İ:Hmm... anladım.
U:Ee sen ne yaptın?
İ:Seni bekledim...
U:Sinan ve Öykü ne olacak?
İ:Bilmem...seviyorlar ama söyleyemiyorlar!"Ulaş mırıldanarak,
U:Bizim gibi
İ: Ne?
U:Yok bi şey demedim.
Ulaş bu anın tam zamanı olduğunu düşünerek direk lafa girdi. (Net yapcam gibi hissediyorum bu sefer sjdhjd)
U: İrem
İ: Senin söylemek istediğin bir şey var. Söyle
U: Ben seni... seviyorum İrem. Ben seni gerçekten çok seviyorum.
İ: Hı?
U: Ben seni seviyorum işte İrem. Seviyorum seni ben seni çok seviyorum.
İ: Anladım." Dedi. Sonra da başını eğdi. Ulaş'a karşı ne hissettiğinden emin değildi. Onun sevgisine karşılık verememekten korkuyordu.
Ulaş İrem'in "Anladım" demesine bozulmuştu. Farklı şeyler diyeceğini düşünmüştü.
U: Ne? Anladım mı?
İrem nefesini vererek " Ulaş ben emin değilim. Gerçekten sana karşı ne hissettiğimden kendim bile emin değilim. Sana hak ettiğin değeri , sevgiyi verememekten korkuyorum...n'olursun anla beni?
U: A-anlıyorum... sen düşün biraz tamam mı? Hemen karar verme lütfen! Önce bana karşı ne hissettiklerinden emin ol. Ben beklerim." deyi ayaklandı ve dış kapıya yürüdü. Diyeceği bi sözü yoktu. Düşünmek en doğrusuydu.
Ulaş durdu ve döndü;
U: İrem... belki beni arkadaşın olarak görüyorsundur sende emin değilsin farkındayım ama... beni sevmiyorsan da başkasını sevme be İrem! Dayanamam." dedi yalvarırcasına ve gitti.
İrem , Ulaş gittikten sonra "NE HİSSETTİĞİMİ BİLMİYORUM" diye bağırdı evin içinde ve oturma odasına geçti. Kanepeye bağdaş kurarak oturdu ve bir süre boş boş duvarı izledi.
İ: Ben ne yapıcam be. Ne hissettiğimi bilmiyorum...sence ben ne hissediyorum? " dedi duvara doğru. Cevap alamayacağını bile bile. Ama eğer duvar dile gelseydi ve konuşsaydı "Seviyosun be aptal" derdi herhalde.
İ: Ayh vallaha daraldım kiminle konuşmaya çalışıyorsam ben de zaten." Deyip odasına yol aldı.
Şu an birileriyle konuşmak istiyordu ama yanında da kimse olmasın istiyordu. Ne yaptığını da bilmiyordu ya zaten.
Ulaş ise İrem'in evinden ayrıldıktan sonra kendi evine gitti. Eve girdi. Montuyla birlikte koltuğa oturdu. Ev ilk defa onu bu denli onu boğuyordu. Dışarıda sıkılıyordu eve gitmek istemiyordu. Ne yapacağını bilemiyordu?
İrem' e onu sevdiğini itiraf etmişti. Mutlu olması gerekmez miydi? Hayır, o aksine mutsuz hissediyordu. Hafiflemiş hissetmesi gerekmez miydi? Hayır, aksine o daha da dolmuş hissediyordu.
Şu an yanında olmak istediği , ihtiyacı olduğu tek kişi vardı; İrem
Ama onun yanına da gidemezdi. Kafasını toparlamaya ihtiyacı vardı İrem'in. Ona zaman tanımalıydı.Tek bir kişi vardı yanına gidebileceği , o da Sinan'dı. Oturduğu gibi tekrar kalktı ve anahtarı alıp çıktı.
İrem kim olduğunu çok bilmediği ama konuştuğu çocuğa yazmaya karar verdi.
Kime:coolboy
Napıyorsun?*****
İrem yazalı aradan yarım saat geçmişti ama geri dönüt alamamıştı.
Ulaş ise o yarım saat içinde Sinan' a gitmişti. Ulaş vardığında kapıyı Öykü açtı.
U: Rahatsız ettim galiba gidiyim ben.
Ö: Ulaş daha ben bir şey dememiştim. Ve "rahatsız ettim" ne alaka gir içeri." Dedi. Ulaş'ın yüzüne baktığında morali bozuk olduğunu fark etmişti. Onu ,Ulaş'ı, yanlız bırakmak istemiyordu.
Ulaş içeri geçti. Montunu çıkarıp astı.
S: Hayırdır? "dedi göz kırparak. " Bi şey olmuş belli"
U: İtiraf ettim.
Ö: Ciddi misin?
U: Hıhı...
Ö: Ulaş söylesene ne dedi ya?" dedi yalandan kızarak.
U: Anladım.
Ö: Ne?
U: Anladım dedi. Ne hissetiğimi bilmiyorum falan dedi. Neyse sen detaylıca öğrenirsin zaten.
Ö: Ee iyi o zaman ben gidiyorum. Bays" deyip çıktı.
****
*Napıyorsunuz beybsler?
*Nasıl olmooooş?
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Sanal Aşk (Tamamlandı)
FanfictionSürekli medyada olan İrem Herkesin peşinde koştuğu Ulaş ... Aşklarını birbirlerine itiraf ettiklerinde sanalda birbirleriyle konuştuklarından habersizler... Bakalım sonunda ne olacak!