Evimin onune geldigimde yine Calvin e son bir kez bakıp eve girdim. Hala hafif ıslaktım ve artık bir duş almam gerekiyordu. Suyu ılığa ayarladım ve cıkınca giyecegim kıyafetleri hazırlamaya başladım. Havlumuda alıp duşa girdim. Su vucuduma vurdukca Emily aklıma geliyordu. Bana bakışı. Saniyelikte olsa bakışı.. Ona yapmış oldugum ve yaşadıklarım. Havluma sarıldım ve iyice kurulandıktsn sonra üstümü giyindim. Bir kaç araştırma yapmaya karar verdim. Emily in anneannesinin delirmiş olması yuzunden bu kuşak ilişkisinin cıkmasından başka birşey bulamadım. Kadın bizzat Emily e emanet edilmis. Böyle biliniyor ama olay ailesinin kazasından sonra kapanmış. Sonucta fazla araştıramazlarmış. Araştırmış olsalarda ölmüs birinin arkasından bunun bir önemi yok. Onlarda biliyorlar. Benim merak ettigim annesi ile babası kaza geçirirken neden Emily denizde boğuluyordu? Ailesi gorunuse gore yola çıkmıştı ama Emily i neden geride bırakmıstı? Bunu bilmek istiyordum ama aklmda birşey yoktu. Sanırım ben kolyeyi aldıktan sonra Emily korktu ve evden kaçtı. Aileside onu aramak isterken kaza yaptılar ve Emily de boguldu. Ya da itildi. Tamam bu sacma olabilir ama en azından bir tahmin. Anlıyamadıgım Emily nin o sahilde ne isi vardı? Fazla kafamı yormadan birseyler hazırlayıp yemek yemeye karar verdim. Ama evde yiyecek bir şey yoktu. Mecburen giyinip asagıdaki markete dogru yurumeye basladım. Saclarım ıslaktı ve üsümeye basladım. Calvin in evini gecerken istemsiz tebessum ettim. Markete vardıgımda biraz süt almak icin o bölümü aramaya başladım. Süt ürünlerini buldugumda arkası donuk ama arkadan bile Calvin e cok benzeyen birini gordum. Arkasını donerken ben ona bakmıyor gibi yaptım ama farketmisti ve ona kacamak bir bakış attım. Bu Calvin di. Gülümsedim ama o bana bir beton gibi bakarken saskınlıgımı gizleyemedim. Bir anda suratı ekşidi ve bana doğru hızlı ve büyük adımlarla geldi. Bana tepki vakti bırakmadan boğazıma yapışarak beni arkadaki duvara itti. Duvarla arasında nefes almaya calısırken gözbebeklerinin olmadıgını farkettim. Gözümden ılık bir damla süzülürken Calvin den göz temasımı kesmedim. Bir yandan onu itiyor ve bağırmaya çalısıyordum. Elimde tuttugum herseyi bırakmıştım. Daha dogrusu bianda sarsılınca düsürmüstüm. Calvin in omuzları arasından egilip eşyalarımı toplayan market görevlisini görünce panikledim ve kafasını kaldırıp bana baktı. Bianda bütün agırlıgı atmıstım ve öksürmeye başladım. Buda neydi? Mağaza görevlisi hicbir şey yokmus gibi bana yaklasarak bunlar sizln sanırm dedi ve güldü. Sanırm dalga geciyordu. Adam haklıydı o Calvin degil ölüydü ve o bunu göremezdi. Düsünemezdi de. Sadece kendi kendime aptal aptal hareketler yaptıgmı dusunebilirdi ve gulerdi. Kendimi topladıktan sonra elindekileri hızlıca cekerek sinirli bir sekilde ' tesekkr ederim ama gerek yoktu' dedim. Hızlıca sütü alıp yururken arkamdan sadece baskınca gülerek ' Belli ' dedigini duydum. Bianlık halimi adamın görüsüyle düsünüp tebessüm ettim ve kasaya parayı ödeyip çıktım. Yolda yururken hala bogazımdaki agırlıgı hissediyordum ama korkmuyordum. Cünkü artık biliyorum, beni öldürürlerse amaçlarına ulaşamazlar. Bu başıma daha öncede gelmisti. Sıra arkadasm ogün okula gelmemisti. Ama ben bunu eve gidince beni arayıp ödev istemesiyle ögrenmistim. Baya şaşırmıstım ama neyseki iyi toparlayabilmiştim. Yani aslında bütün gün yanımda oturan sıra arkadasm degilde bir ölüydü. Farklarını yalnızca gözbebeklerinden anlıyorsunuz. Hatta gözlerinde bir şey var deyip sordugumda bana cevap vermemisti. Hoş hiç konuşmamıştık. Gercekten ürkütücü. Bunu sonradan ögrenince iciniz ürperiyor. Sanırım Calvin in kılıgına girip beni boğma sebepleri ondan korkmamı sağlamak ve aramızı bozmaktı, ama başaramadılar..
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Bir şeyler Görüyorum
Ficción GeneralBir şeyler görüyorum, insan degiller. Bir şeyler görüyorum, beni korkutuyorlar. Bir şeyler görüyorum, hayatımı kısıtlıyorlar. Tek bildigim onlardan nefret ettigim. Bir şeyler yapacağım ve onları görmeyeceğim ya da onlar beni görmek istemeyecekler..