Sürekli medyada olan İrem
Herkesin peşinde koştuğu Ulaş ...
Aşklarını birbirlerine itiraf ettiklerinde sanalda birbirleriyle konuştuklarından habersizler...
Bakalım sonunda ne olacak!
Ulaş tam 10 dakika sonra geldi. Beni 5 dakikaya gelicem diyerek alelacele hazırlandırdı ve beyefendinin kendisi 10 dakika sonra geldi.
Kimden: Sevdiğim Bey Hayatım ben geldim.
Kime: Sevdiğim Bey Biliyorum!
Kimden: Sevdiğim Bey Ee insene o zaman? Dondum kapıda!
Kime: Sevdiğim Bey Sen niye bana "5 dakikaya geliyorum" deyip beni acele ettirdin beyefendi pardon!
Kimden: Sevdiğim Bey Hayatım bunu sen aşağı gelince ya da ben eve geleyim öyle konuşalım. Olmaz mı?
Kime: Sevdiğim Bey Bak dua et kıyamıyorum!
Yazıp kapattım ve son kontrolleride yapıp çıktım.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
(İrem'in giydikleri)
U: İrem dondum ya!
İ: Uff! Hadi gidelim. "dediğimde gelip sarıldı.
U: Ya ben geç geldim diye sen bana küstün mü? " deyip yanağıma bi öpücük kondurdu. Ben de gülerek ona sarıldım ,
İ: Tamam tamam... üşündün mü?
U: Belki , biraz.
İ: İyi "dediğimde ise bana garipseyerem baktı. "Ne yani montumumu çıkarayım?"
U: Yok bir şey istemiyorum. "deyip kollarını çekti. Onun çekmesiyle bende çektim. Sonra da ellerini tuttum.
İ: Şimdi sen bana trip mi atıyorsun?
U: Hayır "dedi ama yüzüme bakmıyordu. Bende ,
İ: Böyle davranacaksak ben sıkılırım ki!
U: Ne yapayım yani? "Benim ona yaptığımı o da bana yapıyordu.
İ: Öykü ve Sinan'ı mı çağırsak o zaman? "dedim. Bunu söyleyince direk bana dönerek ,
U: Hayır. Yani onlar birlikte vakit geçirmek istiyorlardır ondan.
İ: Nereden biliyorsun? "dediğimde bana kötü kötü bakmaya başladı. "Tamam bir şey demedim! Peki biz ne yapıcaz boş boş dolaşacak mıyız?
U: Kafeye gidelim mi?
İ: Tamam "dediğimde o da benim elimi tuttu. Yani el ele tutuşuyorduk da o tutmuyordu. Anladınız işte.
Yavaş yavaş yürüyerek 15 dakika içinde kafeye geldik. İçeri girdik. Ulaş , cam kenarında bi masaya oturmak istediğini söyledi ve bizde geçtik.
Aradan 1-2 dakika geçtikten sonra yanımıza bir garson geldi.
Garson: Ne alırdınız efendim?
Ulaş , bana bakarak ne istediğimi sordu. Ben sıcak çikolata istemiştim. O da 2 tane sıcak çikolata sipariş verdi.
İ: Ee burdan sonra ne yapacağız?
U: Bilmem. Bana farketmez. "deyip elimi tuttu. Bende onun.
5 dakika sonra sıcak çikolatalarımız gelmişti ve o elini çekene kadar bende elimi çekmedim. Bir elim onun elinde bir elimle de sıcak çikolatayı kavramış elimi ısıtmaya çalışıyordum.
Ulaş'da ,bir eliyle elimi tutuyordu. Diğer eliyle de bir telefona bir şey yazıp bir de sıcak çikolatasından ufak ufak yudumlar alıyordu.
Bir süre sonra gözlerini etrafta gezdirmeye başladı. Birini beklediği belliydi. Merakıma yenik düşerek ,
İ: Birini mi bekliyorsun?
U: Ya şey... " Biraz rahatsız olduğu belliydi. Ama neyden? "Benim kuzenim geldi de..." Söyleyeceği yoktu , ben de dayanamayarak ,
İ: Eee! Söylemen için sürekli "eee" mi demem gerekiyor? Ha eğer öyleyse ben derim sıkıntı yok!
U: Tamam söylüyorum. Benim kuzenim var tamam mı?
İ: E çok normal kuzeninin olması Ulaş. "Dediğimde Ulaş gözlerini devirdi.
U: O da buraya geldi. Benimle de buluşmak istediğini söyledi. Ben de ne zamana kadar burada duracağını sordum. O da kısa bi süreliğine geldiğini , beni özlediğini söyledi. Ben de sevgilimle buluşacağım diyemediğim için kabul ettim... yani senden utandığım için veya tanıştırmak istemediğim için değil. Kısa süreliğine geldiği için. "dediğinde bu halinin çok tatlı olduğunu farkettim.
Bana açıklama yapmak için baya uğraşmıştı ve bu hali çok hoşuma kaçmıştı. Gülerek ,
İ: Sen hep böyle olsana ya!
U: Nasıl? "dedi. Anlamadığı belli oluyordu.
İ: Açıklamam için baya uğraştın Ulaş! Farketmedin mi? Çok tatlıydın. Şu an yanaklarını sıkıp öpmemek için zor tutuyorum." dediğimde kahkaha atmaya başladı. Gülerken bile ne kadar tatlı ,ne kadar karizmatik , ne kadar yakışıklı olduğunun farkında değildi galiba. Ama sonra aklıma bu manzarayı sadece benim görmediğim geldi aklıma.
İ: Ulaş gülmeyi keser misin? Dışardayız ve insanların senin hu kusursuz halini görmesini istemiyorum. Yani her zaman kusursuz bir insansın o ayrı bi konuda. "dedim güleren ve o da tekrar güldü.
İ: Ulaş gülmesene!
U: Tamam tamam!" derken bile hala gülüyordu.
İ: Ee senin kuzenin gelmeyecek mi? " dediğimde bakışlarını kapıya çevirdi ve ,
U: Hah geldi! "dediğinde kapıya dönmemle yüzümdeki gülümseme yerini öfkeye bıraktı. Bu gerizekalı Ulaş'ın , sevgilimin kuzeni miydi?
*****
*Çok şerefsiz olduğumu söylemiş miydim? Ne de güzel yerde bitirdim beeeğ.
*Bu Ulaş'ın kuzeni olan kişiyi aslında seviyorumdaaaa böyle olması gerekiyy yengem 🐞
