Kafamı çevirip yola doğru baktım. Parkın uç kısmı gözüküyodu. Adımlarımı hızlandırdım. parkın girişine vardığımda görünürde Merve yoktu. Kaykay kayan bi grup ve bi kaç çift dışında parkta kimseler yoktu. Hava biraz daha serinlerse daha kalabalıklaşırdı. Son kez etrafıma bakıp gölgede duran bi bank bulup üzerine oturdum. Karşımda muhteşem bi deniz vardı. düşünmek için muhteşem bi andı. Hava hafif esmeye başladı. Merve hala görünürde yoktu. Telefonumu çantamdan çıkarıp elime almamla Merve'nin sesini duymam bir oldu.
"Görkemmmm."
hızlıca arkama döndüğümde bana el salladığını görüp ayağa kalktım.
"Noldu? Hemen anlatıyosun."
diye bağırmıştı. Parkataki bi kaç kişi bize bakmıştı. Onlara utanmış bi şekilde gülümseyip
"Mal mal bağırma otur hadi."
dedim. Hemen oturup merakları gözlerini üzerime sabitledi.
"Bugün seninle buluşmadan önce Egemenin yanına gitmek istedim. Sonuçta kaç gündür birbirimizi görmemiştik. Kafelerine gittim. Salih amca Egemenin arka bahçede bi arkadaşıyla oturduğunu söyleyip çağırıyım mı diye sordu. Bende hayır süpriz yapıyım dedim."
"Eee ne güzel işte."
dedi Merve.
"İşte olanlar bundan sonra oldu."
"Tamam hadi anlat."
diyip meraklı gözlerle bana bakmaya devam etti.
"Sessizce arka bahçeye doğru yürüdüm. Tam elim kapıya gitmişti açıp bahçeye girecekken duyduğum sesle orda kaldım. Bahçeden Egemen'in ve tanıdık bi kızın sesi geliyodu. Ama kızın kim olduğunu çıkaramadım. Biraz daha dikkatli diyleyince ismimin geçtiğini duydum. Kız 'Yeter artık. Böyle kaçak kaçak aşk yaşamak istemiyorm. Ben seni ailemden bile gizlemicekken niye arkadaşlarımdan gizliyim. Hem e güzel yıllarımız. El ele tutuşup sokaklarda gezemicez mi? Hadi onu geçtim. Seni artık o kızla yanyana görmeye tahammülüm yok. Yeter artık ayrılın bitsin. Sevmiyorum diyosun ve deva ediyosun.' diyodu tanıdık gelen kız sesi. Hiç ses çıkarmadan dinlemeye devam ettim. Bu sefer konuşan Egemen'di. 'Evet seviyorum ama bu kadar süredir çıkıyoruz daha iyi bi ayrılığı hakediyoruz. Ama sen nasıl istiyosan artık öyle yapıcam. Yarın tüm arkadaşlarımızı buraya çağırıp kOnuşma yapıcam. Bizi açıklıcam. Böylece Görkem'den direk ayrılmış olcam. Seni seviyorum. İyi ki var-' dedi ve sesi kesildi. Artık öfkemden yerimde duramıyodum. Egemen'in yaptığını kabullenemezdim. SEs kesilmişken içeri girip öfkemi kusuyim diye düşünüpp hızlı ve sessiz bi şekilde içeriye girdim ve girdiğimde iğrenceğim bi görüntüyle karışılaştım."
gözlerimin dolduğunu farkedebiliyodum. Denize bakıp derin bi nefes aldım. Gözyaşlarım akmasın diye direnmeye çalıştım. Ve Merve dayanamayıp sessizliği bozdu
"Peki ya sonra? Eğer iyi hissetmiyosan anlatmak zorunda değilsin bitanem."
dedi. Elini sırtıma koyduğunu hissettim. Üzgün değildim aslında. Egemnle harika bi ilişkimiz yoktu. Sürekli tartışırdık. Ben bazen ayrılmayı düşünürdüm ama ne Egemen ne de Merve bu duruma izin vermezdi. Çevremizdekilere göre muhteşem bi çifttik. Sürekli fotoğraflar çekiliporda burda yayınlardık. Bizim ilişkimizi bizden ve kendi ilişkilerinden daha fazla önemseyen saçma çiftler bile vardı. Yani aramızda gerçek bişey yoktu. Ama ayrılmamız çok iyi olmuştu. Merve'nin eli hala sırtımdaydı. Yüzüne baktım. Meraklı gözlerle hala beni izliyodu. Yanımda olduğu için çok şanslıydım. Döndüm ve Merve'ye sıkıca sarıldım o da aynı samimiyetle karşılık verdi. Ve geri çekilip devam ettim.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
YERYÜZÜ GÖKYÜZÜ'NE AŞIK
Teen FictionOnların aşkı farklıydı. Kız ; Gökyüzü'ydü. Herkesin hayran olduğu , kimsede olmayan güzelliğe sahipti. Ama kimsenin ulaşamayacağı kadar uzaktaydı. En çokta ona. Yeryüzü'ne ... Erkek ; Yeryüzü'ydü. Kimsenin bilmediği , kimseye anlatmadığı ama içinde...