ⅩⅧ

826 93 10
                                    

Çünkü sen daha önce incindin.
Bunu gözlerinde görebiliyorum.
Bunları gülümseyerek atmaya çalışıyorsun, gizleyemeyeceğin bazı şeyleri.
Kalbini kırmak istemiyorum.
Bebeğim, o acıyı dindirebilirim, o acıyı.
Bu yüzden kalbine bir mola vermeme izin ver.

✎ ✐✎ ✐✎ ✐✎ ✐✎ ✐

Arda bir milyonuncu kez kolumdan dürterken, "Banu hadi ya!" diye söylendi.

"Öldürsen yerinden kaldıramazsın. İnadı inattır." Canım Umut'um nasıl da tanıyor beni.

"Katılıyorum," diye hak verdi Ezgi.

Seven biri: Şimdi sen kalkıyorsun ve dışarı çıkıp eğleniyorsun.

Arda bir kez daha kolumu dürtünce öfkeyle ona baktım. "O elini alıp parçalara ayırır, o parçaları sana yedirtirim Arda! Dürtme lan beni!"

Arda koltukta bir adım geri gittiğinde zaferle gülümsedim. Umut ve Ezgi gülerken Arda beni takmadan telefonunu eline aldı.

Umut, "ben markete gidiyorum. Gelince, hiç sanmıyorum ama, ikna etmiş olursanız dışarı çıkarız," dediğinde tek kelime etmeden evden çıktı. Ailemiz işte olduğu için evde sadece Arda, ben ve Ezgi kalmıştık.

"Kuzen?" Arda'nın telefonla konuşmasına dikkat kesilip ona baktım. "Çıkmıyor bu inatçı. Bir saattir ne dediysem ikna edemedim." Gözlerimi devirdim. Zorla mıydı? Evde kalacaktım işte. "Tamam veriyorum."

Telefonu bana uzattığında şaşkınlıkla ona baktım. "Ne yani bir anda sesini duymama izin mi veriyor?" Kaşlarım çatıldığı an telefonu kulağıma koymuştum bile.

"Güzelim, niye böyle yapıyorsun?"

Kullandığı ilk kelimeyi yok saymaya çalışırken, "ne yapıyorum?" dedim ve anlamazlığa yattım.

"Eğlenmiyorsun? Kendini odaya tıkıp bir daha çıkmıyorsun?" kısık sesle konuşsa da anlıyordum.

"Canım istemiyor."

"Peki bir anlaşma yapalım." Kabul, bu ilgimi çekmişti.

"Sen bugün Arda, Umut ve Ezgi'yle gezip eğleneceksin, ben de akşam seni arayacağım."

Yalan söylemekten nefret etsem de, "ilgimi çekmedi," dedim. Tabi bu lafım söylediği son iki kelimeye kadar geçerliliğini korudu. Çünkü ben meraklı bir insandım.

"Görüntülü arayacağım."

Yazar 『texting』Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin