Sabah onu kaldırdım. Hastaneye gitmem gerekiyordu. Ama hala evdeydim onu evde ben yokken tek bırakmadım. Hala tam anlamıyla güvenli biri değildi. Oyuzden onu hastaneye götürmeliydim.
Yamaçdan
Evden çıkarken çok tedirgindim. Adamların beni burda bulması zordu ama en son olduğum yerlere bakarlarsa ve bir kaç adamı burda olursa beni bulabilirlerdi.
Caddeye çıktığımızda biraz rahatladım. Beni burda bulsalar bile kaçırmaya veya öldürmeye çalışamazlardı. Çünkü cadde insan kaynıyordu. Ama içimde bir korku var eğer beni görürlerse yanımdaki adının İlayda olduğunu daha yeni öğrendiğim kızı da görürlerdi. Benim sevgilim sana bilir ve o kızı kullanarak bana ulaşmak isteyebilirlerdi.
Hastaneye geldiğimizde İlayda kız soyunma odasına gitti. Formasını giydi ve yanıma geldi.
Bu kızın gerçekten saf bir güzelliği vardı. Kendide bence öyleydi. Sırf iyilik için bir adamı kötü halde bırakmamak için evini açmıştı . O gercekten iyi biriydi.İlayda dan
Üniformamı giydim yamaçla birlikte yukarı çıktık. Bugün bölüm değişikliği vardı bir aydır bu bölüm de kan alma işinden sorumluydum. Üniveriste stajında çalıştığım için her ay bölümümüz değişiyor. Her bölüm de görev yaparak tüm şeyleri öğrenmiş oluyorduk.
Yoğun bakım alanına geçtim. Bende önceki çalışan hemşireden yoğun bakımda ki hastalar hakkında bilgi aldım. Burda ki bir kişiyi tanıyordum. Mustafa amcaydı o . Bu hastaneye ilk geldiğim de 1 hafta yoğun bakımda çalışmıştım. Ama staja geç başladığım için sadece 1 hafta burada kalmıştım . Mustafa amca beni ölen kızı gibi görür başka hemşire gelsin istemezdi. Ama zorunlu olarak değişince bir sey diyememisti. Aşağısı felç olmuştu ve yatalakdı. Kızı öldükten sonra oğulları ona bakmamış hastaneye bile gelmiyorlardı. Bu adam için çok üzülüyordum.
Tüm gün beni bazen bekleme yerinde bazen dışarı da bazen kantinde beklemişti Yamaç.
Sonunda saat 5 oldu ve eve gitmeye başladık. Bugün okul yoktu haftada 3 kere okul vardı genel olarak hastane de her zaman uygulamalı olarak görüyordum zaten.Yol boyunca konuşmadık. Yamaçı bulduğum sokaktan geçerken korkmamak elde değildi. Saat henüz altı olduğundan dolayı fazla karanlık değildi . Ama bahsettiği Adamlardan korkuyordum. Bir kaç adım daha ona yaklaştım.
"Korkuyor musun İlayda?'
Sesiyle irkildim. Korkuyor dum tabikide.
"Sadece bahsettiğin kişilerden korkuyorum" dedim. Bana baktı ve durdu o durunca bende durdum. Ellerini omzuma koydu ve bana bakarak konuştu.
"Ben varken korkulacak birşey yok" dedi ve kolunu çekip yürümeye devam ederken tekrar konuştu.
"Yarından sonraki gün gidicem benle birlikte korkuların da gidicek endişelenme."
Birşey demeden yürümeye devam ettim. Ne diyecektim ki .
Eve geldigimizde direk mutfağa girdim çok garip hissediyordum. Sanki evliyimişiz gibi. Saçma düşüncelerimi attım ve dolaptan hazır pizza çıkardım . Kendim yapacak halim yok ya.
Pizzayı fırına attım. Meyve suyu çıkardım. Uykum geliyordu. Bugun fazlasiyla yorulmuştum. İmam sayılırdim sonuçda.
Yemeği yedikten sonra televizyona boş boş bakıyorduk. Hatta ben o kadar bos bakıyordum ki . Ne izlediğimizi bile görmemiştim. Yabancı bir adamla aynı evdeydim filme odaklanamazdım. Ona baktığımda telefonu ile uğraştığını gördüm. Yaşı kaçtı ? Holdingi olan bir adamın bir kaç evi olması gerekmez miydi? Neden işe gitmemişti bugün?
Gözleri beni bulunca gözlerine baktım. Siyaha yakın gözleri vardı. Çok derin bakıyordu . Az da olsa sakalı çıkmıştı. Düşüncelerimi bolen şey sesi oldu.
"Beni mi kesiyosun"
Ne!
Dalıp gitmiştim adama bakarak . Tabiki kesmiyordum. Çok rezil oldum.
Sen zaten rezilsin.
İç sesim haklıydı.
" Sadece bir şey s.. sorucaktım."
Harika kekeleyerek yalan olduğunu belli etmiştim. Hemen bir şey sorup ortamı değiştirdim.
" Senin holdingin varsa bir kaç tane daha evin olmalı. Yani neden orda kalmıyorsun."
" Evim var tabiki de ama dediğim gibi şuan gelen korumalarım. Onların gizlenerek benim evlerini gözetliyorlar." dedi.
"Peki seni neden birden buldular bu zamana kadar akılları nerdeymis. Bana herşeyi düzgünce anlatır mısın?" diye sordum.
" Evimi bilmiyorlardı. Kaçırdıkları korumadan öğrenmişler. Zaten buna şekilde hergun beni aramıyorlardı. Ama beni öldürmeye bu kadar yaklaşmışken bırakmazlar korumalar evimi ayarlamaya çalışıyor."
Devam etti.
"Bundan 1 ay önce mesela korumalarla gezmiyordum. Bizim holdinge temizlikçi olarak onların adamı girdi ve benim hakkımda bilgi almak istedi Ben holdinge pek uğramam bilgi alması zor oldu. Tesadüfen senin beni bulduğun gün öğrendik holdinge girdiğini Ogün yanımdaki korumalar korumadan öte 10 senelik arkadaşlarımdı. Kim bilir onlara ne işkence yapıp laf alıp evimi buldular . Onlarla iş yoğunluğundan kafa dinlemek için kafa dağıtmaya gittik. O sıra kafa dinlemek için gideceğimiz mekanı öğrendiler. Beni öldürmek istediler yararlandım ve kaçtım işte böyle"
Konuşma bittikten sonra ona olan güvenim biraz daha iyi olmuştu.
Yemek yedikten sonra. Evde oturup biraz dinlendik o kadar uykum geliyordu ki ama saat daha 8 di ve uyursam. Yamaça ayıp olurdu.
"Pişt uyudun mu"
Gözlerimi açtım uyuya kalmamıştım. Sadece gözümü dinlendiriyordum canım.
"Ha yok" dedim uykulu sesimle.
"Sesin öyle demiyor " diyince gülmeden edemedim. Ben gülerken yüzünde ki gülümseme gitti ve bana bakmaya daha ciddi bir tavırla devam etti. Bir sorun olduğunu düşündüm ve gülümseme mi sonlandırdım.
Boğuk sesi ile konuştu.
"Sana gülmek çok yakışıyor"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
İncirler Çiçek Açtığında (Tamamlandı)
Ficção Adolescente" Nerdeydin sen ha? Hiç düşünmedin mi? Bu kız merak etmiştir demedin mi? Ya hiç mi aklına gelmedim ? Konuşmuyordu sadece gözlerime bakıyordu. Onu o kadar özlemiştim ki kızmak bile zor geliyordu artık. Konuşmayınca devam ettim ve aklımda olup içimi...