|Pasaj yorumları mutlaka istiyorum.| |Keyifli okumalar!|
•
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
-
"Raporlar hazır Defne Hanım, buyrun."
Ona uzatılan birkaç kağıt parçasını alıp, "Teşekkürler Meltem." Dedi ve hafifçe gülümseyip topuklu ayakkabılarının koridorda yankılanan sesi ile uzaklaşmaya başladı Defne Ada. Ortalıkta doktor arkadaşlarının ve hemşirelerin bulunmamasını fırsat bilip rapora sahte imza atmak amacıyla hastanenin başta gelen ve karar merceği halindeki doktorların büyük odasına gitmek için koridordan sağa saptı. Kimseye yakalanmamak için etrafına korkak ve bir o kadar korkusuz gibi görünen bakışlar atarken, girmek istediği kapının önüne yaslanmış onu bekleyen kişi ile olduğu yerde kalakaldı.
Ali İplikçi.
"Erkencisiniz bugün Defne Hanım." Gülümsemesinin ardında yatan ciddiyetle karşısındaki genç kadına baktı Ali İplikçi. Onu görmeyi beklemiyordu anlaşılan. Ada şaşkındı, öfkeliydi. "Kahvaltıyı birlikte dışarıda yapmayı teklif edecektim fakat elinizdeki kağıtlara bakılacak olursa hayli meşgulsünüz."
Defne Ada, elindeki kağıtları korumak ister gibi hafif arkasına doğru sakladı ve sıkı sıkı tuttu. "Senin benimle derdin ne!"
Karşısındaki öfkeli kadının, dişlerini sıkarak fısıltı ile konuşmasıyla sırtını yasladığı kapıdan ayırdı ve Defne Ada'ya yaklaşıp ellerini arkasında bağladı Ali İplikçi. "Seni öldürmek"
Ciddi yüz hatları ile ona delici bakışlar atan adama karşı omuzlarını dikleştirdi Ada. "Bu isteğini hastanede, onca sağlık personeli arasında ve kameraların önünde mi yapacaksın ?"
Ali İplikçi, yüzünü eğerek hafifçe gülümsedi ve tekrar yüzünü Defne Ada'ya çevirdiğinde, korkutucu bir ciddiyetle Ada'nın yakın yüzüne daha da yakınlaştı. "Leşini kimsenin görmemesini istersen kameraları kapattırabilirim."
Defne Ada'nın ürkek bakışları altında sırıtması onu dinlemeye devam etti Ali İplikçi. Defne Ada, burnunun dibine kadar giren adamın korkusuz ve ölüm kokan nefeslerini yüzünde hissetmekten çekinse de geri çekilmedi. "Beni bunlarla korkutacağını mı sanıyorsun?"
Genç kadına karşı dudaklarını bükerek, "Korkutmak ?" Dedi soru sorar gibi bir sesle. "Ben kaçamak oynamam. Olacakları söylerim."
Ada, aynı çok yakınındaki adam gibi yüzüne yerleştirdiği ciddiyetle "Dinliyorum." Dedi Ali İplikçi'nin yüzüne. Kollarını aynı onun yaptığı gibi, arkasında birleştirdi ve iki taraf için de önemli olan raporu sıkıca tuttu.
"Önce kameraları teker teker kapattıracağım. Sırf sen istedin diye." Ada'nın güçlü duruşu ve taviz vermeyen mimikleri ile devam etti Ali İplikçi. "Bir bakacaksın ki elektrikler kesilecek. Bütün hastane siyaha bürünecek." Ada hafifçe yutkundu, ardından Ali devam etti. "Hiç anlamadığın anda bir bakmışsın ki ellerimdesin. Bana baka baka yere çökerken son sözlerini söylüyorsun."