U: İrem...
İ: Bana doğruyu söyle! Hayatında bi kere de olsa bana doğruyu söyle!
U: İrem... dediklerimin hiçbiri yalan değildi yemin ederim!.. Bunu Cansu'nun yanında konuşmayalım lütfen!
İ: Tamam... Ama bunun hesabını sorarım.
U: Sor , yeter ki aramiz bozulmasın!
İ: Gerekçene bakarım ben! " Ulaş İrem'e sarıldığında , İrem Ulaş'ın elini ittirdi. "Sırnaşma!" Ulaş kafasını sallayıp kollarını çekti ve önüne döndü.
İrem'den
Bana yalan söylemişti. Sevdiğim adam bana yalan söylemişti.
U: İrem...
İ: Bana doğruyu söyle! Hayatında bir kere de olsa bana doğruyu söyle! "Tarifi olmayan şeyler hissediyordum. Hiçbir şekilde anlatamayacağım şeyler hissediyordum.
O tarihin 2-3 gün önceyi göstermesini o kadar çok isterdim ki... Sürekli fotoğrafın tarihine bakıyordum ama hep "12 Aralık 2018" yazıyordu. En sonunda dayanamayarak telefonu kapatıp eline verdim.
U: İrem... dediklerimin hiçbiri yalan değildi yemin ederim!.. Bunu Cansu'nun yanında konuşmayalım lütfen! " O an gerçekten Ulaş'ın Cansu'ya kendini iyilik prensi olarak tanıttığını ve gözünde düşmek istemediğini düşündüm. Bağırmam istedim , "Neden Cansu?" demek istedim ama o an ağzımdan sadece ,
İ: Tamam... ama bunun hesabını sorarım" çıktı.
U: Sor , yeter ki aramız bozulmasın! " aramızın bozulmamasını istiyordu ama bunun için gerçekten iyi bir gerekçesi olması gerekiyordu , GERÇEKTEN!
İ: Gerekçene bakarım ben! " dediğimde bana sarıldı. Ellerini üstümden ittirerek gözlerimi devirdim. "Sırnaşma!" deyip önüme döndüm. O da ellerini çekip önüne döndü. Cansu da bize dönüp,
C: İyi misiniz siz? " dediğinde "Sana ne lan sana ne!" diye bağırmak istedim. Her şeye götünü sokuyordu. Ama tabii ki de dedim mi? Hayır. Sustum sadece sustum.
C: Ulaş? " Oloş? Gerizekalı.
U: Cansu bir şdy olmadı merak etme.
C: Tamam!" Temem! Gerizekalı. Sinir ettiği yetmiyor bir de evimde kalıyor gerizekalı! Aptal! Beyinsiz! Salak!
Biraz daha film izledikten sonra ayağa kalktım.
İ: Ben yatıyorum... İyi geceler!
U: Ben de geliyorum bekle!" Dediğinde ona dönüp kötü kötü bakmaya başladım. Bir süre sonra Cansu konuştu. -Susamıyor zaten-
C: Ben?.. Nerede yatıcam?
İ: Misafir odasında tatlım... gel!
C: Nasıl gelebilirim sence şu halde?
İ: Pirensin getirir seni!" deyip yoluma devam ettim. Ulas'da ayağa kalktı ve Cansu'yu kucağına alıp peşimden geldi. Bi odanın önünde durup kapısını açtım. Ulaş da girip Cansu'yu yatırıp çıktı.
Ulaş çıkınca ben de odama yöneldim -Ulaş da peşimden-
U: İrem , yapma lütfen! " Sinirle arkamı dönüp,
İ: Bana adam akıllı , geçerli bi sebep söyleyene kadar böyle!
U: İrem lütfen! Haksız yere beni suçlayamazsın!
İ: Haksız yere mi? Bana yalan söyledin , yalan!
U: Yalan değil! Bi dinlesen anlayacaksın , ama dinlemiyorsun! Kafanda kurduğun şeye inanıyorsun! Bir kere bile dinlemeyi bilmiyorsun! " deyip üzerime geldi. Sinirlenmiş miydi? Ne hakla!
İ: Üzerime gelme!
U: Keşke bi dinlemeyi öğrensen , keşke bi sorsan niye? neden? diye anlayacaksın , ama boş değil mi? Sen ne düşünüyorsan o değil mi İrem?.. Şerefsiz miyim lan ben... piç miyim? Sana yalan söyleyecek kadar düştüğümü mü düşünüyorsun? Seni sevmediğimi falan mi ya da? Hangisi? Şu an bu kavgayı boşyere yapıyoruz bilmem farkında mısın? Boş yere Cansu'yu mutlu ediyorsun fark ettin mi?.. Eğer bi suçlu arayacaksan o kişi emin ol ben değilim! Sana yalan söylemedim! Kavganın sebebi de ben değilim. Şu an ki olayın hiç bir sebebi ben değilim İrem! " deyip sinirle odadan çıktı. Ne yapmıştım ben şimdi? Yalan söyleyen oydu , suç bana patlamıştı?
Peki şimdi peşinden gideyim mi ; yoksa gurur , ego denen illet yüzünden odam da kalmaya devam mı edeyim?
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Sanal Aşk (Tamamlandı)
FanfictionSürekli medyada olan İrem Herkesin peşinde koştuğu Ulaş ... Aşklarını birbirlerine itiraf ettiklerinde sanalda birbirleriyle konuştuklarından habersizler... Bakalım sonunda ne olacak!