THREE.

1.5K 158 58
                                    

𝐂 𝐇 𝐀 𝐏 𝐓 𝐄 𝐑  𝐓 𝐇 𝐑 𝐄 𝐄賽車手 — 𝐂𝐎𝐔𝐑𝐄𝐔𝐑

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

𝐂 𝐇 𝐀 𝐏 𝐓 𝐄 𝐑  𝐓 𝐇 𝐑 𝐄 𝐄
賽車手 — 𝐂𝐎𝐔𝐑𝐄𝐔𝐑

"Hepinizden bıktım."

Lalisa, chaeyoung ve jisoo'nun arkasından yürürken tüm yol boyu yaptığım şeyi yine yaptım, söylendim. Evde güzelce yatmak varken, beni gecenin bir yarısı yasadışı bir sokak yarışına getirmiştiler. Jaemin'in fazla ısrarları ve tatlılıkları yüzünden onu da yanıma almak zorunda kalmıştım. Ve tabii diğer altı arkadaşını. Doyeon ise evde kalmak istemişti, işte, ablasına çekmiş.

Sonunda yarışın olacağı yere geldiğimizde, şaşkınlıktan kaşlarımı kaldırmıştım. Vay canına. Sonuna kadar hızlı müzik çalıyordu, kırmızı pet bardaklardan içki içenler, kenara park edilmiş son model spor arabalar ve dans eden insanlar. Biraz gece klübü gibiydi sanki. Aslında tamamen farklı ve sıkıcı bir yer beklemiştim ama gayet hoştu.

Bakışlarımı bu mükemmel yerden ayırıp, arkamda duran çocuklara dönüp tek parmağımı havaya kaldırdım. Tam ağzımı açacağım sırada, aralarından en çok bilmiş olanı konuştu. Haechan. Sinsi ama tatlı şey.

"Biliyoruz noona, içki ve sigara içmek yok. Yoksa bizi gebertirsin." Ağzımı tekrar kapatmış, parmağımı indirip başımı aşağı yukarı sallamıştım. "Aynen öyle."

"O zaman biz gidelim." Bir şey dememe izin vermeden jaemin arkadaşlarını iterek benden uzaklaştırmıştı. Hepsi kısa sürede gözden kaybolurken, aralarından tek akıllı olanın, mark'ın onlara göz kulak olacağını umuyordum.

Tekrar önüme döndüğümde, ne zaman geldiğini ve ne zaman kızlarla kaynaştığını anlamadığım bir kız vardı. Onu görmüştüm, geçen jaemin'i bulmam için yardım edenlerdendi.

Ona baktığımı fark etmemle, gülümseyerek elini bana uzatmış ve dudaklarını aralamıştı. "Selam, seninle daha tanışmadık. Ben seulgi." Aynı şekilde gülümseyip, elini tutmuştum. "Jennie ben, tanıştığıma memnun oldum."

Çok güzel ve samimiydi. Jisoo ile tanıştığını söylemişti. Onlar konuşurken, gözlerimi üzerinde gezdirmeye başladım. Siyah uzun saçlarının uçları kırmızıydı. Kahküllünün bile ve bu harika duruyordu. Daha çok siyah ve koyu giyinmişti, oldukça havalı duruyordu.

Ardından bizi ileriyle doğru yöneltmişti. Nereye gittiğimizi bilmiyordum ama bizi götürmesine izin veriyordum. Kısa bir süre sonra ortada bir masa olan ve etrafında birkaç kişinin olduğu, kenara park edilen arabaların yanına gelmiştik. Aralarında jungkook, taehyung ve birkaç gün önce gördüğüm kişiler vardı.

Serpentler hakkında hep kötü şeyler duymuştum ama bu kadar eğlenceli ve havalı yerlerde takıldıklarını bilmiyordum. Yanımıza o gece ismini öğrendiğim yuta, taehyung ve kırmızı saçlı bir çocuk gelmişti. İsmini bilmediğim çocuk, seulgi'nin omuzuna kolunu dolamıştı. Seulgi bize gülümseyerek bakmıştı. "Bu taeyong, sevgilim." Peki, aşırı yakışıyordular. Ardından devam edip eliyle diğerlerini işaret etti. "Bunlar da yuta ve taehyung."

apricity 愛 jenkookHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin