"Sakın bana beni görmediğini söyleme çünkü şu an ben seni görüyorum . Yanında nedense görür görmez gıcık olduğum bir adam ve kucağında da minik prensesim var." Kai'nin görüş alanıma girmesiyle telefonu yüzüne kapatmıştım. Klaus ise sinirlenmişe benziyordu. Kai gelir gelmez bana sarılıp Liz'i aldı."Care sana anlatacak bir sürü şeyim var." ardından Kai , Klaus'a dönüp devan etti. "Bu arada sana da merhaba. Caroline'ın yanında olduğuna göre sırlarından birkaçını biliyorsun. "
"Aynen öyle. Ayrıca melezim de dikkat et. "
Klaus ve Kai arasında büyük bir kıskançlık sezmiştim. Kai her zamanki tanıdığım Kai idi işte. Klaus ise... Dur bir dakika onu henüz tam olarak tanımıyorum bile.
●●●●●●
14.BÖLÜM :KALIYORUM
"Geleceğin zaman mesaj at. Seni alırım."
"Tamam." buralara çok yabancı olduğumdan dönerken de beni Klaus alacaktı. Klaus gittikten sonra Kai ile içeri girdik. Kai hemen ısıtmaların yakınına otururken sırf o oturdu diye ben de o kısımlara oturdum. Benim için farketmezdi. Sonuç olarak asla üşümüyordum.
"Evet Bayan Forbes, şimdi bu şehirde ve o gıcık adamla ne aradığını sorabilir miyim? "
"Kaç gündür buradasın? "
"Vay, demek soruya soruyla cevap veriyorsun. "
"Uzatma Kai. Ona göre bir şey anlatıp ,soracağım."
"Iki."
"O zaman burda olup bitenden haberin yok."
"Öyleyse aydınlatın beni Care hazretleri, ne olmuş bu şehirde? " başıma gelenleri Kai'ye anlattığımda alaycı tavrını bırakıp büyük bir ciddiyetle dinlemişti beni. En çok da Seline'in bana attığı kazığı duyunca sinirlenmiş, hayal kırıklığına uğramıştı. Çünkü o da Seline'i kardeşi gibi severdi.
Kai ile ne kadar oturduk bilmiyorum ama en az üç saat geçtiğine eminim. Kalkmaya karar verince Klaus'a mesaj attım.
"Bu arada Care sana son olarak söylemek istediğim bir şey var."
"Dinliyorum ."
"Buraya tatil için gelmedim."
"Ne için geldin öyleyse? "
"Artık temenni olarak burdayım. " Kai söylediği şeyden sonra benim de burda kalmam için neredeyse yalvaracaktı. Aslında kalmam güzel olabilirdi. Belki Kai ile ayrı bir eve çıkardık ama burası benim için daha zor olacaktı.
Mystic Falls'da olduğum gibi rahat olmayacaktım burada biliyordum. Çünkü burda Klaus vardı. Ne zaman cadısal bir sorunu olsa veya diğer doğaüstü yaratıklarla bana gelecekti. Kai'ye teklifini düşüneceğim söyledikten sonra vedalastık . Belki de burda kalma fikrine ısınabilirdim. Yalnızlıktan sıkılmıştım çünkü. Ayrıca burda rahatça dolasabilirdim.
Klaus geldiğinde Liz huzursuzlanmaya başlamıştı. Erkek olarak tek sevdiği kişi Kai idi sanırım. "Artık Liz'in seninle bir sorunu olduğunu düşüneceğim. " Klaus gülümseyerek kucağımdaki Liz'in hizasına eğildi.
"İlk başlarda senin varlığına inanmadığım için böyle yapıyorsan prenses, huzursuzca davranarak beni degil anneni cezalandırıyorsun." Klaus'un sesinde çok garip bir şevkat vardı. Sanki, sanki bir babanın şevkatini andırıyordu.
"Evet Klaus, Liz seni anladı şu an." Klaus gülüp arabanın kilidini açtı. On koltuğa oturdum ama Klaus'a sormak istediğim bir sürü soru vardı .
"Burası nasıl bir yer Klaus?"
"Bunu ne zaman soracağını çok merak ediyordum aşkım. Burda sanat hiç eksik olmaz. Sokak müzisyenlerinin eşsiz ezgileri ve ressamların sokak sergilerini neredeyse her gün görebileceğin bir şehirdir New Orleans. Ayrıca doğaüstü varlıkların yarısından fazlası burda kendine bir yer buldu , sen niye bulamayasın ki?"
"Emin ol peşimde olan kişilerin listesi çok uzun.'' Derin bir soluk alıp sözüme devam ettim. "... ama burası çok güzel bir yer gibi. Ayrıca Kai de buraya taşınıyor. Yani bir hafta beni gezdirmekle uğraşmana gerek yok. Kai'nin yanına taşıyacağım, yalnızlıktan sıkıldım. Kalıyorum. "
●●●
Biraz kısa oldu gibi ama olsun. Yarına yeni bölüm atmaya çalışacağım. Ayrıca bir sonraki bölümde yeni bir karakter eklemeyi düşünüyorum. Bu arada kitapta Klaus'un ağzından ilk defa AŞKIM lafını duyduk. Çünkü bu kelime bam biraz itici ve yapmacık geliyor ama Klaus'un ağzına da çok yakışıyor. Yani Klaus'un konuşma tarzını bozmayacağım. Yeni karakter dışında bir sonraki bölüm için "misafir" karakter gelecek. Sizce bu karakter kim???
ŞİMDİ OKUDUĞUN
HER ZAMAN VE SONSUZA DEK
Fanfiction"Saçmalık , mutlaka bir yolu olmalı! Bir cadı, siren veya ... veya herhangi bir şey! Siz sadece saçmalıyorsunuz!" " Hiçbir yolu yok Niklaus ! Bunu bir an önce kabullen." "Elijah haklı abi. Bize saldırmak yerine bunu kabullenmeyi denemelisin ." "Siz...