucumda duran yatağa gözattım.Dalgalı saçları yastığın her yerini kaplıyordu. Saçlarını uzun zamandır kestirmiyordu ve bu onun bir yunan tanrısı gibi gözükmesine sebep oluyordu. Burnundan alıp dudaklarından verdiği her nefesi dinlemeye koyuldum. Dudakları canlı rengini kaybetmiş, biraz kurumuştu. Kalkıp konuşmasını ve o dudaklarını yalayarak ıslatmasını istiyordum. Ama kalktıktan sonra uyurkenki masumluğunu yitireceğini bildiğimden, elimden gelen en az sesi çıkarmaya çalıştım.
Büyük eliyle diğer yastığa kocaman sarılmış, yastığın altını bacaklarının arasına almıştı. Büyük yatakta bedeni küçücük duruyordu. Sonra göğüsünün çıplak olduğunu fark ettim. Ne ara üzerini çıkarmıştı?
İnip kalkan göğüsünde yer alan kuşlar ahenkle dans ediyordu, bu görüntüyü hafızamın en ücra köşelerine kaydettim. Güzeldi, çok güzel.
Yatağın yanındaki komidine doğru ilerledim. Çekmeceden sigaramı alacaktım ki çekmece büyük bir gıcırtıyla sıkışıp kaldı. Harry yatakta sıçradı fakat biraz mırıldanıp yastığa tekrar sarıldı. Sırtının gerildiğini görmek bile adelelerimin yay gibi olmasına sebep oluyordu.
Yarım açılan çekmeceye elimi atıp sigaramı ve çakmağımı aldım.
Uzun kapılı balkon camını yavaşça sola doğru kaydırdım.Sabah henüz beşti, hava çok aydınlık olmasa da odaya biraz ışık tutuyordu.Temiz havayı içime çektim, daha sonra sigarayı dudaklarımın arasına yerleştirip yaktım. Sol kolumu göğüsümün altına yerleştirirken çektiğim dumanı üfledim.
"Kahvaltı bile etmeden sigara mı içiyorsun?"
Sakince arkamı döndüm ve yatakta yan dönmüş Harry'e baktım. Üzerine örttüğüm şey biraz daha aşağı kaymış, kelebek dövmesinin yarısını gözler önüne sermişti.
"Sana ne?" diye tersledim her ne kadar içimden gelmese de, ama ona taviz vermek ve aramızda geçenleri farklı bir şeye yormasını istemiyordum.
"Normalde sabahları bu kadar huzursuz uyanmazdın." Hah, sanki çok biliyordu ya.
"Aldığım nefes bile huzurlu değil, Harry Styles. Merak ediyorsan söyleyeyim."Ses çıkararak esnedi ve elinin tersini dudaklarına bastırdı. "Neden yanımda uyumadın?"
Dalga geçiyor olmalıydı. "Çünkü neden yanında uyuyayım?"
Gülümsedi, gülümserken gözlerinin yan taraflarındaki kırışıklıklar belli oldu. "Koltuk rahat değil. Ondan öyle söyledim."Odamda uyuduğu için bile şükretmesi gerekiyordu.
"Sen neden erken uyandın, yatsana biraz daha." Çenesinin kapalı olduğu her dakika benim için daha kolay geçiyordu.
"Uyumamı istemediğini biliyorum Casey." Bunu söylerken adımı öyle ağzında dolandırmıştı ki kafamı ona çevirmeme sebep oldu. Külü camdan aşağı atıp sigaramı içmeye devam ettim. Gece yattığım koltuğa popomu koydum.