|Pasaj yorumları mutlaka istiyorum.| |Keyifli okumalar!|
•
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Adının seslenilmesi ile keyifsizce gözlerini kırpıştıtırken, belinin ağrısı ile acı içinde inledi genç kadın. Kafasını koyduğu masadan kaldırırken, yanağının sert tahtaya değdiği yerler uyuşmuş, üzerindeki elbise kırışmaktan bir hal olmuştu.
Eren'in saçlarını hafifçe okşaması ile tamamen kafasını kaldırdı. Uykusuzluktan gözleri ağrıyor, geri kapanmak istiyor gibi olsa da, güneşin çoktan doğduğunu ve saatin öğlen on ikiye geldiğini fark edip ona meraklı bir şekilde bakan Eren'e döndü. "Dün gece eve gelmedin."
Eren'in kalın sesi ile ne diyeceğini bilemezken, "Yorgunluktanburada uyuyakalmışım." Deyip yapmacık bir sırıtış attı Defne Ada. Gece geç saatlere kadar uyumamak zorundakalmış ve uykulu haliyle evin yolunu tutmak bile zor geldiğinden, sandalyede uyumuştu.
"Neden kendini bu kadar yorduğuna anlam veremiyorum." Masanın üzerine hafifçe oturan Eren, genç karısına kaşları çatık bir şekilde bakarken, "Sadece bir hastan var. Benim ise onlarca. Buna rağmenevin yolunu bilmez oldun."
Ne haltlar karıştırıyorsun, demenin daha kibar halini söyleyen kocasına zoraki bir sırıtış ile, "Esmalar ile lafladık gece. Ondan, burada uyuyakalmışım." Deyip rahatsız bir biçimde sandalyede dikleşti. Hastasıyla ilgilenmediği, personellerle muhabbet ettiği yalanınıortaya koysa da; Eren çok inanmamışa benziyordu.
"Muhabbetinizi daha erken bir saatte yapsaydınız keşke." Baş parmağı ile genç kadının yüzünü okşarken, "Özlüyorum çünkü." Dedi. Yüzünde, merhamet dolu bir tebessüm vardı. Oturduğu masadan eğilip, karısının dudaklarına masum bir öpücük kondurdu. "Sensiz yatmak çok kötüydü."
Gülümsedi. Saatlerce oturduğu sandalyeden kalkıp gerindiğinde, her yerinin ağrıdığını hissedip küçük bir inleme sesi çıktı kadının dudaklarından.
"Bugün, eskiden burada çalışan hastane profesörleri gelecek. Hepsi çok saygıdeğer insanlardır. Görünce sen de çok seveceksin." Kolundaki kaymış saatine bakıp, "Hatta gelmek üzereler." Dedikten sonra ekledi. "Çok yenisin, çok tazesin Defne. Onların söylediklerinden yeni bir şeyler kazanmaya çalış. Onlar buranın en antika hocalarıdır. İşinin ehlidirler."
Kafa sallayıp derme çatma aynanın karşısında, yüzünden silinmiş makyajını yineledi. Eren'in elinden tutması ile işini bitirip, odadan çıktılar. Davetler ve önemli toplantılar için hazırlanmış, hastanenin en üst katındaki salona giderlerken, merdivenlerin başında gözüken Esma, imalı bir şekilde Defne Ada ve Eren'i süzüp, "İyi günler." Dedi gülümseyerek. Karşısından, aynı yanıtı alınca Defne Ada'ya döndü.