➰Eleven ➰

298 18 6
                                    

Bu bölümü usanmadan içinden gelerek yorum
yapan @caglator e ithaf ediyorum🖤

Hepinizi bir bir öpüyorumm🖤

Casey

Hayatımda pek mantıklı kararlar verdiğim söylenemezdi.Ne kadar mantığımla düşünüp, duygularımla hareket ettiğim gerçeği bir köşede dursa da beynim buna itiraz ediyordu.Mantık kavramımı yitirmiştim, özellikle de kollarımda hoşlandığım herifle uyandığımda.

Dağınık saçları yüzümün her yanına dağılmış, göğüsüme ılık nefeslerini verirken kendimi Meryem Ana'nın cennetinde gibi hissediyordum.Rüya görüyor olmalıydım.Nefes verdiği yerlerimde derin izler bırakıyor, naylonu eritip üzerime damlatmışlar gibi yanıyordum.

Kollarını biraz daha belime sarıp burnunu göğüslerimin üstünde haraket ettirince almaya çalıştığım nefesler başarısız oldu.Şuracıkta can verecektim. Uyuşan kolumu önemsemedim.Onu uyandırmak istemiyordum. Göğüsümdeki yeri,sonsuza kadar onun olabilirdi.
Saçlarındaki şampuan kokusuyla tenindeki tarif edilemez bebeksi kokuyu burnum hemen ayırt edebilmişti.Onun gibi kokuyordum.Kokularımız düşüncelerim gibi birbirine girmişti.

Bizim kokumuz.

"Sevgilim."

Göğüsüme konuşmamalıydı ve o ilahi kelime dudaklarından böyle kolay dökülmemeliydi.Bana böyle seslenmemeliydi yoksa bir mezarım olmazdı, kollarına gömülürdüm.
Beynim hala olayı idrak etmeye çalışıyordu.Ne cevap vereceğimi bilmiyordum.Gözleri kapalıydı ve ellerim sakince geniş alnında gezintiye çıkmıştı.Her ayrıntısını ezberlemeye çalışıyordum.

"Hımm?" Başka diyebileceğim bir şey yoktu.

"Kimberly?"

Zaten bana sevgilim diye hitap etmesi için muhtemelen oynayacağım daha fazla pislik oyunu haketmesi gerekiyordu.Bu söylediğini bekliyordum, ama yine de sinirlerime hakim olamadım.

"Kalk seni özürlü."

Kafasını kucağımdan ittirdiğimde, koltukla benim aramda bir yere düştü fakat birbirine dolanan bacaklarımızı ayıramadık.

"Casey?"

"Efendim?"

Gözlerini bir kaç kez kırpıştırıp etrafı tanımaya çalıştı.Günün ilk ışıkları çektiğimiz perdenin arasından içeri sızıyordu.Yeşil gözleriyle güneşe baktığı zaman oluşan parlaklık, benim ömrüm boyunca görebileceğim en güzel manzaraydı.Aklımı yitirmeme ramak kalmıştı.

"Üzgünüm ben..Ah saat kaç?"

Telefonunu örtünün içinde aramaya koyuldu.Şarjının bittiğini hatırlıyordum ama üşendiğimden bunu söylemedim.

"Şarjım bitmiş."

"Şaka yapıyorsun." diye tersledim ve gözlerimi kapatıp tekrar yastığa başımı gömdüm.

"Sabah iki kat çekilmez oluyorsun."

"Dizim bacak arandayken böyle konuşmamalısın." diye uyardım onu.Her an tekmeyi koyabilirdim.

Elmacık kemiklerine saf pembelik hücum ettiğinde hayat anlam kazandı.Yaşamak için bir sebep daha bulmuştum.

"Edepsizsin." dedi gözlerini kaçırırken.

"Bunu her gün duyuyorum."

Dünü hatırlamaya çalıştım.Öylesine hastalanmıştım ki beynim jöle kıvamına gelmişti.Sağlıklı düşünemiyor,konuşamıyordum. Gerçi bunun hastalıkla pek bir ilgisi yoktu.Sağlam kafayla da sağlıklı düşünemiyordum.

Determined//h.sHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin